3. Hukuk Dairesi 2021/3950 E. , 2021/12130 K.
"İçtihat Metni"Davacı ... ile davalılar 1-..., 2-..., 3-... Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti. aralarındaki tazminat davasına dair İstanbul 1. Tüketici Mahkemesinden verilen 10/05/2018 tarihli ve 2015/665 E. 2018/356 K. sayılı hükmün onanması hakkında Dairece verilen 08/02/2021 tarihli ve 2020/4793 E. -2021/1015 K. sayılı karara karşı, davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir.
Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; avukat olarak çalıştığı TMSF"nin çalışan personele yemek yemeleri için tahsis edilen ve işletmeciliğini davalı şirketin, idaresini de diğer davalıların mirasçısı ...’nun yürüttüğü yemekhanede, 05.05.2008 tarihinde yere dökülen kaygan sıvı nedeniyle kayarak düştüğünü, yemekhanede gerekli önlemlerin alınmadığı gibi zeminin ıslak olduğunu belirtir hiçbir uyarının da bulunmadığını, olay nedeniyle sağ femur kırığı tanısıyla ameliyata alındığını, uzun süre hareketsiz yatmak zorunda kaldığını, bir süre destek ile yürüyebildiğini, bu süreçte İskenderun’da yaşayan ailesinin yanına gidip gelmek zorunda olduğu için yol masrafı yaptığını, yine sağlık kurul raporları için hastanelere ve eczaneler ödeme yapmak zorunda kaldığını, gelecek dört yıl boyunca da yapılacak sağlık kontrolleri için ödeme yapacağını, tedavinin bir parçası olarak doktorların yüzme tavsiyesinde bulunması üzerine üyelik ücreti ödeyerek yüzme havuzuna yazıldığını, olay nedeniyle travma sonrası stres bozukluğu yaşadığı için ayrıca psikoterapi görmeye başladığını ve bu sebeple de ödeme yapmak zorunda kaldığını, ayrıca tekrar ameliyat olma riskinin bulunduğunu, olay nedeniyle meslekten kazanma gücü kaybının oluştuğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla toplam 281.236,61 TL maddi tazminat ile 20.000,00 TL manevi tazminatın kazanın gerçekleştiği 05.05.2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, davanın reddine karar verilmesini dilemişlerdir.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne, 2.754,86 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine, (davalı şirketin tazminatın tamamından sorumlu olmasına, davalı ... mirasçılarının ise 688,15 TL"lik kısmından sorumlu olmasına), 16.000 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine, (davalı şirketin tazminatın tamamından sorumlu olmasına, davalı şahsi mirasçıların ise 4.000 TL "lik
kısmından sorumlu olmasına), fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, tarafların istemi üzerine yapılan temyiz incelemesi sonucu hüküm Dairemizin 08.02.2021 tarih, 2020/4793 Esas, 2021/1015 Karar sayılı kararı ile onanmış, davacı tarafça karar düzeltme talebinde bulunulmuştur.
1- Dosyadaki yazılara mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre HUMK"nun 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiçbirine uygun olmayan davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme isteklerinin reddi gerekir.
2- Davacı eldeki dava ile, çalıştığı kurumun yemek hanesinde, yemekhaneyi işleten davalıların gerekli önlemleri almaması sebebiyle, yerde bulunan kaygan sıvıya basarak düştüğünü, olay nedeniyle hastaneye kaldırılarak ameliyata alındığını, maddi ve manevi zararının doğduğunu ileri sürerek, 281.236,61 TL maddi ve 20.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Olay tarihinde yürürlükte olan 818 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun “Müteselsil mesuliyet” ana başlığı altında bulunan 50. maddesinde (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 61. maddesi) birden çok kişinin birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümlerinin uygulanacağı düzenlenmiştir. Birden çok kişi aynı zarardan aynı sebepten veya çeşitli sebeplerden kaynaklı olarak sorumlu olabilir.
Bu durum, iki veya daha çok kişinin şahsında sorumluluğun ya da herhangi bir tazminat yükümlülüğü şartlarının gerçekleşmesi halinde söz konusu olur. İşte bu tür durumlarda sorumlular hakkında müteselsil sorumluluk hükümleri uygulanacaktır.
Müteselsil sorumluluk, kanundan doğan bir sorumluluk türü olup müteselsil sorumluların birinden talepte bulunan hak sahibinin, tüm ilgililer bakımından müteselsil sorumluluğa dayandığını ifade etmesine de gerek yoktur. Müteselsil sorumluluk ilkesi gereği, davacı, zararın tamamını isterse sorumluların tamamından, isterse bir kısmından isteyebilir.
Somut olayda; mahkemece hükme esas alınan kusur raporunda, olay nedeniyle davalı şirketin %75, diğer davalıların mirasçısı olan şirket idarecisinin ise %25 oranında kusur olduğu tespit edilmiş olup, dava konusu zarara davalıların kusurlarıyla birlikte sebebiyet verdikleri anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, davalı ... mirasçılarının davacının zararının tamamından davalı şirket ile birlikte müteselsilen sorumlu tutulması gerekirken, yazılı şekilde davalıların kusur oranları dikkate alınmak suretiyle hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma sebebidir.
Ne var ki bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyip hükmün düzeltilerek onanması HMUK"un 438/7.maddesi hükmü gereğidir. Kararın bu yönden düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken zuhulen onanmasına karar verildiği bu kez yapılan karar düzeltme incelemesi sonucu anlaşılmakla Dairemizin 08.02.2021 tarih, 2020/4793 Esas, 2021/1015 Karar sayılı onama ilamının kaldırılarak, davacının yalnızca manevi tazminat talebi yönünden davalı ... mirasçılarının kusurları oranında tazminata hükmedilmesini karar düzeltme sebebi yaptığı dikkate alınmak suretiyle, mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacının sair karar düzeltme taleplerinin reddine, 2. bentte açıklanan nedenle Dairemizin 08.02.2021 tarih, 2020/4793 Esas, 2021/1015 Karar sayılı onama ilamının kaldırılarak, mahkemenin hüküm fıkrasındaki 4. bendin hüküm fıkrasından çıkartılmasına, yerine, “16.000 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,” cümlesinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan karar düzeltme harcının düzeltme isteyene iadesine, 25/11/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.