4. Hukuk Dairesi 2016/16121 E. , 2019/1062 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... Elektrik Dağıtım AŞ Genel Müdürlüğü vekili Avukat ... tarafından, davalılar Başbakanlık Hazine Müsteşarlığına İzafeten Muhakemat Müdürlüğü ve ... aleyhine 25/11/2013 gününde verilen dilekçe ile rücuen tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın davalı ... yönünden pasif sıfat yokluğu sebebiyle reddine, davalı Başbakanlık Hazine Müsteşarlığına izafeten Muhakemat Müdürlüğü yönünden kısmen kabulüne dair verilen 21/06/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı Başbakanlık Hazine Müsteşarlığına izafeten Muhakemat Müdürlüğü vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, rücuen tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı ... yönünden pasif husumet yokluğu sebebiyle davanın reddine, davalı Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı bakımından kısmen kabulüne karar verilmiş hüküm, davacı ve davalı Hazine Müsteşarlığı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, müvekkili şirketin, turizm teşvik belgesi sahibi olan dava dışı şirkete, davalı Hazine Müsteşarlığının yazısı üzerine indirimli tarife yerine normal tarife uygulanması nedeniyle, dava dışı şirketin açtığı dava sonunda, normal tarife ile indirimli tarife arasındaki farkı ödemek zorunda kaldığını, bu suretle zarara uğradığını belirterek, ödenen tutarın ödemeye neden olan davalılardan rücu yolu ile tahsilini talep etmiştir.
Davalı Hazine vekili; alacağın zamanaşımına uğradığını ve kendilerine husumet düşmeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... vekili; kendilerine husumet düşmeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davalı ... yönünden pasif husumet yokluğu sebebiyle davanın reddine, davalı Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı bakımından kısmen kabulüne karar verilmiştir.
1-Davacının, davalı ... Bakanlığına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
23/05/2002 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren, 19/01/2002 tarihinden itibaren geçerli olacağı kararlaştırılan 2002/4100 sayılı Bakanlar Kurulu Kararında “2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunun 16. maddesine göre turizm belgeli yatırım ve işletmelere en düşük tarife üzerinden elektrik enerjisi verileceği, gelir kaybı tutarının, ilgili abone grubu aylık ortalama satış fiyatı ile uygulanan satış fiyatı arasındaki fark kadar belirleneceği ve gelir kaybının tutarı ile buna ilişkin KDV miktarının ilgisine göre Türkiye Elektrik Dağıtım A.Ş."ye ve Türkiye Elektrik Ticaret ve Taahhüt A.Ş."ye ait olduğu yılın veya
izleyen yılın genel bütçesine konulacak ödenekten Hazinece karşılanacağı” ve yine 06/10/2006 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 2006/19021 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı"nın Turizm yatırımları başlıklı 10. maddesinde: “Turizm Yatırım veya Turizm İşletme belgeli turizm yatırımları veya işletmelerinin 2004 yılı Nisan ayından sonraki elektrik enerjisi giderlerinin, şantiye dönemi de dahil olmak üzere o bölgedeki mesken ve sanayi abonelerine uygulanan tarifelerden en düşüğü ile kendi abone grubuna uygulanan tarife arasındaki farkın Hazinece karşılanacağı” düzenlenmiş iken; daha sonra, 29/06/2010 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 2010/478 sayılı Turizm Belgeli Yatırım ve İşletmelere Elektrik Enerjisi Desteği Hakkındaki Bakanlar Kurulu Kararı"nın 3. maddesinde “Elektrik enerjisi desteği ödemelerinin, Kültür ve Turizm Bakanlığı bütçesine konulacak ödenekten karşılanacağı”, 7. maddesinde de “12/04/2002 tarihli ve 2002/4100 sayılı Kararnamenin eki kararın 2 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi ile 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin yürürlükten kaldırıldığı” düzenlenmiştir. Bunun yanı sıra, anılan 2010/478 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı"nın “Yürürlük” başlıklı 8. maddesinde ise; “Bu karar 16/07/2009 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinden itibaren yürürlüğe girer.” hükmü yer almaktadır.
Dosya kapsamından, davacı BEDAŞ"ın ödemek zorunda kaldığı elektrik enerjisi desteğinin (normal tarife ile indirimli tarife arasındaki farkın), 16/07/2009 tarihinden önceki faturalara ilişkin olduğu, fatura tarihlerinin 18/06/2007-16/11/2007 tarihlerine ilişkin bulunduğu, yapılan ödemenin BEDAŞ için gelir kaybı olduğu, yasal düzenlemeler ile bu gelir kaybının idareye rücu şeklinde geri ödenebileceği anlaşılmıştır.
Öte yandan, 08/06/2011 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 637 sayılı ..."nın Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname"nin Geçici 2. maddesinin 1. fıkrasında; “Bu Kanun Hükmünde Kararnamenin yürürlüğe girdiği tarihte Dış Ticaret Müsteşarlığı merkez, taşra ve yurtdışı teşkilatları ile Hazine Müsteşarlığından Bakanlığa devredilen Yabancı Sermaye Genel Müdürlüğü ile Teşvik ve Uygulama Genel Müdürlüğü"ne ait her türlü taşınır, taşıt, araç, gereç ve malzeme, her türlü borç ve alacaklar, yazılı ve elektronik ortamdaki her türlü kayıtlar ve diğer dokümanlar ile kadro ve pozisyonlarda bulunan personel hiçbir işleme gerek kalmaksızın Ekonomi Bakanlığına devredilmiş sayılır. Mülkiyeti Hazineye ait veya Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmazlardan Maliye Bakanlığınca, Dış Ticaret Müsteşarlığı"na tahsis edilmiş taşınmazlar hiçbir işleme gerek kalmaksızın tahsis amacında kullanılmak üzere Ekonomi Bakanlığına tahsis edilmiş sayılır.” hükmü ve yine bu Kanun Hükmünde Kararname"nin geçici 2. maddesinin 6. fıkrasında ise; “Mevzuatta Dış Ticaret Müsteşarlığına, İhracatı Geliştirme Etüd Merkezine ve Hazine Müsteşarlığı"nın bu Kanun Hükmünde Kararname ile Ekonomi Bakanlığına devredilen birimlerinin görevleri nedeniyle Hazine Müsteşarlığı"na yapılmış olan atıflar Ekonomi Bakanlığına yapılmış sayılır.” hükmü yer almaktadır. Eldeki davanın açıldığı tarih itibariyle yürürlükte bulunan bu hüküm gereğince, Hazine Müsteşarlığı"nın her türlü borç ve alacakları hiçbir işleme gerek kalmaksızın Ekonomi Bakanlığına devredilmiş olduğuna ve davaya konu istem 16/07/2009 tarihinden önceki faturalara ilişkin bulunduğuna göre; husumetin davalı ... Bakanlığına yöneltilmesinin doğru olduğu anlaşılmaktadır. Şu halde, Mahkemece davalı ... yönünden işin esası incelenerek varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, davalı ... yönünden davanın husumet nedeniyle reddine hükmedilmesi yerinde görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
2-Davalılardan Başbakanlık Hazine Müsteşarlığının temyiz itirazlarının incelenmesinde;
08/06/2011 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 637 Sayılı Ekonomi Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname"nin Geçici 2. maddesinin 1. fıkrasında “Bu Kanun Hükmünde Kararnamenin yürürlüğe girdiği tarihte Dış Ticaret Müsteşarlığı merkez, taşra ve yurtdışı teşkilatlan ile Hazine Müsteşarlığından Bakanlığa devredilen Yabancı Sermaye Genel Müdürlüğü ile Teşvik ve Uygulama Genel Müdürlüğüne ait her türlü taşınır, taşıt, araç, gereç ve malzeme, her türlü borç ve alacaklar, yazılı ve elektronik ortamdaki her türlü kayıtlar ve diğer dokümanlar ile kadro ve pozisyonlarda bulunan personel hiçbir işleme gerek kalmaksızın Ekonomi Bakanlığına devredilmiş sayılır. Mülkiyeti Hazineye ait veya Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmazlardan Maliye Bakanlığınca, Dış Ticaret Müsteşarlığına tahsis edilmiş taşınmazlar hiçbir işleme gerek kalmaksızın tahsis amacında kullanılmak üzere Ekonomi Bakanlığına tahsis edilmiş sayılır.” hükmü ve yine bu Kanun Hükmünde Kararname"nin geçici 2. maddesinin 6. fıkrasında ise “Mevzuatta Dış Ticaret Müsteşarlığına, İhracatı Geliştirme Etüd Merkezine ve Hazine Müsteşarlığının bu Kanun Hükmünde Kararname ile Ekonomi Bakanlığına devredilen birimlerinin görevleri nedeniyle Hazine Müsteşarlığına yapılmış olan atıflar Ekonomi Bakanlığına yapılmış sayılır.” hükmü yer almaktadır.
Eldeki davanın açıldığı 25/11/2013 tarihi itibariyle yürürlükte bulunan bu hüküm gereğince, Hazine Müsteşarlığının her türlü borç ve alacakları hiçbir işleme gerek kalmaksızın Ekonomi Bakanlığına devredilmiş olduğuna göre, Hazine Müsteşarlığı tarafından ödenmesi gereken elektrik enerjisi desteğinine ilişkin 16/07/2009 tarihinden önceki faturalar için Ekonomi Bakanlığının sorumlu olduğu gözetilerek, davalı Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı yönünden davanın pasif dava ehliyeti yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçe ile davalı Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı yönünden davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru görülmemiş kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda (1) nolu bentte gösterilen nedenle davacı yararına, (2) nolu bentte gösterilen nedenle davalı Hazine Müsteşarlığı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının davalı Hazine Müsteşarlığına yönelik diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına ve davacıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 27/02/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.