20. Hukuk Dairesi 2014/4012 E. , 2014/6213 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili asliye hukuk mahkemesine verdiği dava dilekçesinde özetle; ... Köyü, ... Mevkiinde bulunan, tapuda Şubat 1947 tarih ve 142 sırasında kayıtlı olan taşınmazın ... oğlu ... malı iken, 1928 yılında ölümü ile kızı ... "ya kaldığını,... "nın da 1944 yılında ölümü ile davacı ... ’ün babası ... ... ... ... ... ... ve ... adına intikalen tescil edildiğini, intikal yapılan şahıslardan ... ... ve ... "ün tapu maliki... "ün çocukları olmadığını,... "nın çocuğu olan ... tarafından asliye hukuk mahkemesine 1/4/1971 tarihinde açılan kayıt iptali davası ile bu hususun karara bağlandığını, ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 22/04/1975 tarih, 1974/215 Esas ve 1975/182 sayılı kararı ile... ... "ün mirasçılarının ... ve ... olduğuna karar verildiğini, tapu kaydında intikal yapılırken hissedarların... ... nüfusuna kayıtlı olduklarından ona göre intikal yapıldığını, oysa... ün mirasçıları olmadığını belirterek davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile... "ün mirasçıları olan... ve... mirasçıları adına tescili istemiyle dava açmıştır.
Yörede yapılan arazi kadastrosunda çekişmeli taşınmaz hakkında 163 ada 4 parsel numarasıyla tutanak düzenlenmiş ve davalı olması nedeniyle malik hanesi açık bırakılmış, asliye hukuk mahkemesince çekişmeli taşınmaz hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle dava kadastro mahkemesine devredilmiştir. Yargılama sırasında ... çekişmeli taşınmazın davalılar tarafından kendisine kira ödenmek suretiyle kullanıldığı iddiasıyla davaya katılmıştır.Kadastro mahkemesince; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine;
1) ... İli, ... İlçesi, ... Köyü, 163 ada 4 nolu parselin; ... Kadastro Müdürlüğünce düzenlenen 28/02/2011 tarihli yazı ekinde gönderilen 28/02/2011 havale tarihli krokide; (D) harfi ile gösterilen 13955.87 m²"lik kısmın, taşlık niteliğiyle Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline,
2) Aynı krokide (C) harfi ile gösterilen 13810.04 m²"lik ve (B) harfiyle gösterilen 9265.46 m²"lik kısmın tarla niteliğinde ... mirasçıları adına müştereken tapuya kayıt ve tesciline,
3) Aynı krokide (E) harfiyle gösterilen 28489 m²"lik kısmın 163 ada 4 sayılı parsel olarak, tarla vasfında... mirasçıları adına müştereken tapuya kayıt ve tesciline,
4) Müdahil ...’nın davasının subut bulmadığından reddine karar verilmiş, hükmün katılan ... Kara vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairece, taşınmazın (B), (C) ve (D) harfleri ile işaretli bölümleri yönünden onanmasına, (E) harfi ile işaretli bölüm yönünden bozulmasına karar verilmiştir.
