Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/9196
Karar No: 2017/14512
Karar Tarihi: 24.10.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/9196 Esas 2017/14512 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/9196 E.  ,  2017/14512 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki kişisel eşyanın iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davalı vekili tarafından istenilmekle, duruşma günü olarak belirlenen 24.10.2017 tarihinde davalı vekili Av...., davacı asil ... ve vekili Av.... geldi. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00"e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı, 07.08.1994 tarihli çeyiz senedinde yazılı olan ziynetlerin düğünde kendisine takıldığını, davalının 2004 yılında tüm ziynetleri bozdurarak araç satın aldığını, sonrasında müşterek konuttan davalıdan gördüğü şiddet üzerine ayrılmak zorunda kaldığını ileri sürerek; çeyiz senedinde yer alan çeyiz ile ziynet eşyalarının aynen iadesini, olmadığı takdirde bedelinin yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı; davacının müşterek konuttan ayrıldığı sırada ziynet eşyalarını da yanında götürdüğünü, çeyiz senedinde yazılı eşyalardan yalnızca, sandık, yorgan ve yastığı davacının getirdiğini, diğer tüm eşyaları kendisinin satın aldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; davanın kabulüne dair verilen hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiş ve Dairemizin 20.10.2015 gün ve 2015/4686 E. 2015/16224 K.sayılı ilamı ile;
    (...Dava; çeyiz senedinde yazılı çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen iadesi, bunun mümkün olmaması halinde bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
    Temyize konu uyuşmazlık; davaya konu olayda ispat yükünün davanın hangi tarafı üzerinde olduğu hususunda toplanmaktadır.
    (...)Somut olayda; davacı kadın, 1994 tarihli çeyiz senedinde yazılı olan ziynet eşyalarını, davalı kocanın, 2004 yılında elinden zorla alıp bozdurduğunu, parasıyla da kendisine Passat marka araç satın aldığını sonra da bu ziynetleri kendisine iade etmediğini ileri sürmüştür.
    Her ne kadar, mahkemece; davacının iddiasını çeyiz senedine dayandırdığından bahisle davalının bu senetteki ziynetleri davacıya geri verdiğini ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın kabulü cihetine gidilmiş ise de; davacının, ziynetlerin 2004 yılında elinden zorla alındığı yönündeki beyanı ile düğünden sonra çeyiz senedinde yazılı ziynetlerin kendisine teslim edildiğini kabul ederek, ziynetlerin düğünden 10 yıl sonra elinden zorla alındığını iddia ettiği, buna göre ispat yükünün davacıya geçtiği hususu gözardı edilmiştir.
    Bu bağlamda, temyize konu olayda davacı, ziynetlerin elinden zorla aldığını ispatla yükümlüdür.
    Hal böyle olunca, mahkemece; ispat yükünün davacı üzerinde olduğu gözönünde bulundurularak; toplanan deliller bu doğrultuda değerlendirilip, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve eksik inceleme sonucu ispat külfetinin tayininde hataya düşülerek somut olaya uymayan gerekçelerle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görülmüş, bu husus bozmayı gerektirmiştir...)
    Gerekçesiyle bozulmuştur.
    Bozma ilamına uyan mahkemece, davacı tanıklarının beyanı ile dosyada mevcut ... "a ait kartvizitde dikkate alındığında; davacı kadının evden kendi istediği ile ayrılmadığı, davalı kocanın 2004 yılında söz konusu ziynetleri bozdurarak kendisine ... marka araç aldığı, söz konusu altınların iade edilmemek üzere davacı kadın tarafından verildiği hususunun davalı koca tarafından ispatlanamadığı gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı tarafın sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2- Davada, davacıya çeyiz senedi ile verilmiş olan ziynet eşyalarının tamamının evliliğin devamı sırasında davalı tarafından bozdurularak araba alındığı ileri sürülmüştür.
    Gerek davacı tanığı ..."in beyanı, gerekse bozdurulduğu bildirilen ziynet eşyalarının nitelik ve miktarını içeren ... Kuyumculuğa ait kartvizit, davalı tarafından bir kısım ziynet eşyalarının bozdurulduğu iddiasını doğrulamaktadır. Ne var ki, çeyiz senedinde yer alan ve iş bu davanın konusunu oluşturan ziynet eşyaları, delil olarak bildirilen kartvizitte yer alan ziynet eşyalarından daha fazladır. Diğer bir anlatımla, delil olarak bildirilen kartvizitte, çeyiz senedindeki ziynet eşyalarının bir bölümü yer almaktadır.
    Hal böyle olunca, mahkemece; davacı tarafça delil olarak bildirilen kartvizitte yer alan ziynet eşyaları yönünden iddianın ispatlanmış olduğu gözetilerek, iş bu ziynet eşyaları yönünden davanın kabulüne, kartvizitte yer almayan davaya konu diğer ziynet eşyaları yönünden ise davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile tüm ziynet eşyaları yönünden davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalı tarafın sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, 1.480 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.10.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi