23. Hukuk Dairesi 2019/932 E. , 2019/985 K.
"İçtihat Metni"...
Taraflar arasındaki iflasın ertelenmesinin 1 yıl uzatılması davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın usulden reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde müdahil ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili şirket hakkında .....Mahkemesinden verilen 03.12.2014 tarih ve 2014/986 Esas, 2014/537 Karar sayılı ilamı ile iflasının 1 yıl süre ile ertelenmesine karar verildiğini, verilen kararın Yargıtay incelemesinde olduğunu, bu karardan sonra . . 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/1140 Esas sayılı dosyası ile uzatma talebinde bulunulduğunu, bu davanın halen derdest olduğunu, geçen süre zarfında koşulları devam ettiğinden iflasın 1 yıl süre ile ertelenmesi kararının 2. kez uzatılması talebinde bulunulması zorunluluğunun doğduğunu ileri sürerek davacı şirketin iflasının 1 yıl süre ile ertelenmesi kararının 2. kez uzatılmasını talep ve dava etmiştir.
Müdahil vekilleri, davanın reddini istemişlerdir.
Mahkemece, iddia ve tüm dosya kapsamına göre, 669 ve 673 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname Hükümleri ve ülkemizde olağanüstü halin halen devam ediyor olması gözetildiğinde olağanüstü hal süresi içinde açılan iş bu uzatma davasının yeni dönem için iflas erteleme talebini içerdiği, dolayısıyla yeni bir dava olduğu kabul edilerek davacı şirketin iflas ertelemesinin 1 sene uzatılması talebinin 669 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname"nin 4. maddesi gereği 673 sayılı Kanun Hükmün Kararname"nin 10. maddesi gereğince davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Kararı, müdahil ... vekili temyiz etmiştir.
Davacı taraf 20.07.2016 tarihinden önce 03.12.2014 tarihinde verilen şirketin iflasının ertelenmesi kararının, 1 yıl süreyle uzatılması talebinde bulunmuş, mahkemece 669 Sayılı KHK"nın 4. maddesi ile 673 Sayılı KHK"nın 10/2. maddesi uyarınca iflas erteleme ve tedbir kararları verilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İflas erteleme kurumu, bilançosu borca batık sermaye şirketleri ve kooperatifleri, borca batıklıktan kurtulma ümidinin olması halinde kanun koyucu tarafından tanınmış bir haktır. Ekonominin dinamiği olan bu kurumların yüklendikleri görev sadece bu şirketlerin kendileriyle değil toplumla da ilgilidir. Yapılan işlerin kendileriyle ilişkili bir çok şirket, kurum, işçi, vb. çevreleri ilgilendirmesi nedeniyle bu durumdaki şirket ve kooperatiflere imkan tanınması halinde borca batıklıktan kurtulabilecek iseler, iflaslarının kanunda tanınan haklar çerçevesinde ertelenmesine karar verilmelidir. Mahkemelerce verilen iflas erteleme kararları yargı yolundan geçmeden veya geçerek kesinleşmiş veya kesinleşme aşamasında erteleme sürelerinin dolması nedeniyle yapılan uzatma talepleri yeni bir dava değil, Kanun"da çerçevesi çizilen iflas erteleme kurumu içerisinde bir taleptir. Bu nedenle iflas erteleme kararının uzatılması talebini yeni bir talep gibi görerek olağanüstü hal ilanından sonra .../...
S.2
çıkartılan 669 ve 673 Sayılı KHK"nın kapsamında reddine karar verilmesi ne iflas erteleme kurumunun ruhuna, ne de KHK"nın amacına uygun düşmemektedir.
İflas erteleme talebinin 20.07.2016 tarihinden önce yapılmış olması halinde talepte bulunan şirketin veya kooperatifin borca batık olması, iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı görülmesi, kayyım tarafından üç aylık dönemlerde ibraz edilen raporlara göre şirketin durumunun iyiye giderek iflas halinden kurtulmasının mümkün bulunması izleniyor ise bu durumda iflas erteleme kararı da verilemeyeceği için dosyanın olağanüstü halin kalkmasına veya İİK"nın 179/b-4"te belirlenen sürenin dolmasına kadar elde bekletilmesi, bu süreler sonunda mevcut duruma göre karar verilmesi ancak iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı görülmemesi, bekleme süresinde alınan kayyım raporlarına göre şirketin iflas halinden kurtulmasının mümkün bulunmaması ve nihayet İİK"nın 179/b-4 maddesinde belirlenen sürenin dolması halinde ise şirketin veya kooperatifin İİK"nın 179/b-5 maddesi uyarınca iflasına karar verilmesi gerekmektedir.
Somut olaya gelince iflas erteleme talebinin 31.01.2014 tarihinden önce yapıldığı aynı şirketle ilgili iflas erteleme talebinin 03.12.2014 tarihinde 1 yıl süre ile kabul edildiği, iflas erteleme kararında belirtildiği üzere kayyımların davacı şirketin faaliyetleri ve davacının durumu hakkında mahkemeye rapor vermeye devam ettiği, davacı şirketin borca batıklığının devam ettiği ve iyileştirme projesi kapsamında borçtan kurtulmalarının mümkün olduğundan bahisle ertelemenin bir yıl süreyle uzatılmasını talep ettiği dosya kapsamından anlaşılmıştır. Mahkemece yapılması gereken, yukarıda yazılı ilkeler ışığında 673 Sayılı KHK"nın 10. maddesinin 2/c fıkrasında yazılı şekilde gerekli araştırma yapılarak, davacı şirketin el konulan şirketlerden olmaması halinde iyileştirme projesi bilirkişi ve kayyım raporları göz önünde bulundurularak halihazır durumda iflastan kurtulması mümkün ise iflas kararı verilmeyerek şirketin olağanüstü hal süresince ve en nihayet İİK"nın 179/b-4 maddesinde belirlenen süreler de nazara alınarak izlenmesi, bu süre içerisinde durumunun kötüye gitmesi veya sürenin dolmasına rağmen borca batıklık halinin devam etmesi halinde İİK"nın 179/b-5 maddesi uyarınca iflas kararı verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile bilançosu borca batık olan şirketin iflas erteleme talebinin reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle müdahil ... vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın müdahil ... yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 13.03.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.