Hükmüne uyulan Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 2012/4001 - 7821 sayılı bozma kararında; "Mahkemece çekişmeli taşınmazın (E) harfiyle işaretli bölümünün Aralık 1947 tarih 142 nolu tapu kaydının kapsamında kaldığı, tapunun edinme nedeninde ... oğlu ... malı iken, 1928 yılında ölmesi nedeniyle kızı... ’ya kaldığı,... ’nın da 1944 yılında ölümü ile intikalen mirasçıları adına tescilinin yapıldığının yazılı olduğu, tapunun oluşum tarihi olan 1947 tarihi ile... ’nın kardeşi ve ... ’un da mirasçısı müdahil ...’nın annesi ... tarafından 1987 yılında açılan ve takip edilmemesi nedeniyle açılmamış sayılmasına karar verilen tapu iptali ve tescil davasına kadar uyuşmazlık çıkmadığı, 40 yıl gibi uzun bir süre uyuşmazlık çıkmamasının paylaşıma karine olduğu kabul edilerek ...’nın, tapu kaydı kapsamında kalan (E) harfi ile işaretli bölüm yönünden de davasının reddine karar verilmiş ise de, ulaşılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Şöyle ki; dosya içinde bulunan 10/05/1934 tarihli satış senedi ile ... kızı ... ’in çekişmeli taşınmazı... ’e sattığı görülmekte ise de, çekişmeli taşınmaz satış tarihinde tapulu olup iştirak halinde mülkiyet hükümlerine tabi olduğundan mirasçı olmayan... ’e yapılan pay satışı geçersiz olduğu gibi ... kızı ... tarafından açılan ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1987/215 - 1991/156 karar sayılı tapu iptali ve tescil dosyasının 02/06/1987 tarihli duruşmasında çekişmeli taşınmazda ... ’in de ½ payı olduğu... mirasçısı ve kayıt maliki ... ile ... tarafından kabul edilmiştir. Ayrıca, 1947 yılında ... ’nun tek mirasçısı... ’nın nikahsız eşi ... ’ün nüfus kaydı esas alınarak... mirasçıları tapuda intikal yapılmış ise de intikal tarihi itibariyle kök muris ... ’nun... dışında ... ’in de mirasçı olduğu ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 05.06.1980 tarih ve 1979/50 - 149 sayılı veraset ilâmından anlaşılmakta olup, bu nedenle, sadece... mirasçıları adına oluşan tapu yolsuzdur. Bu yolsuz tapu kaydına dayalı olarak taşınmazın uzun süre kullanılmış olması da, paylaşım yapıldığına karine kabul edilemez. Taraflar arasında, dava konusu taşınmazın ortak miras bırakandan kaldığı ve dayanak tapu kaydı kapasında kaldığı konusunda uyuşmazlık bulunmadığı, uyuşmazlığın, miras bırakanın ölümünden sonra terekenin mirasçıları arasında yöntemince paylaşılıp paylaşılmadığı ve uyuşmazlığa konu taşınmazın paylaşım sonucu hangi tarafa isabet ettiğine ilişkin olduğu, paylaşıma dayanan tarafın, Medeni Kanunun 6. maddesi gereğince paylaşımın varlığını, paylaşım tarihini, paylaşıma bütün paydaşların veya yetkili temsilcilerinin katıldıklarını, paylaşımda paydaşlara verilen paylar ile bunların akıbetlerini, kadastro kanunun bölgede uygulandığı tarihe kadar paylaşımın bozulmadığını kanıtlamakla yükümlü olduğu, 3402 sayılı Kadastro Kanunun 15. maddesi uyarınca harici paylaşımın belgeler, bilirkişi ve tanık beyanları ile kanıtlanabileceğinden mahkemece, paylaşıma dayanan taraftan bu konuya ilişkin delilleri sorulmalı, paylaşım yapılmışsa, paylaşımın yapılmadığını iddia eden tarafın bu taşınmazdaki payına karşılık ne aldığı, taşınmaz almışsa nereden aldığı ve kadastro sırasında kimin adına tesbit edildiği araştırılmalı, gerektiğinde ilgili tutanaklar getirtilip incelenerek bilirkişi ve tanık beyanlarının doğruluğu denetlenmeli, uzun süreli kullanmanın harici paylaşımın karinesi olabileceği, paylaşımda eşitliğin zorunlu bulunmadığı gözönünde tutularak sonucuna göre karar verilmeli” denilmiştir. Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın kısmen kabulü ile dava konusu 163 ada 4 sayılı parselin 28/02/2011 havale tarihli krokide (E) harfi ile gösterilen 28489 m2 yüzölçümlü bölümünün muris... mirasçıları adına payları oranında tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsel orman alanı dışında bırakılmıştır.Dosya kapsamına, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna ve kök muris ... nun mirasının taksim edildiği hususunun ispatlanmadığı anlaşıldığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 09/06/2014 tarihinde oy birliği ile karar verildi.