Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/6405
Karar No: 2014/7640

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/6405 Esas 2014/7640 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2014/6405 E.  ,  2014/7640 K.

    "İçtihat Metni"

    ....
    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Kadastro sırasında,.... 110 ada 108, 106 ada 185 parsel sayılı sırasıyla 1043,39 m², 15556,51 m² yüzölçümündeki taşınmazlar, belgesizden maliki tespit edilemediğinden tarla niteliğiyle; 101 ada 64, 69 ve 124 parsel sayılı sırasıyla 5100,00 m², 11225,31 m² ve 45271,30m² yüzölçümündeki taşınmazlar, belgesizden ham toprak niteliğiyle Hazine adına tespit edilmişlerdir.
    Davacılar, 101 ada 5 parselin 20 dönüm olduğu halde 6.082,71 m2 yüzölçümüyle kendilerine ve 13.918 m2 yüzölçümüyle 101 ada 124 parsel olarak Hazine adına yazıldığı, diğer dava konusu taşınmazların da murislerinden kalan yerler olduğu iddiasıyla, vergi kaydı ve kazandırıcı zamanaşımına dayanarak dava açmışlardır.
    Mahkemece davanın kısmen kabulüne ve dava konusu 106 ada 185, 110 ada 108, 101 ada 64, 69 ve 124 parsel sayılı taşınmazların kadastro tutanaklarının iptali ile....mirasçıları adına tapuya tesciline, 101 ada 5 parsele yönelik davanın reddine, tesbit gibi tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmekle Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 19/10/2010 gün, 2010/12642 - 15430 sayılı kararı ile bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma kararında özetle: "Mahkemece, dava konusu 110 ada 108 nolu taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu ve tüm taşınmazlar yönünden davacılar yararına zilyetlikle iktisap koşullarının gerçekleştiği, 101 ada 5 sayılı parselin kendi adlarına kayıtlı olduğu, sehven dava açıldığı belirtilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de mahkemenin hükmü yerinde değildir. Şöyle ki; mahkemece, çekişmeli taşınmazlara komşu olan parsel tutanakları, varsa dayanak tapu veya vergi kayıtları getirtilerek taşınmazlar yönünü ne okuduğu denetlenmemiş, keşifte dinlenilen yerel bilirkişi ve tanıklar taşınmazların çevresinde dere, bayır, mera olduğunu açıkladıkları halde tüm taşınmazlar yönünden usûlüne uygun orman araştırması yapılmamış, yine dere olması nedeniyle jeolog bilirkişiden rapor alınmamış, raporu hükme esas alınan orman bilirkişi sadece 110 ada 108 sayılı parsel yönünden rapor sunmuş, raporuna eski tarihli memleket haritası ile hava fotoğrafını eklememiş, ayrıca orman bilirkişi bölgede 3116 sayılı Kanuna göre yapılan orman tahdidi bulunduğunu bildirdiği halde tahdit olup olmadığı sorularak yapılmışsa tahdit belgeleri getirtilmemiş, ziraatçı bilirkişi taşınmazların eğimi hakkında açıklama yapmamış, yerel bilirkişiler dava konusu taşınmazın öncesinin mera olduğunu beyan ettiklerinden komşu köyden bilirkişiler dinlenmemiş, 1992’den beri kullanılmadığı açıklamaları bulunduğundan terkin iradî olup olmadığı tartışılmamış, davacılar zilyetlik iddiasıyla tesbite itiraz ettiği halde tüm taşınmazlar yönünden zilyetlik tanıkları ve tutanak bilirkişileri taşınmazlar başında dinlenerek zilyetliğin ne zaman başladığı, kaç yıl, ne şekilde devam ettiği sorulup, kesin tarih ve olgulara dayalı, açık yanıtlar alınıp; tesbit tarihine kadar davacılar yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşup oluşmadığı ve 3402 sayılı Kanunun 14. maddesi uyarınca, davacılar ile murisleri yönünden tapu ve ilgili kadastro müdürlükleri ile mahkeme yazı işleri müdürlüğünden araştırma yapılıp, aynı Kanunun 3/7/2005 tarihli 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ile değiştirilen 14/2.
    - 2 -
    2014/6405 - 7640

    maddesi gereğince sulu ve susuz olarak kazanılmış toprak miktarı belirlenmemiş, eski ve yeni hava fotoğrafları ile bu fotoğraflardan elde edilmiş memleket haritaları ile topoğrafik fotogrametri yöntemiyle düzenlenmiş kadastro paftası örneği getirtilerek uygulanıp taşınmazların niteliği ile konumu ve tasarruf edilen yerlerden olup olmadığı saptanmamıştır. Eksik araştırma ve incelemeye, yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulamaz." denilmiştir.
    Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra, 110 ada 108 parsel sayılı taşınmaza ilişkin davanın feragat nedeniyle reddi ile taşınmazın tespit gibi Maliye Hazinesi adına tapuya kayıt ve tesciline, 101 ada 5 parsel sayılı taşınmaza ilişkin davanın reddine, dava konusu taşınmazın tesbit gibi tapuya kayıt ve tesciline, 106 ada 185, 101 ada 124, 69 ve 64 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin davanın kabulü ile kadastro tespit tutanaklarının iptaline ve ... 13/09/1991 tarih ve 1991/168 E. - 1991/159 K. sayılı verâset ilâmındaki payları oranında muris ... mirasçıları adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından bozma gerekleri yerine getirilmeden karar verildiği gerekçesi ile temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre, dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede, 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre 1947 yılında yapılan orman tahdidi, 3402 sayılı Kanun uygulamalarına esas olmak üzere yapılıp 21/01/1994 - 21/02/1994 tarihleri arasında ilân edilen aplikasyon ve 2/B madde çalışmaları ile aynı tarihlerde ilân edilen arazi kadastrosu vardır.
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından orman kadastrosu, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazların orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen kişiler yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek 110 ada 108 sayılı parsel yönünden davanın feragat nedeniyle reddine, 106 ada 185, 101 ada 64, 69 ve 124 sayılı parsellere ilişkin ise davanının kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; 101 ada 5 parsel sayılı taşınmaz, dava konusu olmamasına rağmen, hakkında ret kararı verilmesi, tescil hükmü kurulan taşınmazlara ilişkin vasıf belirtilmemesi, taşınmazların kadastro tutanaklarının iptaline karar verilmiş olması ve 106 ada 185 parselin yazımında "ada" kelimesinin yazılmamış olması, doğru görülmemiş ise de bu hususlar hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple, hükmün ikinci fıkrasının hükümden çıkartılarak yerine "2- .... ada 5 parselin dava konusu olmadığı anlaşıldığından, kadastro tespit tutanağının olağan yollardan kesinleştirilmek üzere kadastro müdürlüğüne gönderilmesine" cümlesinin ve hükmün üçüncü fıkrasının hükümden çıkartılarak yerine "3- ...106 ada 185, 101 ada 64, 69 ve 124 parsellere yönelik davanın kabulü ile taşınmazların kadastro tesbitlerinin iptaline, tarla vasfı ile ... Mahkemesi"nin 1991/168 E. - 1991/159 K. sayılı veraset ilamındaki paylar oranında... mirasçıları adına tapuya kayıt ve tesciline" ibaresinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla H.U.MK.’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA 15/09/2014 günü oy birliği ile karar verildi.
    ...



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi