20. Hukuk Dairesi 2014/625 E. , 2014/1953 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
1954 yılında yapılan kadastro sırasında Köyyeri Köyü, 3 ve 6 parsel sayılı sırasıyla 62625,00 m² ve 40875,00 m² yüzölçümündeki taşınmazlardan 3 parsel sayılı taşınmazın, senetsizden ihya edilmek suretiyle 1950 yılında fundalıktan açmak suretiyle tarla haline getirildiği ve 1950 yılından 1952 yılına kadar kullanıldığı belirtilerek zilyet edenlerin kazandırıcı zamanaşımıyla mülk edinme sürelerinin dolmadığı, 6 parsel sayılı taşınmazın ise, 1931 yılından beri zilyedi tarafından emek ve para sarf edilerek fundalıktan açmak suretiyle tarla haline getirilmiş ise de, 20 dönümden fazla olduğu ve zilyetliği ve mülkiyeti ispatlayıcı hiçbir belge ibraz edilmediği gerekçe gösterilerek tarla niteliğiyle Hazine adına tespit edilmişlerdir.
Davacı ... Kocamaz, tapu ve vergi kaydı ile irsen intikal ve zilyetliğe; Ali İnekçi ve ... ise, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak taşınmazların adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Abdurrahman İnekçi ise, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, 3 parsel sayılı taşınmaz yönünden davaya katılmıştır.
Mahkemece dava konusu 3 parsel sayılı taşınmazın 07/08/2000 tarihli teknik bilirkişi raporuna ekli krokide (1) rakamı ile gösterilen 11089,00 m² yüzölçümündeki bölüm ile (4) rakamı ile gösterilen 3687,00 m²’lik bölümün Ali oğulları İbrahim ve Mustafa Kocamaz mirasçıları adına 1/2"şer paylı olarak veraset ilâmında gösterilen payları oranında, (2) rakamı ile gösterilen 14065,00 m²’lik bölüm ile (5) rakamı ile gösterilen 3100,00 m²’lik bölümünün Hürü Melek kızı Durdu Koç mirasçıları adına veraset ilâmında gösterilen payları oranında, (3) rakamı ile gösterilen 18050,00 m²’lik bölümün katılan davacı ... oğlu Abdurrahman İnekçi adına, (6) rakamı ile gösterilen 12646,00 m²’lik bölümünün ise Mustafa oğlu ... adına, 6 parsel sayılı taşınmazın ise Ali İnekçi ve ... mirasçıları adına 1/2"şer paylı olarak veraset ilâmında gösterilen payları oranında tapuya tesciline, diğer tüm davacıların davalarının reddine karar verilmiş; davalı Hazinenin temyizi üzerine hüküm, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 08.12.2005 tarih ve 2005/11616 - 11244 sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davacıların dayandıkları tapu ve vergi kayıtlarının taşınmazlara uygunluğunun yerel bilirkişi tarafından haber verilmesine, dayanak kayıtların kapsamları içerdikleri değişebilir ve genişletilmeye elverişli sınırlar itibariyle yüzölçümleriyle geçerli olmakla beraber, kayıt miktar fazlalıkları üzerinde tesbit gününe kadar davacıların çekişmesiz ve malik sıfatıyla 20 yılı aşkın süreyle zilyet olduklarının bilirkişi ve tanık sözleri ile toplanan ve doğru olarak değerlendirilen delillerle saptanmasına, eylemli durumda sınırda mera olmamasına ve kararda yazılı gerekçelere göre aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde olmadığından reddine, ancak orman bilirkişileri tarafından verilen raporların soyut içerikli oldukları ve
- 2 -
2014/625 - 1953
özellikle 6 nolu parsel yönünden birbiriyle çelişki arz ettikleri gözönünde bulundurularak yerinde yeniden keşif yapılıp taşınmazların kayıt miktar fazlası olan bölümlerinin orman sayılan yerlerden olup olmadığı konusunda, kesinleşen orman tahdidi varsa tutanak ve haritalarının, yoksa memleket haritası, amenajman planı ve hava fotoğraflarının uygulanması sonucu orman sayılan yerlerden olup olmadığı konusunda serbest orman mühendislerinden oluşturulacak üç kişilik bilirkişi kurulundan teknik verilere dayalı gerekçeli rapor alınması gerekirken, bu yönün gözardı edilmiş olması doğru olmadığı gibi, 3 nolu parselin kadastro tutanağındaki yüzölçümünün 62625 metrekare olarak yazılmasına karşın ilgililer adına 62637 m² bir yerin tescili yoluna gidilerek infazda duraksama yaratılmış olmasının da doğru olmadığı”na değinilmiştir.
Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın kısmen kabulüne ve dava konusu Köyyeri 3 parsel sayılı taşınmazın kadastro tesbitinin iptali ile 15.01.2008 tarihli fen bilirkişisi Durdu Tütüncü tarafından hazırlanan rapora ekli krokide,
(1) rakamı ile gösterilen 11087,00 m²’lik bölümün Ali oğlu İbrahim Kocamaz ve Ali oğlu Mustafa Kocamaz mirasçıları adına 1/2’şer oranda veraset ilâmlarında gösterilen hisseleri nispetinde susuz tarla vasfıyla,
(2) rakamı ile gösterilen 14062,00 m²’lik bölümün Hürü Melek kızı Durdu Koç mirasçıları adına veraset ilâmında gösterilen payları oranında susuz tarla vasfıyla,
(3) rakamı ile gösterilen 18046,00 m²’lik bölümün anlaşma doğrultusunda Hacı oğlu Abdurrahman İnekçi adına susuz tarla vasfıyla,
(4) rakamı ile gösterilen 3686,00 m²’lik bölümün Ali oğlu İbrahim Kocamaz ve Ali oğlu Mustafa Kocamaz mirasçıları adına 1/2"şer hisseli olarak veraset ilâmında gösterilen payları doğrultusunda adlarına susuz tarla vasfıyla,
(5) rakamı ile gösterilen 3100,00 m²lik bölümün Hürü melek kızı Durdu Koç mirasçıları adına veraset ilâmında gösterilen payları doğrultusunda susuz tarla vasfıyla,
(6) rakamı ile gösterilen 12644,00 m²’lik bölümün Mustafa oğlu ... adına susuz tarla vasfıyla,
tapuya kayıt ve tescillerine,
Köyyeri Köyü 6 parsel sayılı taşınmazın da kadastro tespitinin iptaline ve dava konusu taşınmazın 1/2"sinin Ali oğlu Ali İnekçi mirasçıları adına veraset ilâmında gösterilen payları doğrultusunda, 1/2"sinin ise ... mirasçıları adına veraset ilâmında gösterilen payları doğrultusunda susuz tarla vasfıyla tapuya kayıt ve tescillerine ve diğer tüm davacıların davalarının reddine karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda çekişmeli taşınmazların orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen davacılar yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 17/02/2014 gününde oy birliği ile karar verildi.