(Kapatılan)16. Hukuk Dairesi 2017/6111 E. , 2020/5818 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu Hafik İlçesi Yeniköy Köyü çalışma alanında bulunan 173 ... 2 parsel sayılı 100,93 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... ve müşterekleri adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., irsen intikal ve taksime dayanarak taşınmazın 1/2 payının tapu kaydının iptali ile birlikte bu taşınmazın devamında bulunan ve kadastro sırasında tescil harici bırakılan 74 metrekarelik taşınmaz bölümü hakkında aynı nedene dayanarak ve 173 ... 2 parsel sayılı taşınmaza eklenmek suretiyle 1/2 payının adına tescili istemiyle ve aynı çalışma alanında bulunan kadastro çalışması sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz bölümü hakkında ise kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak adına kayıtlı dava dışı 173 ... 3 parsel sayılı taşınmaza eklenmek suretiyle tescil istemiyle dava açmıştır. Keşif sırasında paftasında tescil harici yol olan ve fen bilirkişisi krokisinde (C) harfi ile gösterilen taşınmaz bölümünün de 173 ... 2 parsel sayılı taşınmaza eklenmesini talep etmiştir. Mahkemece usule ilişkin Yargıtay bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, 173 ... 3 parselin devamında bulunan 03.10.2013 tarihli fen bilirkişi raporuna ek haritada (A) ve (B) ile gösterilen 223,03 ve 62,21 metrekare yüzölçümlü kısımların iptali ile Yeniköy Köyünde son ... son parsel numarası verilmek sureti ile davacı adına tesciline, aynı raporda 173 ... 2 parselin devamında lacivert renk ile boyalı 48.10 metrekare yer olarak bırakılan kısmın iptali ile Yeniköy Köyünde son ... son parsel numarası verilmek sureti ile 28 pay kabul edilerek ... ve müşterekleri adlarına payları oranında tesciline, 173 ... 2 parsel numaralı taşınmazın yan tarafında yol olarak bırakılan 74 metrekarelik kısmın 172 ... 2 sayılı taşınmaza eklenmek suretiyle tescili istemine ilişkin davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Mahkemece, yukarıda anılan fen bilirkişi raporunda (C) harfi ile ve lacivert renkle gösterilen 48,10 metrekarelik bölüm yönünden davacı adına tescile karar verilmiş ise de, taşınmaz davacının dava dilekçesi ile fen bilirkişi raporunda (C) harfi ile gösterilen bölüme yönelik dava açmadığı, keşif sırasında alınan beyanı ile bu bölümü davaya dahil edip davasını bu şekilde ıslah ettiği anlaşılmaktadır. Ne var ki, ıslah müessesesi ile kastedilenin dava konusu edilen hususların genişletilmesi veya değiştirilmesi olduğuna; dava konusu edilmeyen bir şeyin ıslah yoluyla davaya ithaline ve dava konusu haline getirilmesine yasal açıdan olanak bulunmadığına göre, keşif sırasında alınan bu beyanın hukuken "ıslah" olarak kabulüne olanak bulunmayıp, bu yolla ayrı bir dava konusunu teşkil eden hususlar mevcut davaya ıslah yoluyla dahil edilemeyeceğine ve bu bölüme yönelik başkalarının da davası bulunmadığına göre Mahkemece bu bölüm yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA,
2- Fen bilirkişisi Selçuk Ç. Malkoç tarafından hazırlanan rapora ek krokide (A) ve (B) harfi ve fen bilirkişisi ..... ... tarafından hazırlanan rapora ek krokide (A) harfi ile gösterilen 74 metrekare taşınmaz bölümüne ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının incelemesinde; Mahkemece, ... tarafından hazırlanan raporda (B) harfi ile gösterilen 62,21 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz bölümü yönünden davanın kabulüne, aynı bölüme yönelik fen bilirkişis.... ... tarafından hazırlanan ve (A) harfi ile gösterilen 74 metrekare taşınmaz bölümü yönünden davanın reddine karar verilmiştir. Her iki bilirkişi tarafından hazırlanan raporda davalı taşınmaz bölümleri aynı olmakla birlikte, (B) bölümü yönünden davanın kabulü ile tescil harici bırakılan ve 173 ... 2 parsel numaralı taşınmaza eklenmek suretiyle 74 metrekarenin tescili istemine ilişkin davanın reddine karar verilmek suretiyle hükümde çelişki meydana getirilmiş olması isabetsiz olup, (B) bölümü yönünden verilecek hükmün (A) bölümü de etkileyecek olması nedeniyle sair yönler incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA,
3- 173 ... 2 parsel sayılı taşınmaz hakkında verilen hükme ilişkin temyiz incelemesine gelince; Mahkemece taşınmazların kök muristen intikal ettiği, mirasçılar arasında taksim yapıldığı ve çekişmeli taşınmazın taksimen davalılara düştüğü kabul edilerek karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Davacı, taşınmazın kök murise ait olduğu ve taksimen 1/2 payının kendisine düştüğünü iddia etmiş, davalı yan da çekişmeli taşınmazın taksimen kendilerine kaldığını savunmuşlardır. İddia ve savunmaya, mahkemece toplanıp değerlendirilen deliller ile dava konusu taşınmazın tarafların ortak miras bırakanı ...’dan kaldığı ve taksim edildiği yönünde yanlar arasında herhangi bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, taksimin tarihi, taşınmazın kimin payına düştüğü, kadastro tespit tarihine kadar kim veya kimler tarafından ve ne şekilde kullanıldığı noktasında toplanmaktadır. Davanın saptanan niteliği ile az yukarıda vurgulanan hukuksal olgular dikkate alındığında, bu konuda yerel mahkemece yapılan araştırma ve soruşturma hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır.
Hal böyle olunca; sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için Mahkemece, mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen ve davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi kurulu ve taraf tanıkları ile bir fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak keşifte dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, kök murisin terekesinin ne zaman taksim edildiği, çekişmeli taşınmazın taksimen kime kaldığı ve ne zamandan beri kimin kullanımında ve kullanımın ne şekilde olduğu hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı; fen bilirkişisine, keşfi takibe ve denetlemeye imkan verir ayrıntılı rapor ve kroki düzenlettirilmeli ve bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.
Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.11.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.