Abaküs Yazılım
1. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/12612
Karar No: 2021/15105
Karar Tarihi: 20.12.2021

Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2021/12612 Esas 2021/15105 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Sanığın kasten yaralama suçundan cezalandırılması talebiyle açılan davada, hükmün açıklanması suretiyle sanığın 2.240,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir. Sanık daha sonra kasıtlı suç işlediği için mahkumiyetine karar verilmiş ve Adalet Bakanlığı kanun yararına bozma isteminde bulunmuştur. Dosya incelendiğinde, sanığın yargılandığı suçun basit yargılama usulüne tabi olduğu ve Anayasa Mahkemesi iptal kararına rağmen kanun yürürlükte iken yapılan yargılama sonucunda verilen kararın usul açısından doğru olduğu belirtilmiştir. Kanunlar: Türk Ceza Kanunu 86/2, 86/3-e, 29/1, 62 ve 52/2, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu 231/5, 251/1, 251/3, 309, 7331 sayılı kanun.
1. Ceza Dairesi         2021/12612 E.  ,  2021/15105 K.

    "İçtihat Metni"

    (KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİ)

    Kasten yaralama suçundan sanık ..."un, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 86/2, 86/3-e, 29/1, 62 ve 52/2. maddeleri gereğince 2.240,00 Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Afyonkarahisar 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 14.05.2014 tarihli ve 2013/484 Esas, 2014/224 Karar sayılı kararının itiraz edilmeden 17.06.2014 tarihinde kesinleşmesini müteakip, sanığın denetim süresi içerisinde 08.05.2016 tarihinde işlediği kasıtlı suçtan mahkum olduğunun ihbar edilmesi üzerine hükmün açıklanmasına ve sanığın 5237 sayılı Kanun’un 86/2, 86/3-e, 29/1, 62 ve 52/2. maddeleri gereğince 2.240,00 Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Afyonkarahisar 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 06.04.2021 tarihli ve 2021/122 Esas, 2021/234 Karar sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığının 14.10.2021 tarihli ve 2021/16263 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 01.11.2021 tarihli ve 2021/124632 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi.
    Mezkur ihbarnamede;
    Dosya kapsamına göre, sanığın yargılama konusu eyleminin, 5237 sayılı Kanun’un 86/2. maddesi kapsamında yer alan “Basit Kasten Yaralama” suçuna ilişkin olduğu ve atılı suçun 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 24. maddesi ile yeniden düzenlenen 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 251/1. maddesine göre basit yargılama usulüne tabi olduğu,
    Her ne kadar 5271 sayılı Kanun"un 251/1. maddesinde yer alan hükme, 7188 sayılı Kanun’un 31. maddesinde yer alan geçici 5/1-d maddesi ile “(1) Bu maddeyi ihdas eden Kanunla; ...c) 250"nci maddede düzenlenen seri muhakeme usulü ile 251 ve 252"nci maddelerde düzenlenen basit yargılama usulüne ilişkin hükümler, 01.01.2020 tarihinden itibaren uygulanır. d) 01.01.2020 tarihi itibarıyla kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz" şeklinde sınırlama getirilmiş ise de,
    Anayasa Mahkemesinin, 19.08.2020 tarih ve 31218 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 25.06.2020 tarihli, 2020/16 Esas ve 2020/33 Karar sayılı iptal kararı ile “...kovuşturma evresine geçilmiş...” ibaresine ilişkin esas incelemenin aynı bentte yer alan “...basit yargılama usulü...” yönünden Anayasa"ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verildiği,
    Böylece kovuşturma evresine geçilmiş basit yargılama usulü uygulanabilecek dosyalar yönünden iptal kararı verildiği, iptal kararının sonuçları itibariyle maddi ceza hukukuna ilişkin olduğu ve 5271 sayılı Kanun"un 251/3. maddesinde yer alan “Basit yargılama usulü uygulanan dosyalarda sonuç ceza dörtte bir oranında indirilir.” şeklindeki düzenleme gereği maddi ceza hukuku anlamında sanık lehine sonuç doğurmaya elverişli olduğu,
    Somut dosya kapsamında, sanığın üzerine atılı kasten yaralama suçundan yapılan yargılama sonucunda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karar verilmesini müteakip, sanığın 08.05.2016 tarihinde kasıtlı suç işlemesi nedeniyle dosyanın yeniden ele alınarak Afyonkarahisar 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 06.04.2021 tarihli kararı ile mahkumiyetine karar verilerek kovuşturma evresinin sonlandırıldığı, kovuşturma evresi içinde 25.06.2020 tarihinde Anayasa Mahkemesinin iptal kararının yürürlüğe girdiği, bu haliyle karar tarihi itibariyle 5237 sayılı Kanun"un 7 ve 5271 sayılı Kanun"un 251. maddeleri uyarınca dosyanın “Basit Yargılama Usulü” yönünden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu gözetilmeksizin, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK"nin 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.
    Gereği görüşülüp düşünüldü:

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    İncelenen dosyada; sanık hakkında kasten basit yaralama suçundan cezalandırılması talebiyle Afyonkarahisar Cumhuriyet Başsavcılığının 23.09.2013 tarihli iddianamesi ile kamu davası açılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama neticesinde hükmün açıklanması suretiyle sanığın TCK’nin 86/2, 86/3-e, 29 ve 62. maddeleri gereğince 2.240,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
    14.07.2021 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 5271 sayılı CMK’nin 251. maddesinin 1. fıkrasına 7331 sayılı Kanun ile “175"inci maddenin ikinci fıkrası uyarınca duruşma günü belirlendikten sonra basit yargılama usulü uygulanmaz.” şeklindeki cümle eklenmiştir.
    Böylece, incelenen dosyada 5271 sayılı CMK’nin 251. maddesine göre basit yargılama usulüne tabi olan kasten basit yaralama suçundan mahkemece duruşma
    günü belirlenerek yapılan yargılama sonucunda sanık hakkında kesin nitelikte adli para cezası verilmiş olması nedeniyle bu aşamada artık basit yargılama usulünün uygulanma imkanı kalmadığından kanun yararına bozma talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
    Açıklanan bu nedenlerle, Adalet Bakanlığının kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünce yerinde görülmeyerek kanun yararına bozma talebinin REDDİNE, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 20.12.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.





























    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi