2. Hukuk Dairesi 2020/658 E. , 2020/1960 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı kadın tarafından; Türk Medeni Kanunu"nun 162. maddesine dayalı boşanma davası hakkında hüküm kurulmaması, erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi ve reddedilen manevi tazminat talebi yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kadının Türk Medeni Kanunu"nun 166/1 maddesine dayalı boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi ve reddedilen manevi tazminat talebi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı erkeğin tüm, davacı-karşı davalı kadının ise aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2-Mahkemece boşanmaya sebebiyet veren olaylarda taraflar eşit kusurlu kabul edilerek her iki davanın da kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiş ise de yapılan yargılama ve toplanan delillerden, erkeğin fiziksel şiddetinin sürekli olduğu ve sadakatsiz davranan erkeğe yönelik kıskanç davranışlarda bulunan kadına bu vakıanın kusur olarak yüklenemeyeceği anlaşılmaktadır. Bu durumda boşanmaya sebebiyet veren olaylarda, davacı eşine hakaret ve onu tehdit eden, sürekli fiziksel şiddet uygulayan ve sadakatsiz davranan erkeğin, eşine karşı saldırgan tavırlarda bulunan, eşine ve eşinin annesine hakaret eden, eşinin önceki evliliğinden olan çocuğunu istemeyip onunla dalga geçen kadına nazaran daha ağır kusurlu olduğunun kabulü gerekirken, hatalı kusur belirlemesi sonucu tarafların eşit kusurlu olduğunun kabulü doğru olmamış, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
3-Yukarıda 2. bentte açıklandığı üzere boşanmaya sebebiyet veren olaylarda davalı -karşı davacı erkek, davacı -karşı davalı kadına nazaran daha ağır kusurludur. Erkeğin gerçekleşen bu kusurlu davranışları aynı zamanda kadının kişilik haklarına saldırı teşkil edecek niteliktedir. Öyleyse, kadın yararına Türk Medeni Kanunu"nun 174/2. maddesi koşulları oluşmuş olup, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, fiilin ağırlığı ve hakkaniyet kuralları gözetilerek davacı-karşı davalı kadın yararına uygun miktarda manevi tazminata (TMK m. 174/2) hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde reddi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen bölge adliye mahkemesi kararının yukarıda (2.) ve (3.) bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden Uğur"a yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna 218.50 TL temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran Ayşe"ye geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi.09.03.2020 (Pzt.)