Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/8632
Karar No: 2013/10198
Karar Tarihi: 17.06.2013

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/8632 Esas 2013/10198 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2013/8632 E.  ,  2013/10198 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
    Davacılar, davalı noter huzurunda satın aldığı aracın, çalıntı olduğunun anlaşılması nedeniyle uğradığı zararın tazminini istemiştir.
    Davalı Noter, satışın noterlik mevzuatına uygun olarak yapıldığını, sahtelik nüfus cüzdanı ve ruhsat işleminde olup silinti ve kazıntı olmadığından igfal kabiliyeti bulunduğunu, aracın motor ve şasi numaralarını kontrol etmeyen davacıların kendi kusurlarıyla zararın meydana geldiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur.
    Yerel Mahkeme, sahte belgelerin sunulması suretiyle satışın yapıldığını, davalı noterce hizmet verilirken bu sahteliklerin anlaşılmasının mümkün olmadığı ve üçüncü kişinin ağır kusuru nedeniyle davalı sorumlu tutulamayacağından davayı reddetmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
    Dosyadaki belgelerden, sahte ruhsatname ve nüfus cüzdanına dayalı olarak, davalı noter nezdinde davacının dava konusu aracı satın aldığı, aracın şasi numarasının kısmen, eskisi silinerek işlendiği ve gerçek aracın şasi numarası ile alınan aracın şasi numarasında farklılıklar olduğunun ortaya çıktığı anlaşılmaktadır. Satış işleminin dava dışı .... isimli şahısca ibraz edilen 14.07.2004 veriliş tarihli nüfus cüzdanı ve ... Taşıtlar Vergi Dairesi"nce verilen 09.09.2004 tarihli ilişik kesme belgesi dayanak alınarak yapıldığı anlaşılmıştır. Bilirkişiler, satış sözleşmesinin tanzimi sırasında ibraz edilen nüfus cüzdanının sahte ve iğfal kabiliyeti olduğuna dair ceza mahkemesi kararları ile üçüncü kişilerin suç teşkil eden eylemleri nedeniyle illiyet bağının kesilmiş olması karşısında, davalının, davaya konu zararın oluşmasında kusurlu olmadığını rapor etmişlerdir.
    Dava, davacı tarafın haksız fiil ve kusursuz sorumluluk ilkelerine dayandırdığı maddi tazminat talebini içermektedir.
    Noterlik Kanununun 162. maddesi gereğince davalı noterin kusursuz sorumluluğu söz konusu ise de; kusursuzluğun ispatı yerine, zarar ile uygun nedensellik bağının kesildiğinin kanıtlanması durumunda sorumluluğun da kalkacağı açıktır. Kusursuz sorumlulukta nedensellik bağının kesilebilmesi için zarar görenin ağır kusurlu veya üçüncü bir kişinin illiyet bağını kesebilecek nitelikte ağır kusurunun bulunması gerekmektedir.
    Her ne kadar satış işlemi sahte nüfus cüzdanı ve ruhsatnameye dayalı olarak yapılmışsa da, gerek satışa esas nüfus cüzdanındaki fotoğrafa göre, davalı noterde satış yapanın kimliğinin araştırılması, nüfus cüzdanındaki doğum yılına göre yaşı ile görüntüsünün karşılaştırılması ve somut olayda "araç ilişik kesme belgesi ile nüfus cüzdanı arasında" bu farklılık açık olduğu halde nedeninin araştırılması gerekirken satıcının gerçek kimliğini belirlemeden satışı yapması davalı noterin sorumluluğunu gerektirir. Davalı noterin bu kusurlu eylemi gözetildiğinde üçüncü kişinin eylemi nedeniyle illiyet bağının koptuğundan söz edilemez.
    O halde mahkemece, somut olayın gerçekleşme biçimi itibarıyla, satış öncesinde aracın şasi numarası ile ruhsattaki numaraları karşılaştırmayan davacının da bölüşük kusurlu olduğu gözetilerek zarar kapsamı belirlenerek hüküm altına alınmak gerekirken yanlış değerlendirme ile davanın reddi usul ve yasaya aykırı görüldüğünden kararın bozulması gerekmiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 17.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi