Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/1189
Karar No: 2015/1501
Karar Tarihi: 20.05.2015

Tehdit - hakaret - yaralama - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/1189 Esas 2015/1501 Karar Sayılı İlamı

18. Ceza Dairesi         2015/1189 E.  ,  2015/1501 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Tehdit, hakaret, yaralama
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraat

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:
    Sanık ... hakkında iddianamede iki ayrı hakaret suçundan cezalandırılması talep edilmesine karşın, bir hakaret suçundan cezalandırılarak zincirleme suç hükmü uygulanırken TCK"nın 43/2. maddesinden ek savunma hakkı tanınmamış ise de, uygulama sevke göre daha ağır bir cezayı gerektirmediğinden ve suçun niteliği değişmediğinden, ek savunma hakkı tanınmaması hukuka aykırı görülmeyerek tebliğnamedeki görüşe iştirak edilmemiştir.
    1-) a- Sanık ..."e yükletilen tehdit ve hakaret eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
    Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
    Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı,
    b-Sanıklar ... ve ... hakkında hakaret suçundan kurulan beraat hükümlerinin de usul ve Kanuna uygun olduğu,
    Anlaşıldığından katılan sanık ... müdafii ve O Yer Cumhuriyet Savcısının ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye kısmen uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
    2-Sanık ... hakkında yaralama suçundan kurulan hükmün temyizine gelince,
    Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak,
    Katılan ve tanık..."ın anlatımları, katılanın yaralandığını gösterir adli raporu ve fotoğraflarına göre, sanığa yüklenen yaralama suçunun oluştuğu gözetilmeden, beraat hükmü kurulması,
    Kanuna aykırı ve katılan ... vekilinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 20/05/2015 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.

    KARŞI OY

    Sanık ... hakkında yerel mahkemece yaralama suçundan hükmedilen beraat kararının suçun sabit olduğu gerekçesiyle bozulmasına ilişkin 2 nolu bozma nedenine aşağıdaki gerekçelerle katılmıyorum.
    Yasa yollarından olan Yargıtay temyiz incelemesinin kapsamı yürürlükteki 1412 sayılı CMUK"nun 308. maddesi ile belirlenmiş/sınırlandırılmıştır. Yerel mahkemece yapılan yargılama ve toplanan delillere göre varılan vicdani kanaat sonucu kabul edilen sübut, deliller değerlendirilip üstün tutma gerekçeleri gösterilmiş ise kanuna muhalefet olarak nitelendirilemez. Yargıtay bu konuda CMUK"nun 308/7. maddesi uyarınca gerekçe denetimi yapacaktır. Çünkü, delillerle yüzyüze gelen bizzat duruşmayı yapan yerel mahkemedir. Hangi delile neden üstünlük tanıdığı, hangi delile neden itibar etmediğini akıl, bilim ölçülerine uygun olarak tartışan yerel mahkemede oluşan kanaat üstün tutulmalıdır. Sübuta ilişkin vicdani kanaat,... hukukunda uygulama yeri bulan jürinin vicdanında oluşmaktayken bizdeki sistemde"Türk Milleti" adına yargılama yapan hâkimin vicdanında oluşmaktadır. Zira örneğin tanıkları dinleyen, onların ses tonunu hissederek duyan, mimiklerini gören, huzurun avantajını yaşayan yerel mahkeme hâkimidir. Bir olayda sağlıklı sesli görüntülü kamera kayıtları varsa, aynı zamanda tanık beyanları da olduğu durumlarda yerel mahkeme tanık beyanına üstünlük tanırsa ne olacaktır? Yukarıda da belirtildiği gibi mahkeme delilleri değerlendiriken bilimsel delile taktiri delil olan tanık anlatımına üstünlük tanımalıdır. Deliller değerlendirilirken akıl ve bilimin ışığında yürünmeli, bu hususlar temyiz incelemesinde gerekçe denetimi ile yapılmalıdır. Aksi görüş yerel mahkemelerin fonksiyonunu delil toplamaya indirgeyecektir.
    Yargıtay denetimi, hukuk kurallarının tüm ülkede aynı şekilde yorumlanıp uygulanmasını amaç edinmiş olup suç nitelemesine imkan verdiği gözönüne alındığında CMUK"nun 322/1. maddesindeki düzenleme nasıl anlaşılmalıdır? Bir olayda niteleme yetkisi varsa bu aynı zamanda niteliksizi belirleme yetkisini de içerdiğinden yapılan yargılamada oluş belirlenmiş, mahkeme bu oluşu suç olarak değerlendirmiş ancak o eylem suç değilse Yargıtay yerel mahkeme kararını beraat kararı verilmesi gerekçeyle bozacaktır. Bu, yerel mahkemenin vicdanında oluşan sübutun değil, oluşun suç niteliği taşımadığını belirlemekten ibarettir.
    Bu açıklamalar ışığında somut olaya baktığımızda; Sanığın üzerine atılı yaralama suçu yönünden yüzyüze yargılamayı yapan yerel mahkeme delilleri tartışmış, gerekçelerini ortaya koymuş, sübuta yönelik anlatımlara ve rapora neden üstünlük tanımadığını açıklamıştır. Tüm bunlara rağmen delillerle yüzyüze gelmeyen, anlatımları kayıtlardan okuyan yüksek mahkemenin mahkûmiyete ilişkin vicdani kanaat ortaya koymasının temyiz inceleme yetkisi içinde olmadığını düşündüğümden buna ilişkin sayın çoğunluğun bozma görüşüne katılmıyorum.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi