Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/2731
Karar No: 2019/142
Karar Tarihi: 08.01.2019

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/2731 Esas 2019/142 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, Köy Hizmetleri İl Müdürlüğünde geçici işçi olarak çalışmaya başladığını ve daha sonra kadrolu işçi statüsüne geçirildiğini ancak bu geçişte geçirdiği sürenin kıdem hesabında dikkate alınmadığını belirtmiştir. Davacı, Karayolları Genel Müdürlüğünde çalıştığı dönemde bu sürenin dikkate alınarak kademe ve derecesinin tespit edilmesini ve geriye dönük ücret farkı alacağının ödenmesini talep etmiştir.
Mahkeme, davanın kısmen kabulüne karar vermiş ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. Yüksek Mahkeme ise geçici işçilikte geçen sürelerin daimi kadroya geçişte kademe ve derece intibakında dikkate alınması gerektiğini belirtmiş ve bu yönde uygulama birliği sağlanmıştır. Bu nedenle davanın kabul edilmesi gerektiği kararına varılmıştır.
Ancak, kararda bazı eksiklikler tespit edilmiştir. Taleplerin açık bir şekilde belirtilmediği, tüm alacak kalemleri için tek bir miktarın hüküm altına alındığı ve faiz hesaplamalarının yanlış yapıldığı belirtilmiştir. Ayrıca, davacının ıslaha karşı beyan ve savunma haklarının kısıtlandığı da ifade edilmiştir.
Kanunlar:
-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 119/1-(ğ) maddesi uyarınca taleplerin açık bir şekilde belirtilmesi gerektiği belirtilmiştir.
-Dava dilekçesinde talep edilen her bir alacak kaleminin ayrı ayrı belirtilmesi ve hüküm fıkrasında sıra numarası altında gösterilmesi gerektiği 297/2. madde ile belirtilmiştir.
-İlave tediye alacağına kanuni faiz uygulanması gerektiği 6772 sayılı Kanun ile belirtilmiştir.
22. Hukuk Dairesi         2016/2731 E.  ,  2019/142 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılardan Karayolları Genel Müdürlüğü vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı, Köy Hizmetleri İl Müdürlüğünde geçici işçi olarak işe başladığı 07/15/1987 tarihinden itibaren ...-İş Sendikasına üye olduğunu, 2001 yılında aynı yerde kadrolu işçi statüsüne geçirildiğini, ancak daimi işçi statüsüne alındığında geçici işçilikte geçen sürelerinin kıdem hesabında dikkate alınmadığını, 2005 yılında Köy Hizmetleri Müdürlüğünün lağvedilmesi ile tüm hak ve alacakları ile beraber İl Özel İdaresine devredildiğini, 15/10/2011 tarihinde ise Karayolları Genel Müdürlüğüne geçiş yaptığını ve 14/05/2013 tarihinde ise bu kurumdan emekliye ayrıldığını, daimi kadroya geçirilirken Köy Hizmetleri Müdürlüğü nezdinde geçici işçi olarak işe başladığı tarihten daimi statüye geçtiği tarihe kadarki hizmet süresinin toplamına göre kademe ve derecenin tespiti ile bu derece ve kademe üzerinden emekli olduğu tarihten geriye dönük 5 yıllık süre içerisinde ödenen ve ödenmesi gereken ücret farkının hesaplanarak, maaş, akdi ikramiye, yasal ilave tediye, yıpranma primi farkı alacağına hükmedilmesini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı, geçici işçi olarak çalışan davacının sürekli işçi kadrosuna alınması sırasında yapılan ücret intibakında hata olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı davalı ... Müdürlüğü vekili temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    Dairemizce; daha önce aynı nitelikteki dosyalar bakımından, 26.10.2000 tarihli protokol gereğince geçici işçilikte geçen sürenin sürekli işçi kadrosuna geçildikten sonraki dönemdeki kademe ve dereceye esas alınmaması görüşü benimsenmiş ise de; Hukuk Genel Kurulunun 11.11.2015 tarihli 2015/7-1115 esas 2015/2541 sayılı kararında geçici işçilikte geçen sürelerin daimi kadroya geçişte kademe ve derece intibakında dikkate alınması kabul edilmiş olduğundan, uygulama birliği, hukuki belirlilik ve öngörülebilirlik ilkeleri uyarınca Dairemizce Hukuk Genel Kurulunun anılan kararına uyulması yönünde görüş birliğine varılmıştır. Bu sebeple dosyanın esası yönünden inceleme yapılmıştır.
