Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/5683
Karar No: 2019/4793

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2018/5683 Esas 2019/4793 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2018/5683 E.  ,  2019/4793 K.

    "İçtihat Metni"

    ........

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilerinin murisi ...sayılı taşınmazda .... adıyla hisseli tapu maliki olduğunu, .....söz konusu taşınmaza..... tapu kaydı ile 1950 yılına kadar malik olduğunu, 1950 yılında yapılan kadastro çalışmalarında ..... tapu kaydına istinaden.... tapu maliki olarak yazıldığını, bu tarihten 2013 yılına kadar tapu maliki olarak kaldığını, .....muris aleyhine açmış olduğu .............. sayılı davanın kabulü ile tapu kaydının iptaline ve orman olarak Hazine adına tesciline karar verildiğini..... adına olan tapu kaydı mahkeme kararı ile iptal edildiğinden tapu maliki ve haleflerinin zarara uğradığını, bu zararın tespitini ve tahsilini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile tapulu taşınmazın mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeni ile uğranılan zararın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte şimdilik 10.000,00 TL"nin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece dava konusuna dayanak yapılan tapunun kadastro tespiti sırasında itibar edilmediği, kadastronun 1957 tarihinde kesinleştiği, davacıların miras bırakanı haricinde dava dışı şahıslar adına kayıt yapıldığı, böylece 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3. maddesinde, tutanaklarda belirtilen haklara sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki nedenlere dayanarak itiraz olunamayacağı ve dava açılamayacağı, somut olayda, dava tarihi itibariyle kanunda öngörülen hak düşürücü süre geçtiğinden davacılar lehine mülkiyet hakkı doğmadığı mülkiyet hakkı doğmadığından da tazminat isteğinde bulunulamayacağı gerekçesiyle hukukî yarar yokluğundan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, TMK"nın 1007. maddesi uyarınca tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkemece hukukî yarar yokluğundan davanın reddine karar verilmişse de yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir. Şöyle ki; çekişmeli 957 sayılı parselin 1957 yılında yapılan arazi kadastrosunda Şubat 1324 tarih ve Mayıs 1337 tarihi tapu kayıtlarına dayalı şekilde gerçek kişiler adına tespit ve tapuya tescil edildiği anlaşılmaktadır. Tespit sırasında tespit maliklerinin sadece isimlerinin yazılmasıyla yetinilmiş, tapu kaydına da bu şekilde tescil edilmiştir. Çekişmeli taşınmazın tapu kaydının iptali ve tescil istemiyle Orman Yönetiminin tapu maliklerine karşı açtığı ..... sayılı dava dosyasında, kimliği tepit edilemeyen tapu malikleri ilanen yapılan tebligatlar ile taraf teşkilinin sağlandığı ve yapılan yargılama sonucu taşınmazın tapu kaydının iptali ve orman olarak tesciline karar verildiği ve bu kararın ilanen tebliğler sonucu 07/05/2012 tarihinde kesinleştiği, davacı vekilince de müvekkillerinin murisi olan...... 1957 yılında adına tapu kaydına dayalı şekilde tutanak düzenlenen tespit malikleri arasında bulunduğunu, tespitte ismi geçen ....... adlı kişinin müvekkilerinin murisi olduğunu ileri sürerek iş bu davayı 04.11. 2014 tarihinde açtıkları anlaşılmıştır.

    .......
    Davacılar tutanakta adı geçen kişilerden birisinin kendi murisleri olduğunu ileri sürmüş olmalarına ve tespit tutanağında ve tapu kaydında ismi....ve ......adlı kişiler bulunmasına göre, mahkemece öncelikle hangi tespit/tapu malikinin müvekkillerinin murisi olarak iddia edildiğinin davacılardan sorularak bu hususun açığa kavuşturulması ve sonrasında bu kişinin davacıların murisi ile aynı kişi olup olmadığına yönelik davacılara tespit davası açmaları için süre verilmesi, bu süre içinde dava açılması halinde bu davanın sonucunun beklenerek, oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru görülmeyip, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 04/07/2019 günü oy birliği ile karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi