MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ


Taraflar arasındaki vasiyetnameye dayalı tapu iptal ve tescil davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Yerel mahkemece yapılan yargılama neticesinde davanın reddine karar verilmiş; söz konusu karar davacı tarafından temyiz harç ve masrafları yönünden adli yardım kararı verilmesi istemli olarak temyiz edilmiştir.
01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK’nın 448. maddesi hükmü uyarınca, davacının temyiz harç ve giderleri ile ilgili adli yardım talebi bakımından söz konusu yasa hükümlerinin uygulanması gerekmektedir. Bu durumda aynı yasanın 336/3. maddesi uyarınca davacının kanun yoluna ilişkin adli yardım talebi ile ilgili karar vermeye yetkili mercii temyiz incelemesi yapmakla görevli Dairemiz olduğundan, davacının adli yardım talebi ile ilgili olarak yapılan incelemede; 6100 sayılı HMK’nun konuya ilişkin ve emredici nitelikteki 336/2. maddesi hükmünün hilafına, davacının adli yardım talebine ilişkin dilekçesi ekinde talebini haklı gösterecek yeterli bilgi ve belgeye yer verilmediği nazara alındığında, adli yardım talebinin makul ve inandırıcı olmadığı kanısına varılmakla, davacının kanun yoluna ilişkin harç ve giderler bakımından adli yardım talebinin HMK’nın 337/2. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir.
Bu itibarla; davacı lehine kanun yoluna ilişkin adli yardım talebinin reddi nedeniyle, davacıya bu red kararının tebliği ile 1086 sayılı HUMK’nın 434/3. maddesi uyarınca peşin temyiz harcının ve dosyanın Yargıtay’a sevk giderinin ikmali için gerekli işlemler yapılmak üzere dava dosyasının yerel mahkemeye geri çevrilmesi gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının adli yardım isteminin tebliğden itibaren bir haftalık süre içinde itirazı kabil olarak reddine, eksik harç ve masrafların tedariki için dava dosyasının yerel mahkemeye GERİ ÇEVRİLMESİNE, 26.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.