4. Hukuk Dairesi 2016/13432 E. , 2019/544 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine 22/10/2014 gününde verilen dilekçe ile haksız eylemden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; maddi tazminat davasının reddine, manevi tazminat davasının kısmen kabulüne dair verilen 27/05/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davalıların diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava, haksız eylemden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar vekilince temyiz edilmiştir.
Davacı vekili; davacının eşi ...’in 02/12/2012 tarihinde vefat ettiğini, davalıların da muris Yaşar Nejat İncediken’in davacıdan önceki evliliğinden olan çocukları olduğunu, davalılar tarafından davacı hakkında vesayet davası açıldığını, mahkemece ihtiyati tedbir kararı verildiğini, davacının tapu kayıtlarına ve banka hesaplarına tedbir konulduğunu, maddi sıkıntıya uğradığını, ...’da tanınan saygın bir iş kadını olduğunu, ticari şan ve şöhretinin zedelendiğini belirterek maddi ve manevi zararının tazminini talep etmiştir.
Davalılar vekili; davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; davacı aleyhine açılan ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/528 esas ve 2014/1369 karar sayılı dosyasında vesayet talebinin reddine karar verildiği, bu kararın Yargıtay 18. Hukuk Dairesinin 2015/10252 esas ve 2016/6671 karar sayılı ilamıyla onanarak kesinleştiği, davalıların, muristen intikal edecek mal varlığı yönünden davacının aleyhine farklı girişimleri bulunup bunların haksızlığının tespit edilmiş olmasının, davacının kişilik haklarına saldırı mahiyetinde olduğu gerekçesiyle manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne, soyut ve ispatlanamayan maddi tazminat talebinin de reddine karar verilmiştir.
TBK 58 maddesi hükmüne göre kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir. Hakim manevi tazminatın miktarını tayin ederken saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır.
Miktarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel hal ve şartların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde nesnel (objektif) olarak göstermelidir. Çünkü kanunun takdir hakkı verdiği hususlarda hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hüküm vereceği Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesinde belirtilmiştir. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
Somut olaya gelince; olay tarihi, gelişim süreci, tarafların durumu ve yukarıda anılan ilkeler gözetildiğinde davacı yararına takdir edilen manevi tazminat miktarı fazladır. Mahkemece daha alt düzeyde manevi tazminat takdir edilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) sayılı bentte açıklanan nedenle BOZULMASINA, davalının diğer temyiz itirazlarının ilk bentte açıklanan nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 07/02/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.