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı ... Müdürlüğü"nün aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 119/1-(ğ) maddesi uyarınca, dava dilekçesinde açık bir şekilde talep sonucu belirtilmelidir. Aynı maddenin ikinci fıkrasında, bu hususun eksik olması halinde, hakimin davacıya eksikliği tamamlaması için bir haftalık kesin süre vermesi gerektiği, bu süre içinde eksikliğin tamamlanmaması halinde ise davanın açılmamış sayılacağı hükmü düzenlenmiştir. Mahkemece, söz konusu kanun maddesinin nazara alınmayarak, toplam talep miktarını her bir alacak yönünden ayrıştırması için davacı vekiline kesin süre verilmeden yazılı şekilde kabulle sonuca gidilmesi hatalı olmuştur. Belirtilen sebeple, dava dilekçesinde istenen toplam 2.500,00 TL"nin, her bir alacak kalemine (fark ücret, ilave tediye, akdi ikramiye ve yıpranma primi) düşen talep miktarının açıklanması için, davacı vekiline bir haftalık ihtaratlı kesin süre verilmeli, verilen kesin süre içerisinde belirtilen hususta açıklama yapmaması halinde, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmelidir. Bahsi geçen 2.500,00 TL"nin, her bir alacak kalemine düşen talep miktarının açıklanması halinde ise, oluşacak sonuca göre karar verilmelidir.
    Diğer taraftan, 6100 sayılı Kanun"un 297/2. maddesi uyarınca, hükmün sonuç kısmında, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Mahkemece, tüm alacak kalemleri yönünden kabul ve reddedilen tutarların hüküm fıkrasında ayrı ayrı gösterilmesi gerekirken, tüm alacak kalemleri için tek miktarın hüküm altına alınması da isabetli olmamıştır.
    3-Dava dilekçesinde davanın kısmi alacak davası olduğu açıkça belirtilerek, talep konusu alacakların tümü yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte hüküm altına alınması talep edilmiştir. Dosyaya ek bilirkişi raporunun ibrazından sonra ise 21.04.2015 harçlandırma tarihli artırım dilekçesi sunularak rapor doğrultusunda her bir alacak kalemi yönünden talep edilen toplam tutar belirtilerek faiziyle birlikte davalı ... Müdürlüğünden alınarak davacıya verilmesi talep edilmiştir.Buna karşın, mahkemece tüm alacak kalemleri yönünden dava tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizi işletilmesine karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    4-Davalının savunma hakkının kısıtlanıp kısıtlanmadığı hususu uyuşmazlık konusudur.
    Somut olayda; davalının ıslaha karşı beyan ve def" ilerini sunma hakkını kısıtlar şekilde, davacının 21.04.2015 harçlandırma tarihli ıslah dilekçesi davalıya tebliğ edilmeden karar verilmesi isabetli olmamıştır. Mahkemece, ıslah dilekçesi usulüne uygun olarak davalı vekiline tebliğ edilmeli ve oluşacak sonuca göre dava konusu alacaklar yeniden değerlendirilmelidir.
    5-İlave tediye, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması Hakkındaki Kanun ile düzenlenmiş olup, bu Kanunda faiz türü belirtilmediğinden, alacağa kanuni faiz uygulanması gerekirken, 4857 sayılı Kanun"a göre en yüksek banka mevduat faizine hükmedilmesi hatalıdır.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, 08.01.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi