Yanlar arasında görülen ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece, davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde, temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, ecrimisil isteğine ilişkindir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 6 ada 4 parsel sayılı taşınmazdaki 2 nolu bağımsız bölümde davacı ve davalının paydaş oldukları anlaşılmaktadır.
Davacı, taşınmazın davalı tarafından kullanılması nedeniyle ecrimisil istemiyle eldeki davayı açmış; Mahkemece, taraflar arasında yazılı bir sözleşme olmadığı, taşınmazda ticari bir kullanım bulunmadığı, davalının ihtara cevabında davacının kullanımına itirazının olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Ne var ki, çekişme konusu taşınmazdaki bağımsız bölümü, davalının gerek oturmak gerekse pansiyon olarak kiralamak suretiyle kullandığı, davacının ise bir kullanımının bulunmadığı davacı ve davalı tanıklarının beyanları ve dosya kapsamı ile sabittir.
O halde, davalının bu yeri davacının muvafakatı ile kullandığı, muvafakatın ise davacı tarafından davalıya çekilen ihtarname ile geri alındığının kabul edilmek suretiyle, ihtarnamenin davalıya tebliğ tarihinden itibaren işgalin haksızlığı gözetilerek ecrimisilin bilirkişi aracılığı ile hesaplanması, belirlenecek ecrimisile bu tarihten itibaren hükmedilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde karar verilmiş olması doğru değildir.
Davacının bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollamasıyla ) HUMK"nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin hacrın temyiz edene geri verilmesine, 23.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.