20. Hukuk Dairesi 2014/1548 E. , 2014/6263 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ... Köyü, 151 ada 10 parsel sayılı 7232,49 m² yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle kargir ev ve tarla niteliğiyle davalı gerçek kişi adına tesbit edilmiştir.Davacı Hazine, dava konusu taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan yerlerden olduğu ve davalı lehine zilyetlikle taşınmaz edinme koşulları oluşmadığı iddialarıyla, taşınmazın Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır.Mahkemece, davalı gerçek kişi yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davacı Hazinenin davasının reddine ve dava konusu ...Köyü, 151 ada 10 parsel sayılı taşınmazın tesbit gibi davalı gerçek kişi adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine hüküm; Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 28/01/2013 gün ve 2012/13808-422 sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “Bir yerin kazanmayı sağlayan zilyetlikle edinilebilmesi için o taşınmaz üzerinde aralıksız, çekişmesiz ve ekonomik amaca uygun bir biçimde malik sıfatıyla zilyetliğinin sürdürülmesi ve 20 yıllık kazanma süresinin dolmuş bulunması gerektiği ev yapmak, yılın sadece belli bir mevsiminde harman yeri veya yaylak olarak hayvanları otlatmak için kullanmak gibi hususların, ekonomik amaca uygun zilyetlik olarak değerlendirilmesi düşünülemeyeceği, yerel bilirkişi beyanlarında taşınmazın önceki zilyedi tarafından yılın belirli aylarında yaylak olarak hayvan otlatmak için kullanıldığının anlaşıldığı, bu şekilde tezahür eden bir zilyetliğin, ekonomik amaca uygun, iktisap sağlayıcı nitelikte bir zilyetlik olmadığı, aynı şekilde kullanılan 151 ada 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8 ve 9 sayılı parsellere karşı da aynı şekilde dava açıldığı, (mahkemenin sırasıyla 2007/159, 2007/158, 2007/169, 2007/168, 2007/167, 2007/166, 2007/196, 2007/207 ve 2007/195 Esas sayılı kararları) ve açılan bu davalarda ekonomik amaca uygun zilyetlik bulunmadığı gerekçesiyle 151 ada 1, 3, 4, 5, 6, 8 ve 9 sayılı parseller hükümle ham toprak niteliğiyle Hazine adına, 151 ada 2 ve 7 sayılı parseller ise otlak niteliğiyle sınırlandırıldığı ve tüm bu kararların Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği (Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin sırasıyla 2009/9434, 2009/4760, 2009/10314, 2009/6921, 2009/10315, 2009/9426, 2009/10305, 2009/18493 ve 2009/14504 Esas sayılı kararları), bu yönler gözetilerek Hazinenin davasının kabulüne karar verilmesi gerektiği” belirtilmiştir.Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın kabulüne, çekişmeli 151 ada 10 parsel sayılı taşınmazın kadastro tesbitinin iptaliyle Kadastro Kanunun 16/B maddesi gereğince yaylak olarak sınırlandırılıp özel siciline yazılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsel orman alanı dışında bırakılmıştır.Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA,19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi gereğince davalıdan onama harcı alınmasına yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine 09/06/2014 gününde oy birliği ile karar verildi.