21. Hukuk Dairesi 2018/675 E. , 2019/2889 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme bozmaya uyarak, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı ... Taah San.Tic.Ltd.Şti dışındaki davalılar vekilleri ile dava dışı ... vekilince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
1-Bir davada hüküm, davanın tarafları arasında kurulur. Bu nedenle hükmü temyiz etme hakkı sadece davada taraf olan kişilere aittir.
Davacı tarafın asıl dosyanın dava dilekçesinde davalılardan birini .... Eş. Oto. İnş. Taah. San. ve Tic. Ltd. Şti. olarak göstermesi gerekirken ...-... olarak gösterdikleri, ancak sonradan verdikleri dilekçe ile gerçek hasmın ... Eş. Oto. İnş. Taah. San. ve Tic. Ltd. Şti. olduğunu belirttikleri, hükmün de .... Eş. Oto. İnş. Taah. San. ve Tic. Ltd. Şti. aleyhine kurulduğu, ... davanın tarafları arasında bulunmadığı gibi adı geçen açısından olumlu veya olumsuz bir hüküm de kurulmadığı anlaşıldığından ..."ün temyiz hakkı bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle ..."ün temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlerle temyiz kapsam ve nedenlerine göre; davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
3-Dava, zararlandırıcı sigorta olayı sonucu sürekli iş göremezliğe uğrayan sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, maddi tazminat isteminin kabulüne, manevi tazminat isteminin ise kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dosya kapsamından iş kazası sonucu davacıda oluşan sürekli iş göremezlik oranının %32,20 olduğu ve iş kazasının meydana gelişinde davacı sigortalının %25, davalı .... Eş. Oto. İnş. Taah. San. ve Tic. Ltd. Şti."nin %40, adi ortaklığı oluşturan diğer davalıların birlikte %35 oranında kusurlu oldukları anlaşılmaktadır.
4-6100 sayılı HMK"nın 297/1-b maddesine göre hüküm "Tarafların ve davaya katılanların kimlikleri ile Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad ve soyadları ile adreslerini." içermelidir.
Davacı tarafın 23/07/2007 tarihli dilekçesi, bu dilekçe ve dosya kapsamına göre gerçek hasmın ...-... değil .... . Oto. İnş. Taah. San. ve Tic. Ltd. Şti. olduğunun anlaşılması karşısında mahkemenin 01/06/2016 tarihli tavzih kararı ile karar başlığında davalı olarak ...-..."ü göstermesi hatalı olmuştur.
Aynı açıklamalardan olarak ünvan benzerliği nedeniyle aşamalarda kendisine birçok tebligat yapılan ve vekili tarafından durumu açıklayan dilekçeler verdiği anlaşılan, eldeki dosyada taraf sıfatı bulunmadığı açık olan Delta İnş. San. ve Tic. A.Ş."nin de karar başlığında davalılar arasında gösterilmesi isabetsizdir.
5-İş kazası sonucu iş görmez duruma düşen sigortalı, sorumlulardan maddi zararlarının giderilmesini isteyebilir. Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanmayan maddi zararın ödetilmesine ilişkin tazminat davalarında öncelikle haksız zenginleşmeyi ve mükerrer ödemeyi önlemek için Kurum tarafından sigortalıya bağlanan gelirin peşin sermaye değerinin tazminattan düşülmesi gerektiği Yargıtay’ın oturmuş ve yerleşmiş görüşlerindendir.
Davanın bu yönüyle yasal dayanağını ise, 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu oluşturmaktadır. Kanunun 55. maddesinde, “Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez.” hükmüne yer verilmiştir.
Adalet Komisyonu"nun 55. madde gerekçesine göre; “sosyal güvenlik ödemelerinin, denkleştirme (indirim) işlevi görebilmesi, onun sorumluluğu doğuran olaya sebebiyet verenlere rücu edilebilmesine bağlıdır. Bu kural gereği, rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri; teknik arıza, tam kaçınılmazlık hallerindeki ödemeler, bu tazminatlardan indirilemez. Bağlanan gelirlerin, işçinin kusuru ve kaçınılmazlık gibi nedenlerle rücu edilemeyen kısmı da indirilemez. Bir kısmı rücu edilemeyen miktar dahi denkleştirilemeyeceği gibi, zarar görenin kusuruna (müterafık kusura) yansıyan sosyal güvenlik ödemeleri, tahsis tarihinden sonra meydana gelen sosyal güvenlik ödemelerindeki artışlar, kısmi kaçınılmazlık ve teknik arıza halindeki ödemeler ve benzerleri rücu edilemediğinden bu miktarlar dahi denkleştirilemez.”
Öteyandan, 6101 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Kanunun 2. maddesine göre “Türk Borçlar Kanununun kamu düzenine ve genel ahlaka ilişkin kuralları, gerçekleştirildikleri tarihe bakılmaksızın bütün fiil ve işlemlere uygulanır”. Dairemizin ve giderek Yargıtay"ın yerleşmiş görüşleri, Kurumca bağlanan gelirlerin peşin sermaye değerinin ve geçici işgöremezlik ödeneklerinin hesaplanan zarardan indirilmesi, Kurumun rücu hakkının korunması ve mükerrer ödemeyi önleme ilkesine dayandığından, kamu düzenine ilişkin olarak kabul edilmiştir. Kaldı ki, 6098 sayılı Kanunun 55. maddesi de emredici bir hükme yer verdiğinden gerçekleştiği tarihe bakılmaksızın tüm fiil ve işlemlere uygulanmalıdır.
Somut olayda, davacıya geçici iş göremezlik ödeneği ödenmemiş ise de iş kazası sigorta kolundan78.906,24 TL ilk peşin sermaye değerli gelir bağlandığı anlaşılmaktadır. Bu tutarın rücuya tabi kısmının hükme esas bilirkişi hesap raporunda belirlenen maddi zarardan tenzil edilmemiş olması doğru olmamıştır.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, temyiz eden davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine 15/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.