3. Hukuk Dairesi 2021/7252 E. , 2021/12177 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (TÜKETİCİ) MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki hakem heyeti kararına itiraz davasının mahkemece yapılan yargılaması neticesinde davanın kabulüne dair kesin olarak verilen hükmün Adalet Bakanlığınca kanun yararına bozulması istenilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Tıp Fakültesi 4. sınıf öğrencisi olduğunu, davalının 2019 yılının Ekim ayında okuduğu okula gelerek öğrencilere offline Tus derslerini içeren bir paketin satışı konusunda tanıtım yaptığını, bu tanıtım sonrasında okulda çekiliş yapıldığını, bu çekilişte %25 indirim kazanması nedeniyle 10.600,00-TL bedelli offline ders paketini 7.950,00-TL karşılığında satın aldığını, sözleşmeyi ve 7.950,00-TL bedelli 01.05.2021 ödeme tarihli seneti imzaladığını, ancak zamanla dersleri internet üzerinden izlemeye başladıkça dershane tarafından satılan offline derslerin amatörce çekilmiş olduğunu ve çekim kalitesinin oldukça kötü olduğunu fark ettiğini, davalı tarafa bunu defalarca bildirdiğini, herhangi bir çözüm olmadığını, ayrıca satın almış olduğu pakete dahil olan yayınların belirtilen sürede gelmediğini ve okul sınavının yaklaşması nedeniyle yayınlara ihtiyacının olduğunun da belirtilmesine rağmen süresinde teslim edilmediğini, tüm bu şikayetlerin davalıya iletildiğini, çözüm bulunamadığını, bunu üzerine ödemiş olduğu l.189,00-TL"nin iadesi için Menteşe İlçe Hakem Heyeti"ne başvurduğunu, başvurusunun sözleşmenin mesafeli sözleşme niteliğinde olması ve cayma hakkına ilişkin Mesafeli Sözleşmeler Yönetmeliği 15. Maddesinin uygulanması gerektiği sebebiyle reddedildiğini belirterek usul ve yasaya aykırı Menteşe Tüketici Hakem Heyeti Başkanlığı’nın kararının iptaline, ödediği 1.189,00-TL bedelin tarafına iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davacının iddia ettiği gibi derslerin içerik ve kalitelerine ilişkin herhangi bir eksikliğin bulunmadığını, herhangi bir ayıp ihbarının yapılmadığını, sunulan hizmete ilişkin cayma hakkını kullanmasının da mümkün olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece; taraflar arasındaki uyuşmazlığın Tus sınavına yönelik eğitim paketi alımına ilişkin sözleşmenin ifasından kaynaklanmakta olduğu, tüketici hakem heyetince
hizmetin ayıplı olmasına ilişkin iddiaların değerlendirilmediği, dosyaya sunulan yazışmalardan tüketiciye gerekli kitapların zamanında verilmediği, görüntü ile ilgili iletilen şikayetlerin de çözülmediği, bunun üzerine tüketicinin hakem heyetine müracaat ettiği, davalı tarafça sunulan hizmetin ayıplı olduğu, hakem heyeti kararının iptalinin gerektiği gerekçesiyle itirazın kabulü ile Menteşe Kaymakamlığı Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığı"nın 24/02/2020 tarih ve 161820200000367 sayılı kararının sayılı kararının iptaline karar verilmiştir.
Adalet Bakanlığı"nın 04/10/2021 tarihli yazısında; hükmün tamamlanmasına dair 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 305/A maddesi yerine ilk hüküm kurulurken unutulan bedelin iadesine dair hükmün tashih kararı ile hükme eklenmesinin ve sözleşmeden cayarak ödediği bedeli iade alan davacıya verildiği davacının kendi beyanı ile sabit olan bir adet eğitim kitabının davalıya iadesi yönünde hükmün tamamlanması talebinin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı bulunduğu ileri sürülerek; kararın, 6100 sayılı HMK’nın 363 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca kanun yararına bozulması talep edilmiştir.
Dava, taraflar arasında imzalanan internet üzerinden Tus eğitim derslerinin sunulmasına ilişkin sözleşmenin ayıplı olmasından kaynaklı olarak bedel iadesi talebinin Tüketici Hakem Heyetince reddedilmesine dair Tüketici Hakem Heyeti kararının iptali istemine ilişkindir. Uyuşmazlık, tashih kararı ile hükme eklenen bedel iadesi fıkrasının ve davalı tarafça davacıya teslim edilen kitabın davalıya iadesine ilişkin ise hüküm kurulmamasının HMK m. 305/A hükmüne aykırı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
6100 sayılı HMK"nın "Hükmün tashihi" başlıklı 304 üncü maddesinin birinci fıkrası; “Hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hatalar, mahkemece re"sen veya taraflardan birinin talebi üzerine düzeltilebilir. Hüküm tebliğ edilmişse hâkim, tarafları dinlemeden hatayı düzeltemez. Davet üzerine taraflar gelmezse, dosya üzerinde inceleme yapılarak karar verilebilir.” Aynı Kanun"un "Hükmün tavzihi" başlıklı 305 inci maddesi; “Hüküm yeterince açık değilse veya icrasında tereddüt uyandırıyor yahut birbirine aykırı fıkralar içeriyorsa, icrası tamamlanıncaya kadar taraflardan her biri hükmün açıklanmasını veya tereddüt ya da aykırılığın giderilmesini isteyebilir. Hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar, tavzih yolu ile sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez." hükmünü içermektedir. 28.07.2020 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Kanunun Hükmün Tamamlanması başlıklı HMK 305/A. Maddesinde ise “Taraflardan her biri, nihaî kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde, yargılamada ileri sürülmesine veya kendiliğinden hükme geçirilmesi gerekli olmasına rağmen hakkında tamamen veya kısmen karar verilmeyen hususlarda, ek karar verilmesini isteyebilir. Bu karara karşı kanun yoluna başvurulabilir. ” şeklinde düzenleme yer almaktadır.
28.07.2020 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sy. HMK 305/A. maddesine göre taraflardan her biri nihai kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde yargılamada ileri sürülmesine veya kendiliğinden hükme geçirilmesi gerekli olmasına rağmen hakkında tamamen veya kısmen karar verilmeyen hususlarda ek karar verilmesini isteyebilirler. Bu kanun değişikliği öncesindeki mevzuatımıza göre hüküm verirken unutmuş olduğu vekalet ücreti veya faiz hakkında tavzih yolu ile bir karar verip, bunu hükmüne dahil edemez. Aynı şekilde; kısa kararla gerekçeli karar arasındaki çelişki de tavzih yolu ile giderilemez.
Somut olayda, mahkemece, 22.09.2020 tarihli tahsis şerhi içeren ek karar ile davanın kabulü ile Menteşe Kaymakamlığı Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığı"nın 24/02/2020 tarih ve 161820200000367 sayılı kararının sayılı kararının iptaline ibaresi
bilgilerinin açık hata sonucu yazıldığı gerekçesiyle hükmün davanın kabulü ile Menteşe Kaymakamlığı Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığı"nın 24/02/2020 tarih ve 161820200000367 sayılı kararının sayılı kararının iptaline, 1.189,00-TL nin dava tarihi olan 18.03.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine olarak düzeltilmesi suretiyle 6100 Sayılı HMK"nın 304/1 maddesi uyarınca hüküm tashihine karar verilmiş ve yine mahkemece 02.11.2020 tarihli ek karar ile davalının gerekçeli karara dava konusu video ve kitapların davacıdan alınarak davalıya tekrar satışa sunulabilecek şekilde iadesine şeklinde hüküm fıkrası eklenmesi talebinin hüküm fıkrasını değiştirecek nitelikte olduğu, HMK 304 ve devamı maddelerinde yer alan şartların gerçekleşmediği, hükme zorunlu olarak eklenmesi gereken bir husus olmadığı, maddi hata yahut düzeltilebilir yanlışlık şeklinde bir durum olmadığı, tamamen hüküm sonucu değiştirir nitelikte olduğu gerekçesiyle davalının talebinin reddine karar verilmiştir. Öyle ki sözleşmenin feshi nedeni ile davacı elindeki materyallerin de iadesi hükme geçirilmesi zorunlu bir unsurdur. Bu nedenle mahkemece, yukarıda yer alan HMK 305/A maddesine göre kararın tebliğinden itibaren 1 ay içerisinde yargılamada ileri sürülmesine veya kendiliğinden hükme geçirilmesi gerekli olmasına rağmen hakkında tamamen veya kısmen karar verilmeyen hususlarda ek karar verilmesi düzenlendiğinden tashih şerhi ile düzenlenen husus ve yine davalı tarafça iadesi talep edilen husus hakkında ek karar verilmesi gerekir.
O halde; mahkemece yukarıda açıklanan ilkeler nazara alınarak, 28.07.2020 tarihi sonrasında hükme geçirilmeyen davacı tarafça davalıya ödenen 1.189,00-TL bedelin davacıya iadesi ve davalı tarafından davacıya teslim edilen video ve kitapların da davalıya iadesine dair ek karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde 22.09.2020 tarihli tashih şerhine ilişkin ek kararın ve 02.11.2020 tarihli talebin reddine dair ek kararın verilmesi, usul ve yasaya aykırı olduğundan Adalet Bakanlığı’nın bu yöne ilişen kanun yararına bozma isteğinin kabulü gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Adalet Bakanlığı"nın HMK"nın 363 üncü maddesinin birinci fıkrasına dayalı kanun yararına temyiz talebinin kabulü ile kararın sonuca etkili olmamak üzere KANUN YARARINA BOZULMASINA, aynı maddenin üçüncü fıkrası uyarınca gereği yapılmak üzere bozma kararının bir örneğinin ve dava dosyasının Adalet Bakanlığı"na gönderilmesine, 29/11/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.