20. Hukuk Dairesi 2014/4481 E. , 2014/6381 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar ... ve ..., birleşen dosya davacısı Orman Yönetimi ve davalı Hazine ile bir kısım davalılar vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
... Köyünde yapılan kadastro çalışmaları sırasında 168 ada 6 parsel sayılı taşınmaz, zilyetlik yoluyla zeytin bahçesi vasfıyla ... adına; 105 ada 27 ve 164 ada 41 parsel sayılı taşınmazlar zilyetlik yoluyla tarla vasfıyla 1/5 hisseli olarak ... Çocukları... ... ... ... ...ve ... adına; 172 ada 6 ve 164 ada 42 parsel sayılı taşınmazlar zilyetlik yoluyla tarla vasfıyla... çocukları ..., ..., ..., ..., ... adına; 172 ada 21 ve 22 sayılı parseller, 164 ada 23, 32 ve 40, 178 ada 13, 174 ada 13, 160 ada 1, 156 ada 1 ve 155 ada 16 parsel sayılı taşınmazlar zilyetlik ve eklemeli zilyetlik yoluyla tarla vasfıyla ... kızı ..., ... çocukları ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... adına; 166 ada 17 ve 32 parsel sayılı taşınmazlar zilyetlik yoluyla tarla ve havuz vasfıyla... Çocukları ... ve ... adına; 164 ada 2 parsel sayılı taşınmaz bahçe vasfıyla zilyetlik yoluyla ... kızı ... adına; 164 ada 15, 38, 39 ve 58 sayılı parseller ve 173 ada 31 parsel sayılı taşınmazlar bahçe vasfıyla zilyetlik yoluyla ... oğlu ... adına; 164 ada 27 parsel sayılı taşınmaz ...kızı ... adına; 164 ada 43 parsel sayılı taşınmaz zilyetlik yoluyla bahçe vasfıyla ... çocukları ... ..., ... adına; 178 ada 3 parsel sayılı taşınmaz cami ve tuvalet ve arsası olarak ... adına; 173 ada 2 parsel sayılı taşınmaz zilyetlik ve eklemeli zilyetlik yoluyla ev ve bahçe vasfıyla ... oğlu ... adına tesbit edilmiştir. Davacılar ... ve ..., sunmuş oldukları 16/10/2006 havale tarihli dilekçeleri ile; dava konusu taşınmazların babaları ..."e ait olduğunu, mirasçılar arasında rızaî taksim bulunmadığını belirterek yapılan kadastro tesbitine süresi içinde itiraz etmiş ve taşınmazların miras bırakan ..."in tüm mirasçıları adına tapuya tescil edilmesini talep etmiştir. Davacı ... İşletme Müdürlüğü, sunmuş olduğu 31/10/2006 havale tarihli dilekçesi ile; 164 ada 42 parsel sayılı taşınmazın orman sınırı içinde kalmasına rağmen gerçek kişiler adına tesbit edildiğini belirterek süresi içinde yapılan kadastro tesbitine itiraz etmiş, bu dava mahkemenin 2006/512 Esasına kaydedilmiş, 2007/38 karar sayılı kararı ile mahkeme dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiştir.
Davacılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... vekillerinin sunmuş olduğu 23/03/2007 havale tarihli dilekçe ile; dava konusu taşınmazların davalıların miras bırakanı ..."den kaldığını, orta ekinlik denilen yerde davacıların miras bırakanı ..."in de 1/2 hissesi olduğunu, 172 ada 21 ve 22, 174 ada 13, 160 ada 1 ve 156 ada 1 parsel sayılı taşınmazların 1/2 hissesinin... mirasçıları adına tesbitinin gerektiğinden bahisle yapılan kadastro tesbitine itiraz etmiş, bu dava mahkemenin 2007/654 Esas sayılı dosyasına kaydedilmiş 2008/185 karar sayılı kararı ile mahkeme dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiştir. Mahkemece, dosyalar birleştirilerek yapılan yargılama sonucu birleşen 2007/654 Esas, 2008/185 karar sayılı dosyanın davacılarının davasının reddine, birleşen dosya 2006/512 Esas 2007/38 karar sayılı dosyanın davacısının davasının reddine, davacılar ... ve ..."nın davasının kısmen kabul kısmen reddine,Dava konusu ... İlçesi, ... Köyü 168 ada 6, 164 ada 2, 15, 23, 32, 38, 39, 40 ve 58, 172 ada 21 ve 22, 174 ada 13, 160 ada 1, 156 ada 1, 173 ada 2 ve 31 ve 178 ada 13 parsel sayılı taşınmazların kadastro tesbitinin iptali ile bu taşınmazların dosyada mevcut ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2006/1653 Esas, 2007/25 karar sayılı veraset ilâmında belirtilen muris ..."in mirasçıları adına miras payları oranında tapuya tesciline,...Köyü 166 ada 17 ve 32, 164 ada 41, 42 ve 43, 164 ada 27, 105 ada 27, 172 ada 6, 155 ada 16 ve 178 ada 3 parsel sayılı taşınmazların tesbit gibi tapuya tesciline,karar verilmiş, hüküm davacılar ... ve ..., davalı ..., davacı ... Yönetimi ve bir kısım davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.Dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Dava konusu taşınmazların bulunduğu yerde 10/11/1988 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
1) Birleşen dosya davacısı Orman Yönetiminin temyiz itirazları bakımından;
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli 164 ada 42 parsel sayılı taşınmazın kesinleşen orman tahdidi dışında kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2) Davalı ... Müdürlüğününe izafeten Hazinenin temyiz itirazları yönünden;
Davacılar ... ve ..., kadastro mahkemesinde açtıkları dava sırasında; davalı gerçek kişiler yanında Kadastro Müdürlüğünü de davalı göstermişler ve bu sebeple ... (Hazine) vekili tarafından temsil edilmek sureti ile hasım olarak dava da yer almıştır. Ne var ki; Kadastro Müdürlüğünün davada taraf sıfatı yoktur. Şöyle ki; dava kadastro tesbitine itiraz davası olup dava konusu taşınmazlar arasında Hazine adına tesbit edilen bir taşınmaz bulunmadığı gibi dava konusu taşınmazların kadastro tutanak suretlerinin malik hanesi açık olarak davalı olduğundan bahisle mahkemeye devredilmediği yani Kadastro Kanunun 30/2. maddesinden kaynaklanan bir durum da bulunmadığı görülecektir. Dolayısı ile ... aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilerek, davalı Hazine kendisini vekille temsil ettirdiğinden Hazine lehine vekâlet ücretine takdiri gerekirken, ... aleyhine açılan dava hakkında ayrıca bir hüküm kurulmaması, lehine vekâlet ücreti hükmedilmemesi ve yargılama giderleri ve vekâlet ücretinden Hazinenin de sorumlu tutulması usûl ve kanuna aykırıdır.
3) Davacılar ..., ... ve davalı ..., ... ve arkadaşlarının temyiz itirazlarına gelince;
Davacılar ... ve ..., dava konusu taşınmazların murisleri kerim şahinerden kalan taşınmazlar olup, mirasçılar arasında bir taksim yapılmadığı halde, dava konusu taşınmazların kadastro sırasında davalılar adına tesbit edildiğini ileri sürerek, taşınmazların murisleri ... mirasçıları adına miras payları oranında tescilini istemiş; davalı kişiler, bazı taşınmazların satış senedi ile satın aldıkları taşınmazlar olduğunu ve ellerinde satış senetleri bulunduğunu, bazı taşınmazları ise kendilerinin imar ve ihya ettiklerini ileri sürerek davanın reddini talep etmişlerdir. Bu talep ve iddialar karşısında mahkemece; keşif anında dinlenen mahalli bilirkişi beyanları esas alınarak bazı taşınmazların kök muristen ... mirasçıları adına bazı taşınmazların ise adına tesbit yapılan kişilerce imar ve ihya edildiği gerekçesi ile tesbit gibi davalılar adına tesciline karar verilmişse de yeterli inceleme ve araştırma yapılmadan hüküm kurulmuştur. Şöyle ki; bir kısım davalılar satış senedine dayanarak taşınmazların kendilerine ait olduğunu ileri sürdükleri halde mahkemece bu satış senetlerinin tamamı keşifte uygulanmamış, senet tanıkları taşınmazlar başında dinlenmeden eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulmuştur. Ayrıca, hükme esas alınan mahalli bilirkişi beyanları arasında dava konusu taşınmazlardan 173 ada 31 parsel sayılı taşınmazla ilgili bir açıklama bulunmamasına rağmen mahkemece bu taşınmazın da kök muris ..."den gelen taşınmaz olduğuna karar verilmiş ve hiçbir gerekçe açıklanmaıştır. O halde; mahkemece, dava konusu taşınmazların bulunduğu yöreyi iyi bilen elverdiğince yaşlı mahalli bilirkişi ve davalıların dayandıkları satış senedinde imzası olan kişiler eşliğinde yapılacak keşif ile satış senetleri mahallinde uygulanmalı, dava konusu taşınmazlardan hangilerinin kök muris ..."e ait olduğu, hangilerinin davalılar tarafından imar ve ihya edilmek sureti ile kullanıldığı net olarak belirlenmeli, bu taşınmazlardan satış ya da bağış sureti ile kendilerine kaldığını iddia edenler varsa kişilere tanık dinletme olanağı sağlanmalı toplanan tüm deliller çerçevesinde oluşacak sonuca göre hüküm kurulmalıdır.
Kabule göre de; ...Köyü 164 ada 22 ve 155 ada 1 parsel sayılı taşınmazlar dava konusu edildiği halde, bu taşınmazlarla ilgili hüküm kurulmaması da doğru görülmemiştir.
SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacı ... Yönetiminin temyiz itirazlarının REDDİNE,
2) İkinci ve üçüncü bentlerde açıklanan nedenlerle davalı ... (Hazine), davacı ... ve ..., davalılar ...ve arkadaşları ile davalı ..."in temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yatırdıkları temyiz harçlarının istek halinde iadesine 12/06/2014 tarihinde oy birliği ile karar verildi.