9. Hukuk Dairesi 2016/13681 E. , 2020/2479 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin 2008 yılı şubat ayından 2013 yılı Ekim ayına kadar denetmen olarak çalıştığını, çalıştığı süre boyunca davacının sigorta primlerinin ödenmediğini, müvekkilin en son 1.800,00 TL net ücret aldığını, sabah 06.00"da işe başladığını ve mesainin işlerin yoğunluğu nedeniyle kimi günler 19.00 kimi günlerde 20.00"ye kadar devam ettiğini, davacının çalıştığı süre boyunca fazla çalışma ücretlerinin ödenmediğini ve yıllık izinlerinin kullandırılmadığını, bayramlarda ve resmi tatillerde çalıştırılmasına rağmen bunların ücretlerinin ödenmediğini, müvekkilinin haksız bir şekilde işten çıkarıldığını ileri sürerek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücretinin davalıdan tahsilini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davalı şirketin ... yakasından çalışan özel halk otobüsü taşımacısı 308 esnaf tarafından 11 Eylül 1992 tarihinde kurulan bir tüzel kişilik olduğunu, şirketin ortaklarının İstanbul Büyükşehir Belediyesi adına toplu taşımacılık hizmeti sunan ruhsat sahiplerinin oluşturduğunu, müvekkilinin yaklaşık olarak 450 adet özel halk otobüsünün temsilciliğini yaptığını, tüm halk otobüslerinin çalışma esaslarını ...""nin belirlediğini, müvekkilinin denetleme ve yaptırım gücünün olmadığını, davacının müvekkili şirket ile ne fiili ne de organik hiçbir bağı olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti
Mahkemece, "...davacının çalıştığını iddia ettiği duraklarda, dava dışı üçüncü kişiler tarafından işletilen halk otobüslerinin çalıştığı durak ve hatlarda sefer ve hareket planının ... tarafından yapıldığı, uygulama ve denetimin ... işletme personeli tarafından yürütüldüğü, davacının halk otobüsü duraklarında otobüs şoförlerinden günlük verilen bir para karşılığı çalışmasını sürdürdüğü, çalışması sırasında davalı şirkete bağlı olarak ve bu şirketin emir ve talimatı altında çalıştığına dair herhangi bir belge bulunmadığı, davacının çalıştığı tüm dönem boyunca davalıya bağlı iş yerine çalıştığına dair hiçbir sigorta kaydı, ücret bordrosu, makbuz , izin belgesi, doktor raporu, tutanak ve de yazılı belge sunamadığı, bu çerçevede hizmet akdinin temel unsurlarından bağımlılık ilişkisinin mevcut çalışma şeklinde söz konusu olmadığı yine hizmet sözleşmesi bağlamına bu sözleşmenin temel unsurlarından ücret unsurun 4857 sayılı İş yasasının aradığı anlamda gerçekleşmediği, sonuç olarak davacının çalışmasının hizmet akdine değil kendine özgü fiili durumuna dayalı bir çalışma olduğu ve bu nedenle, sigortalı sayılacak şekilde çalışma ve hizmet sözleşmesinden kaynaklanan işçilik alacaklarının varlığı davacı tarafça ispatlanamadığı" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
Taraflar arasında iş ilişkisi bulunup bulunmadığı hususunda uyuşmazlık vardır.
Davacının özel halk otobüs duraklarında durak denetim görevlisi olarak çalıştığı sabit olup Mahkemece yukarıda yazılı gerekçe ile taraflar arasında iş ilişkisinin bulunmadığı kabul edilmiştir.
Dinlenen davacı tanıkları, davacının arabaların sevk ve idaresini yaptığını ve kendi grubunun araçlarını yönlendirdiğini dile getirmişlerdir.
Davalı şirketin şirket ortağı olan araçların toplu taşımacılık işleri ile ilgili usul ve esasları düzenlemek ve ... Genel Müdürlüğü ile şirket ortakları arasında adeta bir aracı kurum işlevi görmek amacı ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi hudutları dahilinde özel halk otobüsleri ile toplu taşımacılık ulaşımı ve taşımacılığı alanında faaliyet göstermek üzere kurulduğu ve üyelerinin de özel halk otobüsü taşımacılarından oluştuğu anlaşılmış olup özel halk otobüsü işletenlerin bu davalıdan ayrı düşünülmesi doğru olmayacağından dosyadaki delillere göre taraflar arasında iş ilişkisi bulunduğunun kabulü gerekirken Mahkemece uyuşmazlığın esasının incelenmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 18/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.