Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/803
Karar No: 2013/4992
Karar Tarihi: 08.04.2013

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2013/803 Esas 2013/4992 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Mahkeme, tapu iptali ve tescil davası sonucunda, davalıya yapılan temlikin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu gerekçe göstererek, davayı kabul etmiş ve miras bırakan adına tescil kararı vermiştir. Ancak dosyada bulunan veraset ilamından, terekenin elbirliği mülkiyetine tabi olduğu anlaşılmıştır. Elbirliği mülkiyetinde, malikler mülkiyet payları ayrılmadığından paydaş değil, ortaktır. Bu nedenle, dava tereke adına açılmış olup, davaya katılmayan ortakların olurlarının alınması veya miras şirketine atanacak temsilci aracılığı ile davanın sürdürülmesi gerektiği belirtilmiştir. Davanın görülebilirlik koşulu gözardı edilerek, davanın esası hakkında hüküm kurulması doğru değildir. Kararda geçen kanun maddeleri; TMK Madde 640, TMK Madde 701, TMK Madde 702 ve TMK Madde 703'dür. Elbirliği mülkiyetinin ortakların zorunlu dava arkadaşlığı bulunmasını ve ortaklığın tasfiyesini isteme hakkı dışındaki tüm işlemlerde ortakların oybirliği ile karar almaları ve birlikte hareket etmeleri zorunluluğunu T.M.K. Madde 702/2 açıkça belirtmektedir. Ancak, bir ortakın tek başına dava açabilmesi için öteki ortakların olurlarının alınması veya miras şirketine atanacak temsilci
1. Hukuk Dairesi         2013/803 E.  ,  2013/4992 K.
  • TAPU İPTALİ VE TESCİL
  • MURİS MUVAZAASI
  • MİRAS ŞİRKETİNE TEMSİLCİ TAYİNİ
  • TÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 640
  • TÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 701
  • TÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 702
  • TÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 703

"İçtihat Metni"

Yanlar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi .raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp d Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve eski malik olan miras bırakan adına tescil isteğine ilişkindir.
Mahkemece, davalıya yapılan temlikin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile miras bırakan adına tescile karar verilmiştir.
Dosyada bulunan veraset ilamından, muris H.A."ın 14.05.2005 tarihinde ölümü ile geride sağ eşi davacıların annesi E. ile önceki eşi A.den olma çocukları davalı H. İ. ve dört kardeşinin kaldığı, davacıların annesi E.nin ise 18.08.2007 tarihinde öldüğü, bu durumda miras bırakanın davada yer almayan taraflar dışında başka mirasçılarının da olduğu ve terekenin elbirliği mülkiyetine tabi bulunduğu anlaşılmaktadır.
Elbirliği (İştirak) halinde mülkiyet, yasa veya yasada belirtilen sözleşmeler uyarınca aralarında ortaklık bağı bulunan kişilerin, bu ortaklık nedeniyle bir mala veya hakka birlikte malik olma durumudur.
Türk Medeni Kanununun 701-703 maddelerinde düzenlenen bu tür mülkiyetin ( ortaklığın ) tüzel kişiliği olmadığı gibi eşya üzerinde ortaklardan her birinin doğrudan doğruya bir hakkı da yoktur. Mülkiyet bir bütün olarak ortaklardan tümüne aittir. Başka bir anlatımla ortaklık tasfiye oluncaya kadar ortaklardan birinin ayrı mal veya hak sahipliği bulunmayıp, hak sahibi ortaklıktır. Değinilen mülkiyet türünde malikler mülkiyet payları ayrılmadığından paydaş değil, ortaktır. Bu kural, T.M.K.nun 701 maddesinde (... Kanun ve kanunda öngörülen sözleşmeler uyarınca oluşan topluluk dolayısıyla mallara birlikte malik olanların mülkiyeti, elbirliği mülkiyetidir. Elbirliği mülkiyetinde ortakların belirlenmiş payları olmayıp her birinin hakkı, ortaklığa giren malların tamamına yaygındır.) biçiminde açıklanmıştır. Elbirliği (İştirak) halinde mülkiyetin bu özelliği itibariyle ortaklar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmaktadır. Şayet yasa veya elbirliği (iştirak) halinde mülkiyeti oluşturan anlaşmada ortaklık adına hareket etme yetkisinin kime ait olacağı belirtilmemişse, ortaklığın tasfiyesini isteme hakkı dışındaki tüm işlemlerde ortakların (iştirakçilerin) oybirliği ile karar almaları ve birlikte hareket etmeleri zorunluluğu vardır.
Türk Medeni Kanununun 702/2 maddesi bu yönde açık hüküm getirmiştir. Ancak, açıklanan kural yargısal uygulamada kısmen yumuşatılmış bir ortağın tek başına dava açabileceği, ne var ki, davaya devam edebilmesi için öteki ortakların olurlarının alınması veya miras şirketine atanacak temsilci aracılığı ile davanın sürdürülmesi gerektiği kabul edilmiştir. (ll.l0.982 tarih l982/3-2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı) Nitekim bu görüş bilimsel alanda da aynen benimsenmiştir.
Hal böyle olunca, davanın tereke adına açıldığı gözetilerek davaya katılmayan ortakların olurlarının alınması yada miras şirketine T.M.K.nun 640. maddesi uyarınca atanacak temsilci aracılığı ile davanın sürdürülmesi gerekirken, davanın görülebilirlik koşulu gözardı edilerek yazılı olduğu üzere davanın esası hakkında hüküm kurulması doğru değildir.
Davalının temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK."nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 08.04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi