Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/1346
Karar No: 2017/14502
Karar Tarihi: 24.10.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/1346 Esas 2017/14502 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2017/1346 E.  ,  2017/14502 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki istirdat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, duruşmalı olarak incelenmesi davalı tarafından istenilmekle; daha önceden belirlenen, 24.10.2017 tarihli duruşma günü için yapılan tebligat üzerine; temyiz eden davalı adına gelen olmadı. Karşı taraf davacı vekili Av.... geldi. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunan vekilin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00"e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı, taraflar arasında 30/07/2010 başlangıç tarihli 10 yıl süreli kira sözleşmesi imzalandığını, taşınmaz maliki olan T.Halk Bankası A.Ş.’nin bu kira sözleşmesine 24/08/2010 tarihinde muvafakat verdiğini, davacının taşınmazda 16/10/2010 tarihinden 20/12/2012 tarihine kadar fiilen süpermarket işlettiğini, taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklar nedeniyle davacının 20/12/2012 tarihi itibarı ile mağaza satışlarını durdurduğunu ve bir hafta içinde de mecuru boşalttığını, davalının ... 16. icra müdürlüğünün 2012/18661 esas sayılı dosyasından tahliye için mecura geldiğini, taşınmazın anahtarının 07/01/2013 tarihinde davalıya teslim edildiğini, bu tarihten sonra taşınmazın davalının ve malikinin tasarrufuna geçtiğini, davalının daha sonra taşınmazın eski haline getirilmesi ve oluşan zararın tazmini için tespit yaptırarak bilirkişi raporu aldığını, bilirkişiler tarafından 94.562,00 TL bedelli hasar tespit edildiğini belirterek hasar bedelinin tahsili için ... 8. İcra Müdürlüğü"nün 2013/5801 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, takibe süresinde itiraz edilmediğinden kesinleştiğini, davacı şirketin icra baskısı altında icra dosyası borcunun tamamını, 111.468,00 TL olarak yatırdığını, tahsil harcı olarak da 4.600,00 TL ödediğini, davalının bu alacağı davacıdan tahsil etme hak ve yetkisinin olmadığını, davalının aktif husumet ehliyeti bulunmadığını, davalının taşınmazın maliki olmadığını, taşınmazın malikinin T. Halk Bankası AŞ. olduğunu, davalının taşınmazı 07/01/2013 de teslim aldığını,
    davacıya TBK 335.maddesi kapsamında eksiklik ve ayıp iddiasını içeren hiçbir yazı göndermediğini, 06/03/2013 de tespit talebinde bulunduğunu, davalının hemen yazılı olarak bildirmek zorunluluğunu yerine getirmediğini, belirterek davacı şirketten icra baskısı altında tahsil edilen 116.017,00 TL"nin ödeme tarihi olan 19/08/2013 tarihinden itibaren işlemiş avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini ve davalının %20 oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davalının yaşadığı ekonomik sıkıntılardan dolayı kullanmış olduğu kredi borcunu ödeyememesi sebebi ile Halkbankası A.Ş. Antalya şubesi ile borcun yapılandırılması sözleşmesi yapıldığını, bu çerçevede taşınmazın mülkiyetinin Halkbankası A.Ş.’ne devredildiği ancak davalıya taşınmazı 3.kişilere kiraya verme hakkı da dahil olmak üzere her türlü tasarruf hak ve yetkisinin verildiğini, davacının kendi hatası ile akdin feshine ve mecurdan tahliyesine sebep olduğunu, davacının mecura verdiği zararı gidermeden ve dekorları sökmeden mecuru terk edip gitme hakkı olmadığını, mecurun 4000 m2 büyüklüğünde 4 katlı müstakil bina olduğunu, davalının davacıya sebep olduğu zararları ve eksiklikleri gidermesi için müteaddit kereler şifahi görüşüp süre verdiğini, davacının kendi hatası ile akdin feshine ve mecurdan tahliyesine sebep olduğunu, mecura verdiği zararı gidermediğini, davacının mecuru kullanıma elverişli ve bakımlı şekilde teslim aldığını ancak döküntü şekilde bırakıp gittiğini, belirterek davanın reddine ve davacının %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulüne, 116.017,00 TL alacağın 19/08/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, asıl alacağın %20"si oranında kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Taraflar arasında 30/07/2010 başlangıç tarihli, 10 yıl süreli kira sözleşmesi düzenlendiği hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmenin imzalandığı tarihte taşınmazın maliki T. Halk Bankası AŞ. olup davalı, kiralayan sıfatıyla sözleşmeyi imzalamıştır. Davalı kirayaveren tarafından ... 6. Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2013/18 D.iş sayılı tespit dosyasında 06/03/2013 tarihinde yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporlarında 94.562,00 TL hasar tespit edimiş, bu hasar bedelinin tahsili için davalı tarafından takip başlatılmış, kesinleşen icra takibi nedeniyle davacı kiracı tarafından hasar bedeli icra dosyasına ödenmiştir. Mahkemece, davalının mecura verilen zarara ilişkin olarak kira ilişkisi bittikten sonra açılan tazminat davasında taraf sıfatı bulunmadığından davanın kabulüne karar verilmişse de davalı kirayaveren sıfatıyla hor kullanma ve eski hale getirme bedelini talep edebilir.
    6098 sayılı T.B.K.nun 316. (B.K.nun 256) maddesi hükmü uyarınca kiracı kiralananı tam bir özenle kullanmak ve aynı kanunun 334. (B.K.nun 266) maddesi gereğince sözleşme sonunda aldığı hali ile kiralayana teslim etmekle yükümlüdür. Ancak kiracı sözleşmeye uygun olağan kullanma dolayısıyla oluşan eskime ve bozulmalardan sorumlu olmayıp münhasıran kötü kullanım nedeniyle oluşan zarar ve hasardan sorumludur. Davacı kiracının kiralananı kullandığı süre ve kullanma amacı gözetildiğinde olağan kullanımdan kaynaklanan yıpranma ve eskimelerin olacağı kuşkusuzdur.
    Bu durumda mahkemece yerinde keşif yapılıp, konusunda uzman bilirkişilerden rapor aldırılarak kiralananda meydana geldiği ileri sürülen hasarların ve eski hale getirilmesi istenen hususların ayrıntılı olarak tespit edilmesi, bu hasarın normal ya da hor kullanım sonucu oluşup oluşmadığı belirlenerek sözleşme hükümleri de göz önüne alınmak suretiyle değerlendirilerek hor kullanım ve olağan kullanım nedeniyle oluşan zarar ve hasar ayrımı yapıldıktan sonra kullanım süresi ile orantılı olarak yıpranma payının hesap edilip alacaktan düşülmesi gerekir. Mahkemece gerçek zararın belirtilen şekilde tespit edilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi doğru değildir.
    Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi