Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/21898
Karar No: 2016/25811
Karar Tarihi: 24.11.2016

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/21898 Esas 2016/25811 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2016/21898 E.  ,  2016/25811 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    DAVA : Davacı, iradesi fesada uğratılarak istifa dilekçesi alındığını iş sözleşmesinin haklı sebep olmaksızın işverence feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile ücret, izin, fazla çalışma, yol ve yemek alacağı, aile ve çoçuk yardım alacağı, hafta ve genel tatil alacaklarını istemiştir. Davalı, davacının istifa ederek hizmet sözleşmesini sonlandırdığını, fazla mesai yapıldığında ve ulusal bayram ve genel tatillerde çalışıldığında ücretlerinin ödendiğini, yıllık izinlerin kullandırıldığını haftada bir gün tatil yapıldığını savunarak, haksız açılan davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacı bordro ve bankada gözüken ücretten daha fazla ücret aldığını ispatlayamadığından bu sebebe dayanan feshini haklı kabul etme olanağı bulunmadığını, fazla çalışma ve ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışma yaptığı ispatlanmışsa da tüm hizmet süresinde her ay değişen miktarlarda imzalı ücret bordrosu ile fazla çalışma ve fiilen çalıştığı ulusal bayram ve genel tatil günleri için fark yevmiyenin ödendiği, bordro ile uyumlu bu miktarların da bankaya yatırıldığı, davacının yazılı delil sunmadığını belirterek davacının haklı sebeple iş sözleşmesini feshettiğini ispatlayamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Karar, Dairemizin 28.01.2016 tarih 2016/18 esas 2016/247 karar sayılı ilamıyla, özetle, ".... 18.02.2013 tarihli dilekçenin istifa dilekçesi olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığı, dosya kapsamına göre taraflar arasında fazla mesai konusunda uyuşmazlık çıktığı ve davacı tanıklarından birinin beyanına göre davacının fazla mesai ücretlerinin ödenmediği için iş sözleşmesini feshettiği, her ne kadar imzalı bordrolarda fazla mesai tahakkuku bulunmakta ise de; davacı işçi ücretinin daha yüksek olduğunu, kayıtlara düşük geçirildiğini ileri sürdüğüne göre; gerçek ücretin tespiti ile tahakkuk ettirilen fazla mesai ücretlerinin tam olarak ödenip ödenmediğinin tespit edilmesi, bu sebeple davacının ücreti konusunda tanıklardan tekrar beyanları alınması, gerekirse emsal ücret araştırması daha kapsamlı yapılması, davacı tarafından yapılan feshin haklı sebebe dayanıp dayanmadığının oluşacak sonuca göre değerlendirilmesi " gerekçeleriyle bozulmuştur.
    Mahkemece, davacının 18.02.2013 tarihli dilekçesi istifa olarak değerlendirilmediği, davacının anılan dilekçeyi verdiği 18.02.2013 tarihinden, 31.03.2013 tarihine kadar yani birbuçuk ay kadar gibi bir süre iş yerinde çalıştığından anılan dilekçenin iş sözleşmesini sona erdiren nitelikte kabul edilmesinin mümkün olmadığını, dosya da ki tüm ücret bordrolarının imzalı olduğunu,ihtirazi kayıt olmadığı gibi imzalara itirazda olmadığını, davacının iki tanığının da davalı tanığı ile aynı şekilde ücretin tamamının bankaya yatırıldığını beyan ettiklerini, davacının kendi tanıklarının duruşmadaki beyanlarına bir itirazı olmadığını, bankaya yatan miktar ile bordrolardaki miktarın birbirinin aynı olduğunu, davacının iddia ettiği ücreti almadığını, imzalı bordlardaki ücreti aldığının bizzat kendi tanıklarının beyanları ile kanıtlanmış olduğunu,imzalı ücret bordrolarında her ay değişik 01-39 saat arasında fazla çalışma gösterilip, zamlı karşılığının da gösterildiği ve bankadan ödendiği, imzalı ücret bordralarında ödenen fazla mesai saati ve miktarının birbirinin aynı ve sabit olmadığını, aynı bordrolarda çalışılan genel tatil günleri için de usulüne uygun ödeme yapıldığı, mahkemece imzalı, imzası inkar edilmeyen, ihtirazi kayıt bulunmayan, sahteliği iddia edilmeyen, karşılığı bankadan ödenen bordrolara itibar edilmek durumunda olduğunu, davacının anlatılan nitelikteki bordrolarda yazılı miktarlardan daha fazla çalışma yaptığını, genel tatil günlerinde çalıştığını ancak eş değer yazılı bir delil ile kanıtlayabileceğini, dosyada ise anılan nitelikte yazılı herhangi bir yazılı delil mevcut olmadığı gerekçesiyle önceki kararda direnilmesine karar verilmiştir.
    Direnme kararı süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu"na 6352 sayılı Kanunu"nun 40. maddesiyle eklenen geçici 2. maddesi Uyarınca Dairemizin, direnme kararını öncelikle inceleme yetki ve görevi olduğu anlaşılmakla yapılan inceleme sonucunda, her ne kadar mahkeme kararı yazılı gerekçeyle Dairemizin 28.01.2016 tarihli kararıyla bozulmuş ise de, mahkemenin direnme gerekçesi yerinde görünmekle, Dairemizin 28.01.2016 tarih 2016/18 esas 2016/247 karar sayılı bozma ilamının ortadan kaldırarak; dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan kanuni ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu geçici 2. maddesi uyarınca ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 24.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi