21. Hukuk Dairesi 2019/4554 E. , 2020/2452 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
TÜRK MİLLETİ ADINA
Davacı, murisinin davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitiyle ölüm aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme bozma üzerine ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
Dava, davacının müteveffa sigortalı olan eşinin ...Demiryolları nezdinde geçen ve Kurum"a bildirilmeyen hizmetlerinin tespiti ile tahsis talebini takip eden aybaşı tarihi olan 01/09/2013 tarihinden itibaren ölüm aylığı almaya hak kazandığının tespiti istemlerine ilişkindir.
Mahkemece Dairemizin bozma ilamına karşı “uyma” kararı verilmek suretiyle yapılan yargılama neticesinde davanın kabulü ile “davacının müteveffa eşi ..."nin davalı ..."un alt işveren, davalı ..."nin asıl işveren olduğu ... sicil sayılı işyerinde 06/09/1969-30/12/1969, 26/11/1970-30/12/1970, 26/08/1971-30/12/1971 tarihleri arasında hizmet akdine tabii olarak sigorta primine esas kazancın alt sınırından çalıştığının tespitine,
Davacıya 05/08/2013 tahsis talep tarihini takip eden 01/09/2013 tarihinden itibaren ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine,” karar verilmiştir.
1- Davacının ölüm aylığı istemi yönünden yapılan incelemede;
SONUÇ : Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalılar vekillerinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA,
2- Davacının müteveffa sigortalı eşinin hizmetinin tespiti istemi yönünden yapılan incelemede;
a) Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı kanuni gerektirici nedenlere ve temyiz nedenlerine göre, davalı ... ve davalı Kurum vekillerinin tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
b) Davalı ... vekilinin temyizine gelince;
Davada sıfat, tarafın dava konusu maddi hukuk ilişkisinin süjesi olup olmaması ile ilgilidir. HMK"nın 115.maddesine göre; dava şartı olarak düzenlenen "dava ve taraf ehliyetinin" olup olmadığının Mahkemece kendiliğinden araştırılması ve dava şartı noksanlığının tespiti halinde davanın usulden reddine karar verilmesi gerekir.Bununla birlikte dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için davacıya kesin süre verilmeli, bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmelidir. Dava şartı noksanlığı, mahkemece, davanın esasına girilmesinden önce fark edilmemiş, taraflarca ileri sürülmemiş ve fakat hüküm anında bu noksanlık giderilmişse, başlangıçtaki dava şartı noksanlığından ötürü, dava usulden reddedilemez.Husumet doğru hasıma yönlendirildiği ve bu hasmın da "dava ve taraf ehliyetine" sahip olduğu hallerde, hasmın temsilcisinde hata yapılması "temsilde hata" olup davanın "dava ve taraf ehliyeti" noksanlığı nedeniyle reddi yerine davanın gerçek temsilciye yöneltilmesi gerektiği Yargıtay"ın oturmuş ve yerleşmiş görüşlerindendir.Öte yandan, 506 sayılı Kanunun 87. maddesinde “Sigortalılar üçüncü bir kişinin aracılığı ile işe girmiş ve bununla sözleşme yapmış olsalar bile, bu kanunun iş verene yüklediği ödevlerden dolayı, aracı olan üçüncü kişi ile birlikte asıl iş veren de sorumludur.” hükmü yer almaktadır.Üst işveren bu madde hükmüne göre sigortalının primlerinden sorumlu ise de üst işverene husumet yöneltilmesi doğru değildir.Somut olayda ; müteveffa sigortalıya ait işe giriş bildirgesinin davalı ..., ...-... ...İnşaatı ünvanlı işyerince düzenlenerek Kurum"a verildiği ve bu işyerince Kurum"a müteveffa sigortalı adına hizmet bildirimlerinde bulunduğu anlaşılmakla yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulduğunda; davalı ... yönünden davanın sıfat (husumet) yokluğundan reddi gerekirken Mahkemece bu hususun kararda açıkça gösterilmemesi ve bu işyerinin de yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.O halde, davalı ... vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının yükletilmesine, 18/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.