Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/7634
Karar No: 2013/11550
Karar Tarihi: 03.07.2013

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/7634 Esas 2013/11550 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2013/7634 E.  ,  2013/11550 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen menfi tespit-yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
    Davacı vekili dilekçesinde; tarafların 15.07.1997 tarihinde kesinleşen... 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 1997/310-463 E.K. sayılı ilamı ile boşandıklarını, ilam gereğince taraflar arasında yapılan protokolün onandığını ve davalı lehine Eylül 1997"den başlamak üzere aylık 1400...arının ödeme günündeki satış kuru karşılığı TL yoksulluk nafakası hükmedildiğini, nafakanın davacının ekonomik durumundaki değişikliklere göre yeniden gözden geçirilmesine, davalının yeniden evlenmesi veya nafakaya ihtiyaç göstermeyecek şekilde ekonomik durumunun düzelmesine kadar devamına karar verildiğini, müvekkilinin uzun süre 1.400... doları nafaka ödemesini yaptığını ancak 4-5 yıl önce dolar kurundaki artış ve ekonomik koşulların dikkate alınması ile tarafların sözlü olarak anlaşarak nafakayı 1.000 TL olarak uyarladıklarını,bunun üzerine 01.01.2006 tarihinden itibaren aylık 1.000 TL yoksulluk nafakasının banka aracılığı ile ödendiğini, davalının 05.09.2006 tarihli noter kanalı ile gönderdiği ihtarname ile nafaka ödemelerinde 3 aylık aksama olduğunu belirterek aylık 1.400... doları ödenmesini talep ettiğini, yapılan araştırmada bankadan kaynaklanan bir nedenle son üç ay davalıya ödeme yapılmadığının görülmesi üzerine, 2006 yılının 7,8,9 ve 10. aylarına ilişkin 4.000 TL nafaka borcunun ödendiğini, belirttikleri üzere nafakanın tarafların şifahi anlaşmaları gereğince 1.000 TL olduğunu, ayrıca davalının boşanma sonrasında ekonomik durumunun önemli ölçüde düzeldiğini ve nafakaya gereksiniminin bulunmadığını belirterek, aylık nafaka miktarının 1.000 TL olduğunun ve davacının nafaka borcu bulunmadığının tespiti ile dava tarihi itibariyle yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili dilekçesinde; davacının hiçbir zaman 1.400 dolar olarak nafaka ödemesi yapmadığını, nafakanın ödendiğinin ispat yükünün davacı tarafta olduğunu, taraflar arasında iddia edilen sözlü mutabakatın doğru olmadığını, davacının her seferinde aylık 1.400 dolar ödeyeceği vaadiyle ödemeler yaptığını ancak ödemelerin eksik ve gecikmeler ile yapıldığını, müvekkilinin yoksulluk halinin ortadan kalkmadığını, yoksulluk nafakasının kaldırılma şartlarının oluşmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece; davacının menfi tespit davasının kısmen kabulü ile dava tarihi itibariyle 4.017 ... karşılığı 5.834 TL borçlu olmadığının tespitine, yoksulluk nafakasının aylık 1.000 TL olarak belirlenmesi veya dava tarihinden itibaren kaldırılması talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden, tarafların 15.07.1997 tarihinde kesinleşen ... 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 1997/310-463 sayılı ilamı ile anlaşmalı olarak boşandıkları, ilam ile davalı lehine 01.09.1997 tarihinden itibaren aylık 1.400... dolarının ödeme günündeki karşılığı TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği, davalı tarafından davacı aleyhine 17.01.2007 tarihinde ... 2.İcra müdürlüğünün 2007/544 Esas sayılı takip dosyası ile 1997 Eylül-2006 Aralık yılları arasında eksik yada hiç ödenmeyen aylık 1.400 dolar yoksulluk nafakası bakiyesi olarak 110.166 dolar miktarı üzerinden icra takibi yapıldığı, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, dava tarihi itibariyle ödenmemiş nafaka borcunun 106.149 ...olduğunun belirtildiği görülmüştür.
    Davacı vekili 05.12.2011 tarihli dilekçesinde, davalıya, 1997 Eylül-1999 Aralık aylarını kapsayan 28 aylık dönem boyunca davacının herhangi bir nafaka ödemesi yapıp yapmadığının sorulması ile bu konuya ilişkin yemin teklif ettiklerini, 26.03.2012 tarihli dilekçesinde de yemin tekliflerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiş, 07.06.2012 tarihli celsede de yemin tekliflerini tekrar etmiş, mahkemece bu celsede yemin teklif talebi davalı tarafa iletilmeden resen reddedilmiştir.
    Menfi tespit davasında ispat yükü kural olarak davalı alacaklıya aittir. Davalı alacaklı, davacı borçludan, alacağının bulunduğunu ispat etmekle mükelleftir. Ancak, davacı borçlu aralarındaki hukuki ilişkiyi ve bundan kaynaklanan borcunun olduğunu kabul edip, bu borcun herhangi bir sebep ile son bulduğunu ileri sürüyor ise, ispat yükü davacı borçluya geçecektir.
    Somut olayda, alacağın miktarı yönünden tanık ile ispatı mümkün olmayıp, davacının da dilekçesinde “her tür delil” demek suretiyle “yemin” deliline dayandığı, yargılama aşamasında da yemin deliline dayandıklarını açık bir biçimde tekrarlamalarına karşın, mahkemece yemin teklif talebinin davalı tarafa iletilmeden ve bu konuda davalı tarafın beyanı alınmadan, herhangi bir gerekçe de sunulmayarak, resen reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun görülmemiştir. Bu nedenle, mahkemece, davacı tarafa iddiasını ispat için, davalı tarafa yemin teklif talebi iletilerek ve bu konuda beyanı alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.

    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 03.07.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi