20. Hukuk Dairesi 2014/3261 E. , 2014/6355 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar Hazine vekili ve ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... Yönetimi, 3402 sayılı Kanunun 4. maddesini değiştiren 5304 sayılı Kanunun 3. maddesi gereğince ... Köyünde yapılan ve kısmî olarak askıya çıkartılan orman kadastrosu sırasında dava dilekçesine ekli 1 nolu krokide (A) ve (B) harfleri ile gösterilen taşınmazların orman sınırları dışında bırakıldığını, oysa, bu yerlerin orman sayılan yerlerden olduğunu ileri sürerek ve Hazineyi hasım göstermek suretiyle tesbitin iptali ve çekişmeli yerin orman niteliğiyle Hazine adına tescilini istemiştir.
Mahkemece, dava konusu taşınmazın, 104 ada 36 sayılı parsel altında tarla niteliğiyle temyize konu dava nedeniyle yüzölçümü hanesi boş bırakılmak suretiyle davalı gerçek kişi adına tesbit tutanağının düzenlendiği belirlenmiş, bu kişi davaya dahil edilmiştir.
Yapılan yargılama sonucunda 07/06/2011 tarih ve 2010/358 E. 2011/314 K. sayılı karar ile, Orman Yönetiminin davasının reddine, çekişmeli taşınmazın 3327.98 m2 yüzölçümü ile davalı ... adına tesciline, alınması gerekli 18.40.-TL nisbî karar ve ilâm harcının davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, Hazine yasal hasım olduğundan vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmiş, davalı Hazine ve davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmesi üzerine hüküm, Yargıtay 20. Hukuk Dairesi"nin 14.06.2012 tarih ve 2012/6334 - 9077 sayılı kararı ile bozulmuştur.Hükmüne uyulan bozma kararında özetle: "Dosya arasında bulunan uzman orman bilirkişi raporunun kendi içinde çeliştiğini, bu nedenle mahkemece, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında üç orman mühendisi ve bir fen elemanı yardımıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiğinin belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumunun saptanmalı; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresinin incelenmesi; taşınmazın memleket haritalarında yeşil renkli alanda, hava fotoğraflarında ise koyu renkle alanda kalan bölümleri açısından bir açıklama getirilmeli, dosya kapsamından belgesiz zilyetliğe dayalı olarak 40 dönümü aşan miktarda yerin davalı adına tesbit edildiği anlaşıldığından 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde hükmünü bulan kısıtlamaların aşılıp aşılmadığının kesin biçimde saptanmalı" denilmiştir.
Yargıtay bozma kararı sonrası mahkemece davanın kabulü ile dava konusu taşınmazın 03/06/2013 havale tarihli bilirkişi heyet raporunda (A) harfi ile gösterilen 1487,14 m2 yüzölçümündeki kısmının kadastro tesbitinin iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tesbit ve tesciline, raporda (B) harfi ile gösterilen 1840,84 m2 yüzölçümündeki kısmın ise davalı ... adına tesbit ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili ve davalı ... tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3402 sayılı Kaunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi hükmüne göre orman kadastrosu yapılmıştır.
1) Davalı Hazine vekilinin, çekişmeli taşınmazın (B) harfi ile gösterilen kısmına ve kurum lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinin doğru olmadığına ilişkin temyiz itirazları bakımından;
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından eski tarihli hava fotoğrafı ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın (B) harfli bölümünün orman sayılmayan tarım arazisi niteliğindeki yerlerden olduğu anlaşıldığına göre davacının çekişmeli taşınmazın (B) harfli bölümüne ilişkin davasının reddi yolunda kurulan hüküm usûl ve kanuna uygun olup, Hazine bu tür davalarda yasal hasım durumunda olduğundan mahkemece bu yön gözetilerek hüküm kurulmuş olduğuna göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2) Davalı ..."in çekişmeli taşınmazın (A) harfi ile gösterilen kısmına ilişkin temyiz itirazlarına gelince;
İncelenen dosya kapsamı, mahkemece yapılan keşif, alınan bilirkişi raporları ve toplanan delillerden çekişmeli taşınmazın (B) harfi ile gösterilen bölümünün orman sayılmayan tarım arazisi olduğu belirlenerek davalı gerçek kişi adına tesciline karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamakta olup mahkemece her ne kadar (A) harfi ile gösterilen bölümün hava fotoğrafında kapalı alanda kaldığı ve orman sayılan yerlerden olduğu kabul edilerek bu bölümün orman niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verilmişse de mahkemenin bu değerlendirmesi yerinde değildir.Şöyle ki; çekişmeli 104 ada 36 parsel sayılı taşınmazın (A) harfli bölümünün güney sınırındaki 104 ada 38 parsel sayılı tarla vasfındaki taşınmazın tesbitinin gerçek kişi adına itirazsız kesinleştiği, 104 ada 58 parsel sayılı taşınmaza ilişkin Orman Yönetimince açılan davanın reddine karar verilip bu parselin gerçek kişi adına tesciline karar verildiği ve verilen bu kararın Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiği, (A) harfli bölümünün kuzey sınırındaki 104 ada 35 parsel sayılı taşınmaza ilişkin Orman Yönetimince açılan davanın reddine karar verilip, bu parselin gerçek kişi adına tesciline karar verildiği ve verilen bu kararın Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiği, eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğrafında 104 ada 35 parsel sayılı taşınmaz ile 104 ada 36 parsel sayılı taşınmazın (A) harfli bölümünün aynı mahiyette olduğu ve keşifte dinlenen yerel bilirkişilerin 104 ada 36 parsel sayılı taşınmazın tümünün (A) harfli bölümü de dahil olmak üzere) 50-60 yıldır kullanılan tarım arazisi olduğu beyan edildiğine göre 104 ada 36 parsel sayılı taşınmazın (A) harfli bölümüne yönelik davalı gerçek kişinin temyiz istemlerinin kabulü ile bu bölümün tesbitteki niteliği ile tarla vasfıyla ... adına tesciline karar verilmesi gerekirken delillerin yanlış taktir edilerek yazılı olduğu gibi hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle; davalı Hazine vekilinin çekişmeli taşınmazın (B) harfi ile belirtilen kısmına ve kurum lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin doğru olmadığına ilişkin temyiz itirazlarının REDDİNE,
2) İkinci bentde açıklanan nedenlerle; davalı ..."in çekişmeli taşınmazın (A) harfi ile belirtilen kısmına ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 10/06/2014 tarihinde oy birliği ile karar verildi.