17. Ceza Dairesi 2019/2062 E. , 2019/4042 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇA SÜRÜKLENEN ÇOCUK : ...
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
TEBLİĞNAMEDEKİ İSTEK : Bozma
Yerel mahkemece suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Katılana ait Samsung marka cep telefonunun 27.08.2014 günü suça sürüklenen çocuk tarafından çalındığı, 09.09.2014 günü katılanın suça sürüklenen çocuğu gördüğü ve kovalayarak yakaladığı, telefonunun akıbetini sorduğu, suça sürüklenen çocuğun da cebinden Samsung marka bir cep telefonu çıkarttığı fakat telefonun kendisine ait olduğunu söylediği, bunun üzerine katılanın telefonu suça sürüklenen çocuğun elinden alıp IMEİ numarasından yaptığı sorgulamada telefonun kendisine ait olduğunu tespit ettiği olayda; suça sürüklenen çocuğun telefonu kendi rızasıyla teslim etmediği, katılanın kendi çabasıyla suça konu telefonun kendisine ait olduğunu tespit ettiğinin anlaşılması karşısında, suça sürüklenen çocuk hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmamasında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı ve ayrıca UYAP"tan alınan güneşin doğuş-batış çizelgesine göre suç tarihinde yaz saati uygulaması ile birlikte güneşin 19.23"de battığı, 5237 sayılı TCK"nun 6/1-e maddesi uyarınca saat 20.23"den sonraki zaman diliminin gece vakti olduğu, katılanın olaydan hemen sonra verdiği ifadeye göre suçun 20.45 sıralarında; suçun işlendiği iş yerinin hemen yan tarafında bulunan Saray Künefe isimli iş yerinden alınan kamera görüntüsüne ilişkin 29.08.2014 tarihli CD izleme, tespit ve araştırma tutanağına göre ise suçun 21.11 ile 21.22 aralığında gece vakti işlendiği sabit olduğundan, hükmün bozulması istemini içeren tebliğnamedeki düşüncelere iştirak edilmemiştir.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu"nun 35. maddesi uyarınca sosyal inceleme raporu için bilirkişiye ödenen ücretin, zorunlu kamu masrafı niteliğinde bulunması nedeniyle suça sürüklenen çocuğa yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi suretiyle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi"nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye aykırılık meydana getirilmesi,
2-6352 sayılı Yasa"nın 100. maddesi ile CMK"nun 324. maddesinin 4. fıkrasına eklenen cümle gereğince, sosyal inceleme raporu için bilirkişiye ödenen ücretin düşülmesinden sonra yargılama gideri olarak geriye kalan 18,00 TL"nin, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun"un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olduğu ve bu nedenle suça sürüklenen çocuğa yargılama gideri olarak yükletilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından yargılama giderlerine ilişkin bölümün çıkartılarak, yerine “5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu"nun 35. maddesi uyarınca sosyal inceleme raporu için bilirkişiye ödenen ücretin, zorunlu kamu masrafı niteliğinde bulunması nedeniyle; geriye kalan 18,00 TL yargılama giderinin ise 6183 sayılı Kanun"un 106/1. maddesinde belirlenen miktar dahilinde olması nedeniyle 6352 sayılı Kanun"un 100. maddesi ile eklenen 5271 sayılı CMK"nun 324/4. maddesi gereğince Devlet Hazinesi üzerinde bırakılmasına” cümlesinin yazılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 26/03/2019 günü oy birliğiyle karar verildi.