3. Hukuk Dairesi 2013/8663 E. , 2013/10734 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili, müvekkilinin sanayi abonesi olduğunu, davalı kurum görevlilerince müvekkilinin kaçak elektrik kullandığı iddiası ile kaçak tespit tutanağı düzenlendiğini ve kaçak elektrik bedeli ile ek tahakkuk bedeli tahakkuk ettirildiğini, kaçak elektrik kullanımının söz konusu olmadığını ileri sürerek, müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; benimsenen bilirkişi raporuna göre davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, elektrik aboneliği sözleşmesinden kaynaklanan ve istenen miktarda borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Tutanak tarihinde yürürlükte bulunan Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 13.maddesi hükmünde, dağıtım sistemine veya sayaçlara veya ölçü sistemine ya da tesisata müdahale ederek, tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle, eksik veya hatalı ölçüm yapılması veya hiç ölçülmeden veya yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirilmeden mevzuata aykırı bir şekilde elektrik enerjisi tüketmesi kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak tanımlanmıştır.
Somut olaya gelince, mahkemece zarar yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi tarafından düzenlenen raporda, kaçak tespit tarihi öncesi ve sonrası endeks bilgileri incelendiğinde tüketim miktarının tutanak tarihinden sonra ciddi oranda arttığının açıklanmasına rağmen, tutanağın işletmenin faal olmadığı dönemde düzenlenmesi ve faal olmayan işletmede kaçak elektrik kullanılmasının düşünülemeyeceği, bu nedenle davalı tarafından davacıya kaçak elektrik bedeli tahakkuk ettirilmesinin yönetmeliğe uygun olmadığı belirtilmiştir.
... Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü Ölçüler ve Ayarlar Şube Müdürlüğünün 15.06.2010 tarihli raporunda, tutanağa konu sayacın bakanlık mühürlerinin bozuk olduğu, numaratöre müdahale görüldüğü tespiti yer almaktadır. Sonuçta, bilirkişi raporunda tüketim miktarının tutanak tarihinden sonra ciddi oranda arttığının tespit edilmesi ve 15.06.2010 tarihli anılan rapor içeriği dikkate alındığında, davacının kullanımı ve kontrolü altında abonelik kaydı bulunan elektrik sayacının mühür tellerinin kırılmış olduğu sabit olup, bu durum tutanak tarihinde yürürlükte bulunan Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 13.maddesi hükmünde kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak tanımlanmıştır. Bu durumda davacının eyleminin kaçak elektrik enerjisi tüketimi olduğu ve anılan yönetmelik hükümlerine göre kaçak elektrik bedeli hesabı yapılması gerektiği kuşkusuzdur.
Hal böyle olunca, mahkemece yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular gözetilerek, dosya yeniden başka bir uzman bilirkişiye verilerek bilirkişiden davalı kurumun davacı taraftan isteyebileceği kaçak elektrik bedeli ve ek tahakkuk bedelinin anılan yönetmelik ve yönetmelik hükümlerine göre yayınlanan usül ve esaslara göre yeniden hesaplanması için rapor alınması, davalı tarafın istemekte haklı olduğu gerçek alacak miktarının duraksamasız belirlenmesi, daha sonra toplanan ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, böylesine bir araştırma ve soruşturma yapılmadan, toplanan delillere ve yasal düzenlemelere aykırı olarak düzenlenmiş yetersiz bilirkişi raporu benimsenerek yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 20.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.