Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/1483
Karar No: 2021/5741
Karar Tarihi: 0.05.2021

tan zarar gören - bu karara 173 üncü madde hükümlerine göre itiraz edebilir - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2021/1483 Esas 2021/5741 Karar Sayılı İlamı

10. Ceza Dairesi         2021/1483 E.  ,  2021/5741 K.

    "İçtihat Metni"

    Adalet Bakanlığı"nın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan şüpheli ... hakkındaki, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararına itirazın kabulüne dair Kırklareli Sulh Ceza Hakimliğinin 03/06/2020 tarihli ve 2020/1247 değişik iş sayılı kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 05/01/2021 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    A-)Konuyla İlgili Bilgiler:
    1-Şüpheli ... hakkında, 11/01/2020 tarihinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan soruşturma sonucunda, Vize Cumhuriyet Başsavcılığının 05/03/2020 tarihli ve 2020/8 soruşturma, 2020/33 sayılı kararı ile; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2.maddesi uyarınca beş yıl süre ile kamu davasının açılmasının ertelenmesine, bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına, denetimli serbestlik süresi içerisinde tedaviye tabi tutulmasına, aynı Kanun"un 191/4. maddesi gereğince erteleme süresi içerisinde kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi ya da tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması durumunda hakkında kamu davası açılacağının ihtarına, karar verildiği, şüpheli tarafından 17/04/2020 tarihinde karara itiraz edildiği,
    2-İtirazı inceleyen mercii Kırklareli Sulh Ceza Hakimliğinin kanun yararına bozma istemine konu 03/06/2020 tarihli ve 2020/1247 değişik iş sayılı kararı ile, itirazın kabulüne, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının ortadan kaldırılmasına , kesin olarak karar verildiği,
    Anlaşılmıştır.
    B-)Kanun Yararına Bozma İstemi:
    Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;
    “Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda, Vize Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 05/03/2020 tarihli ve 2020/8 soruşturma, 2020/33 sayılı kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararına karşı şüpheli tarafından yapılan itirazın kabulüne ve anılan kararın kaldırılmasına ilişkin Kırklareli Sulh Ceza Hâkimliğinin 03/06/2020 tarihli ve 2020/1247 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
    Kırklareli Sulh Ceza Hâkimliğinin 03/06/2020 tarihli kararı ile "şüphelinin yolcu olarak bulunduğu araçta ele geçirilen maddelerden haberdar olmamasının hayatın olağan akışına uygun olduğu, atılı eylemi işlediği yönünde aleyhinde değerlendirilecek herhangi bir
    delil de bulunmadığı, şüpheden sanık yararlanır evrensel hukuk prensibi uyarınca şüphelinin atılı eylemi işlediği ispat olunamadığı" gerekçe gösterilerek itirazın kabulüne karar verilmiş ise de;
    Hâkimliğin gerekçesini dayandırdığı şüpheden sanık yararlanır ilkesinin kovuşturma aşamasında sanığın mahkûmiyetine karar vermek için aranan bir şart olduğu, kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilmesi için ise yalnızca kamu davası açılması için yeterli şüphenin varlığının gerektiği,
    Somut olayda, şüphelinin yolcu olarak bulunduğu aracın kolluk görevlilerince durdurulmasını müteakip, sağ ön kapı cebinde soruşturma kapsamında tanzim edilen 28/01/2020 tarihli uzmanlık raporu ile esrar elde etmeye elverişli hint keneviri bitkisi parçacıkları olduğu belirlenen maddenin bulunduğu, ele geçirilen uyuşturucu maddenin, 11/01/2020 tarihli rızaen muhafaza altına alma tutanağında belirtildiği üzere sağ ön koltuk cebinde görünür vaziyette bulunduğu, aracın sürücüsü ..."ın aynı tarihli ifadesinde de sağ koltukta şüpheli ..."un oturduğunu beyan ettiği anlaşılmakla, şüpheli hakkında kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilmesi için yeterli şüphenin bulunduğu gözetilmeden, itirazın reddi yerine yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilerek Kırklareli Sulh Ceza Hâkimliğinin 03/06/2020 tarihli ve 2020/1247 değişik iş sayılı kararının 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca bozulması istenilmiştir.
    C-) Konuyla İlgili Hukuksal Düzenlemeler:
    a) TCK"nın 191. maddesi:
    (1) Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alan, kabul eden veya bulunduran ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanan kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
    (2) Bu suçtan dolayı başlatılan soruşturmada şüpheli hakkında 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 171 inci maddesindeki şartlar aranmaksızın, beş yıl süreyle kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilir. Cumhuriyet savcısı, bu durumda şüpheliyi, erteleme süresi zarfında kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmadığı veya yasakları ihlal ettiği takdirde kendisi bakımından ortaya çıkabilecek sonuçlar konusunda uyarır.
    (3) Erteleme süresi zarfında şüpheli hakkında asgari bir yıl süreyle denetimli serbestlik tedbiri uygulanır. Bu süre Cumhuriyet savcısının kararı ile üçer aylık sürelerle en fazla bir yıl daha uzatılabilir. Hakkında denetimli serbestlik tedbiri verilen kişi, gerek görülmesi hâlinde denetimli serbestlik süresi içinde tedaviye tabi tutulabilir.
    (4) Kişinin, erteleme süresi zarfında;
    a) Kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi,
    b) Tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması,
    c) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması,
    hâlinde, hakkında kamu davası açılır.
    (7) Şüpheli erteleme süresi zarfında dördüncü fıkrada belirtilen yükümlülüklere aykırı davranmadığı ve yasakları ihlal etmediği takdirde, hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilir.
    (9) Bu maddede aksine düzenleme bulunmayan hâllerde, Ceza Muhakemesi Kanununun kamu davasının açılmasının ertelenmesine ilişkin 171 inci maddesi veya hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 231 inci maddesi hükümleri uygulanır.
    b) CMK"nın 171. maddesi:
    (1) Cezayı kaldıran şahsî sebep olarak etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasını gerektiren koşulların ya da şahsî cezasızlık sebebinin varlığı halinde, Cumhuriyet savcısı kovuşturmaya yer olmadığı kararı verebilir.
    (2) 253 üncü maddenin ondokuzuncu fıkrası hükümleri saklı kalmak üzere, Cumhuriyet savcısı, soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı olup, üst sınırı bir yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlardan dolayı, yeterli şüphenin varlığına rağmen, kamu davasının açılmasının beş yıl süreyle ertelenmesine karar verebilir. Suçtan zarar gören, bu karara 173 üncü madde hükümlerine göre itiraz edebilir.
    (4) Erteleme süresi içinde kasıtlı bir suç işlenmediği takdirde, kovuşturmaya yer olmadığına karar verilir. Erteleme süresi içinde kasıtlı bir suç işlenmesi halinde kamu davası açılır. Erteleme süresince zamanaşımı işlemez.
    c) CMK"nın 173. maddesi:
    (1) Suçtan zarar gören, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren onbeş gün içinde, bu kararı veren Cumhuriyet savcısının yargı çevresinde görev yaptığı ağır ceza mahkemesinin bulunduğu yerdeki sulh ceza hâkimliğine itiraz edebilir.
    d) Anayasa"nın 36. maddesinin 1. fıkrası:
    Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir.
    e) Anayasa"nın 38. maddesinin 4. fıkrası:
    Suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar, kimse suçlu sayılamaz.
    f) AİHS"nin 6. maddesinin 1. fıkrası:
    Herkes, gerek medeni hak ve yükümlülükleriyle ilgili anlaşmazlıkların çözümlenmesi, gerek kendisine yöneltilen herhangi bir suçlamanın karara bağlanması konusunda, kanunla kurulmuş bağımsız ve tarafsız bir mahkeme tarafından davasının makul bir süre içinde adil ve açık olarak görülmesini istemek hakkına sahiptir.
    D-) Konunun Değerlendirilmesi:
    Şüpheli ... hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan soruşturma sonunda, Vize Cumhuriyet Başsavcılığınca 05/03/2020 tarihli ve 2020/8 soruşturma, 2020/33 sayılı kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verildiği, şüpheli tarafından karara itiraz edilmesi üzerine Kırklareli Sulh Ceza Hâkimliğinin 03/06/2020 tarihli ve 2020/1247 değişik iş sayılı kararı ile “ itirazın kabulüne ve anılan kararın kaldırılmasına” karar verildiği anlaşılmıştır.
    Tartışmanın konusu, “kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilebilmesi için, şüphenin varlığının yeterli olup olmadığına” ilişkindir.
    Yukarıda açıklanan hukuksal düzenlemeler doğrultusunda, şüpheliye yükümlülük getiren denetimli serbestlik tedbirini içermesi nedeniyle, TCK"nın 191. maddesinin 2. fıkrası gereğince verilen "kamu davasının açılmasının ertelenmesi" kararı, CMK"nın 171. maddesinde yer alan "kamu davasının açılmasının ertelenmesi" kararından farklıdır.
    Adil yargılama ilkesi ve suçsuzluk karinesi gereğince, CMK"nın 171. ve 173. maddelerinde suçtan zarar gören için tanınan "kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararına itiraz" hakkıyla ilgili hükümlerin, TCK"nın 191. maddesinin 2. fıkrası kapsamında verilen kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararına karşı "şüpheli" için de kıyas yolu ile uygulanması gerekir. Açıklanan nedenlerle "kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma" suçundan şüpheli hakkında, Cumhuriyet savcısı tarafından TCK"nun 191. maddesinin 2.
    fıkrası kapsamında verilen "kamu davasının açılmasının ertelenmesine" ilişkin karara, şüphelinin itiraz hakkının bulunduğu tartışmasızdır.
    Lekelenmeme hakkı, suç şüphesi nedeniyle hakkında soruşturma veya kovuşturma yürütülen kişinin bu işlemlerden dolayı onur, şeref ve haysiyetinin zarar görmemesi, toplum içindeki saygınlığının zedelenmemesi, hakkında henüz kesin hüküm verilmemiş kişinin masumiyetine zarar verecek, kişiyi toplum nezdinde mahkûm edecek her türlü söz, yayın, haber gibi davranışlardan kaçınma olarak tanımlayabilir.
    Lekelenmeme hakkı ile doğrudan ilişkili olan gizlilik ilkesinin amaçlarından biri olan “Suç şüphesi altında bulunan şüphelinin toplumsal saygınlığı, şeref ve onurunun gereksiz yere zarar görmemesi” için , kişilerin lekelenmeden, yani şüpheli olarak afişe edilmeden kamu davası için yeterli şüphe yok ise üzerindeki “leke”nin kalkmasının sağlanması gerekmektedir. Ceza muhakemesinin amacı, insan hakları ihlallerine yol açmadan maddi gerçeğin araştırıp bulunması, adaletin gerçekleştirilmesi ve hukuki barışın sağlanmasıdır. Bu nedenle, beraat edecek kişiler hakkında gereksiz yere kamu davası açılmamalıdır. Yine aynı nedenle Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 158.maddesine eklenen 6.fıkraya göre, içeriği suç oluşturmayan veya soyut nitelikteki ihbar ve şikayetler için soruşturma öncesi bir değerlendirme sistemi oluşturulmuştur. Böylece ilgiliye şüpheli sıfatı verilmeyerek lekelenmeme hakkı korunacaktır.
    Lekelenmeme hakkı,suçsuzluk karinesinin bir sonucudur ve kovuşturma aşaması için olduğu kadar soruşturma aşaması için de geçerli bir haktır.Türk Ceza Adalet sistemimizde benimsenen “kişilerin lekelenmeme hakkı” ile “eksiksiz soruşturma ve tek celsede duruşma” ilkeleri uyarınca,soruşturmayı yürüten Cumhuriyet savcıları, makul sürede bütün delilleri toplamaları,sadece mahkumiyetle sonuçlanacağını değerlendirdikleri hususları dava konusu yapmaları gerekmektedir.
    Tüm bu açıklamalar, TCK’nın 191/2.maddesi uyarınca verilen “kamu davasının açılmasının ertelenmesi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” ilişkin kararlar için de geçerli olmalıdır, zira; TCK’nın 191/4.maddesine göre; “Kişinin, erteleme süresi zarfında;
    a) Kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi,
    b) Tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması,
    c) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması,
    hâlinde, hakkında kamu davası açılacaktır. Dolayısıyla, hakkında kamu davası açılması için yeterli şüphe bulunmayan şüpheli hakkında dahi, kamu davasının açılmasının ertelenmesi yoluyla, TCK’nın 191/4.maddesindeki koşulların gerçekleşmesi halinde kamu davası açılmış olacaktır.
    Somut olayda, olay tarihinde ... ilçesi Kıyıköy Beldesi İski Yol ayrımı mevkiinde yapılmakta olan yol kontrol faaliyetleri esnasında kolluk görevlilerince ... plakalı aracın durdurulduğu, araç sürücüsü ... ve aracın ön yolcu koltuğunda oturan şüpheli ...’un şüpheli hareketler sergilemeleri üzerine araçta yapılan kontrolde aracın ön sağ kapı cebinde görünür vaziyette suça konu uyuşturucu maddenin ele geçirildiği, İstanbul Adli Tıp Kurumu Acil Toksikoloji Laboratuvarı"nın 21/02/2020 tarih ve 2020/9446 sayılı raporunda şüphelinin kan örneğinde uyuşturucu veya uyarıcı madde tespit edilemediğinin belirtildiği, araçta ele geçirilen suça konu uyuşturucu maddenin araca bir başka kişi tarafından konulmuş olup olamayacağı hususunda da herhangi bir araştırma yapılmadığı yalnızca aracın sağ ön koltuğunda oturması ve araç sürücüsü ve aracın sahibi olan ..."ın “sağ koltukta şüpheli ..."un oturduğu” şeklindeki
    beyanının, şüpheli hakkında suçu işlediği hususunda yeterli şüphe oluşturmayacağı anlaşıldığından,
    Kırklareli Sulh Ceza Hâkimliğinin 03/06/2020 tarihli kararı ile "şüphelinin yolcu olarak bulunduğu araçta ele geçirilen maddelerden haberdar olmamasının hayatın olağan akışına uygun olduğu, atılı eylemi işlediği yönünde aleyhinde değerlendirilecek herhangi bir delil de bulunmadığı" gerekçe gösterilerek itirazın kabulüne karar verilmesinde kanuna aykırılık görülmemiş olup kanun yararına bozma isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
    E-) Karar:
    Yukarıda açıklanan nedenle, Kırklareli Sulh Ceza Hâkimliğinin 03/06/2020 tarihli ve 2020/1247 değişik iş sayılı kararına ilişkin kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, dosyanın adı geçen Mahkemeye iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmesine,
    20/05 /2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi