20. Hukuk Dairesi 2014/6168 E. , 2014/7139 K.
"İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... ve ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında parsel sayılı 4056,66 m² yüzölçümündeki taşınmaz, çayırlık niteliği ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle belgesizden davalı adına tesbit edilmiştir.
Davacı Hazine, davalı yararına imar-ihya ve zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının oluşmadığı iddiasıyla dava açmıştır.
Mahkemece davanın kabulüne, çekişmeli parselin orman niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 04/04/2012 gün ve 2012/3884 sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "Raporu hükme dayanak alınan fen bilirkişinin raporunda dayanak tapu kaydının çekişmeli taşınmaza uymadığı belirtilmesine rağmen keşifte yerel bilirkişilerin belirtikleri sınır isimleri raporda işaretlenmediğinden raporu denetlenememektedir. Ayrıca, çekişmeli taşınmaza komşu 313 ada 122 parsel sayılı taşınmazın mahkemenin 2008/2193 sayılı dosyasında davalı olduğu ve davalının yine Eylül 1963 tarih 18 nolu aynı tapu kaydına dayandığı fen bilirkişi’ın aynı raporu verildiği görülmüştür. Her iki dosyada da belirtilen nedenlerle tapu uygulaması yetersiz olduğu gibi davalılar aynı tapu kaydına dayanıldığından iki dava arasında 6100 sayılı H.M.K’nun 166. maddesi gereğince bağlantı bulunduğu halde dosyaların birleştirilmesi de doğru olmamıştır. Bu nedenle davalılar tarafından aynı tapu kaydına dayanılan ve birbirlerine komşu 313 ada 122 ve 313 ada 114 parsele yönelik davalar birleştirilmeli; dayanak tapu kaydı tüm geldi ve gitti kayıtları ile birlikte getirtilerek, kadastro sırasında revizyon görüp görmediği araştırılmalı, revizyon görmüş ise revizyon gördüğü kadastro parsellerine ait kadastro tespit tutanakları getirtilmeli ve bu tapu kaydına dayanılan ve çekişmeli taşınmazlara komşu olan taşınmazlara ilişkin açılmış bulunan başkaca dava bulunup bulunmadığı araştırılarak varsa bu dava dosyaları tespit edilmeli ve sonra önceki bilirkişiler dışında seçilecek bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve dayanak tapu kaydı mahalli bilirkişi eliyle mahallinde uygulanmalı, komşu parsel tutanakları ve dayanakları ile sınır denetimi yapılmalı, dayanılan tapu kaydının mahalline uyup uymadığı tespit edilerek tapu kaydı mahalline uyuyor ise tapu kaydının kapsadığı taşınmazları gösterir fennî bilirkişi tarafından düzenlenecek keşfi izlemeye ve denetime elverişli krokili rapor alınmalı, taşınmazın dosyada bulunan orman bilirkişi raporu ve rapora ekli memleket haritası ve hava fotoğraflarındaki konumu dikkate alınarak tapu kaydının 4785 ve 5658 sayılı Kanun kapsamında hukukî değerini yitirip yitirmediği araştırılmalı ve oluşacak sonuca göre karar verilmelidir." gereğine değinilmiştir.
Mahkemece bozma kararına uyulmuştur.
Mahkemenin 2008/2193 esas sayılı dosyasında davacı Hazine aynı iddiayla 313 ada 122 parselin Hazine adına tesciline karar verilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne ve çekişmeli taşınmazın orman niteliğiyle Hazine adına tesciline ilişkin karar davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 04/04/2012 gün ve 2012/624-5119 sayılı kararıyla 313 ada 114 parselin bozma ilâmında belirtilen sebeplerle bozulmuş, mahkemece bozma kararına uyulmuştur.
Mahkemece 313 ada 114 ve 122 parsele yönelik davalara birleştirildikten sonra davanın ve birleşen davanın kabulüne çekişmeli taşınmazların kadastro tespitlerinin iptaliyle orman niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsel orman alanı dışında bırakılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğu, dayanak tapu kaydının çekişmeli taşınmazlara uymadığı anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi gereğince davalılardan onama harcı alınmasına yer olmadığına ve yatırdıkları temyiz harcının istek halinde iadesine 08/09/2014 gününde oy birliği ile karar verildi.