Edirne Kaçakçılık Kararları - Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2019/459 Esas 2019/4056 Karar Sayılı İlamı

17. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/459
Karar No: 2019/4056
Karar Tarihi: 26.03.2019

Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2019/459 Esas 2019/4056 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)

Sanıkların hırsızlık suçundan mahkumiyetleri onanmıştır. Ancak, Anayasa Mahkemesinin TCK'nın 53. maddesine ilişkin iptal kararları nedeniyle hükümlerde düzeltmeler yapılması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, hesaplanan yargılama giderlerinin külfetinin sanıklar arasında eşit şekilde dağıtılamayacağı vurgulanmıştır. Bu nedenle, TCK'nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımlar çıkarılmış ve yerine Anayasa Mahkemesinin iptal kararına uygun bir ifade eklenmiştir. Ayrıca, yargılama giderleri konusunda ise sanıkların ayrı ayrı sorumlu tutulmaları kararlaştırılmıştır.
Detaylı kanun maddeleri:
-TCK'nın 53. maddesi, suçtan elde edilen malvarlığı değerinin, suçun işlendiği tarihte yürürlükte olan parasal değerin altında olması halinde, mahkeme tarafından bu değere kadar malvarlığı değerine hükmedileceğini ve süresi içinde talep edilmesi halinde malvarlığı değerinin hükümde gösterilecek tarihteki parasal değerin üzerinde olması halinde aradaki farkın hükümlülere ödetileceğini belirtmektedir.
-5237 sayılı TCK'nın 35/3. maddesi, infaz aşamasında mahkumların hakları, cezaevindeki yaşam şartları ve cezaevindeki eğitim, tedavi, rehabilitasyon ve

17. Ceza Dairesi 2019/459 E. , 2019/4056 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
TEBLİĞNAMEDEKİ İSTEK : Onama

Yerel mahkemece sanıklar ..., ... ve ... hakkında hırsızlık suçundan verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Sanık ...’ın Uyap sisteminde yapılan nüfus kaydı sorgusunda 15.08.2015 tarihinde vefat ettiği görülmekle, mahkemesince sanık hakkkında vefat sebebiyle düşme kararı verilmesi her zaman mümkün görülmüştür.
Sanık ...’a gerekçeli karar ve sonrasında ek kararın ceza infaz kurumunda 5237 Sayılı TCK’nun 35/3. maddesi gereğince usulüne uygun olarak yapılmadığı ve iade kararı sonrası hem gerekçeli kararın hem de temyiz talebinin reddedildiğine ilişkin 16.07.2014 tarihli ek kararın sanık ...’a usulüne uygun tebliği ile sanığın temyiz talebi sonrası sanık ... hakkında verilen ek karar kaldırılmak suretiyle yapılan incelemede;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre, suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-T.C. Anayasa Mahkemesinin hükümlerden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 08/10/2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı kararı ile TCK"nun 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının da kapsam ve içerik itibarıyla değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
2-Hesaplanan yargılama giderinin sanıklardan eşit olarak tahsiline karar verilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ,... ve ...’ın temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılması gerektirmeyen bu hususların aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükümlerdeki TCK"nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımlarının bütünüyle çıkarılarak yerine "T.C. Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda yürürlükte bulunan TCK"nun 53. maddesinin sanık hakkında uygulanmasına" ve hükümlerden yargılama giderlerine ilişkin kısım çıkartılarak yerine, "Sanıkların birlikte sebebiyet verdikleri yargılama giderlerinden ayrı ayrı, ortak yargılama giderlerinden ise eşit olarak sorumlu tutulmalarına" cümleleri eklenmek suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 26.03.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.