3. Hukuk Dairesi 2017/5026 E. , 2017/14400 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki temerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesi ve alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, tahliye talebi yönünden davanın kabulüne, alacak talebi yönünden ise davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içerisinde bir kısım davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı ile davalı ... ve bir kısım davalıların murisi ... arasında 15.08.1981 başlangıç tarihli bir yıl süreli kira sözleşmesi bulunduğunu, ... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2011/227 Esas sayılı dosyasında 15.08.2008 tarihinden itibaren kira bedelinin yıllık 24.000.-TL olarak tespitine karar verildiği, 15.08.2008- 14.08.2012 tarihleri arasında sadece 45.009.-TL kira bedeli ödendiğini, 05.04.2013 tarihli ihtarname ile bakiye kısmın ödenmesi aksi halde temerrüt nedeni ile kiralananın tahliyesi davası açılacağının ihtar edilmesine rağmen 16.900.-TL kısmi ödemenin davalılardan sadece ... tarafından yapıldığı, bu nedenle davalı ... ile diğer kiracı ... mirasçıları davalıların temerrüt nedeni ile kiralanandan tahliyelerine, bakiye 42.789.85.-TL kira bedeli alacağının 09.04.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
... mirasçıları olan bir kısım davalılar, ihtarnamenin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini, diğer davalı ..."in amcaları olduğunu ve aralarında husumet bulunduğunu, kiralananın davalı ile paylaşılarak kullanıldığını ve kendi kullanım alanlarının mahkeme kararı ile belirlendiğini, kendi paylarına düşen kira bedelinin ödendiğini, davalı ..."in ise kendi payına düşen kira bedelini kasıtlı olarak ödemediğini, bu nedenlerle davanın reddini talep etmişlerdir.
Mahkemece, davalılar arasındaki fiili kullanıma ilişkin anlaşma ve fiili kullanımın, aynı sözleşmeye dayanarak birlikte kiracı olan davalıların kiralayan davacı vakfa karşı olan
kira bedelini zamanında ve eksiksiz ödeme yükümlülüğünü etkilemeyeceğinden , yasal koşulları oluştuğu anlaşılan temerrüt nedeni ile kiralalanın tahliyesi talebinin kabulüne, kira alacağı talebinin ise kısmen kabulü ile 40.748.19.-TL birikmiş kira alacağının 09.04.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş, hüküm bir kısım davalılar tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere özellikle delillerin takdirinde isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Bir kısım davalıların kira alacağı talebine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Davacının dayandığı 15.08.1981 başlangıç tarihli bir yıl süreli kira sözleşmesinde kira bedeli artış şartı bulunmamaktadır. ... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2011/227 Esas- 2012/92 Karar sayılı ilamı ile kira bedelinin 15.08.2008 tarihinden itibaren yıllık 24.000.-TL olarak tespitine karar verilmiş, hüküm 11.07.2012 tarihinde kesinleşmiştir. Davacının talep ettiği kira alacağı, Mahkemece tespit edilen kira alacağına, tespitine karar verilen dönemden itibaren ÜFE oranında artış yapılmak suretiyle hesapladığı, mahkemenin hükmüne esas aldığı 06.05.2014 tarihli bilirkişi raporunda da yıllık kira bedeline üfe oranında artış uygulanarak kira bedeli alacağının hesaplandığı anlaşılmaktadır. Sözleşmede artış şartı olmadığından davacı tarafından talep edilen dönemlere ilişkin kira bedelinin yıllık 24.000.-TL "den hesaplanması gerekirken yıllık kira bedeline üfe oranında artış uygulanarak fazla miktarda kira alacağına hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalıların sair temyiz itirazlarının reddi ile tahliyeye ilişkin hükmün ONANMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davalılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.