MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, görevi yaptırmamak için direnme
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
1) Sanık hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:
Sanığa yükletilen görevi yaptırmamak için direnme eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı;
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Görevi yaptırmamak için direnme eyleminin, birden fazla görevliye karşı bir suç işleme kararı kapsamında tek bir fiil ile gerçekleştirilmesi karşısında, TCK"nın 43/2. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmemiş ise de, karşı temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükümleri etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak;
a) Sanık hakkında ...Sulh Ceza Mahkemesi"nin 2007/218 esas 2007/393 karar sayılı ilamı ile kasten yaralama ve hakaret suçlarından verilen adli para cezasına ilişkin kesin nitelikteki hükümlülüğün, 1412 sayılı CMUK"nın 305/son maddesi uyarınca tekerrüre esas oluşturmayacağının gözetilmemesi,
b) TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin düzenleme, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesine karşın, sanık hakkında uygulanma olanağı bulunmayan bu madde uyarınca hak yoksunluğuna hükmolunması,
Kanuna aykırı ve sanık ..."nun, temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de bu aykırılıklar, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Yasanın 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca, tebliğnameye aykırı olarak,
a) Sanık hakkında tekerrür uygulanmasına ilişkin kısımların hükümden çıkartılması,
b) TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluklarının uygulanmasına ilişkin kısmın hükümden çıkartılması, suretiyle HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2) Sanık hakkında hakaret suçlarından kurulan hükümlerin temyizine gelince;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre ve sanığın hakaret eylemini zincirleme şekilde işlediği ve son eylemin gerçekleştiği karakol içinin aleni yer olduğunun anlaşılması karşısında, tebliğnamedeki aleniyet unsurunun gerçekleşmediği şeklindeki görüşe iştirak edilmeyerek yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Hakkında yakalama emri bulunan sanığın, yakalanmasını temin amacıyla, arama kararına istinaden bulunduğu adrese gidildiği ve kendisini yakalamak isteyen jandarma görevlilerine karşı ve gıyapta arama kararı veren Cumhuriyet Savcısı"na hakarette bulunduğu, sanığın yakalanması üzerine jandarma aracına alındığı, araç içerisindeyken hakaretlerine devam ettiği ve bu sırada ifadesini alacak mahkeme hakimine de gıyapta hakarette bulunduğu, sanığın getirildiği karakol içerisinde de hakaretini sürdürdüğü, sanığın eylemleri arasında kesintinin bulunmadığı, bu hususların aşamalarda istikrar gösteren jandarma görevlilerinin beyanları, 19/03/2009 tarihli arama tutanağı ve sanığın karakol içerisinde kaydedilen ses ve görüntüsünün çözümüne dair 09/06/2010 tarihli bilirkişi raporundan anlaşılması karşısında, sanığın yüklenen kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçunu, aynı suç işleme kararının icrası kapsamında zincirleme şekilde işlediği ve hakkında tek bir hakaret suçundan hüküm kurulup, belirlenen ceza üzerinden TCK"nın 43. maddesi gereğince arttırım yapılması gerektiği halde, yazılı şekilde ayrı ayrı ceza tayin edilmesi,
Kabule göre de;
a) Sanık hakkında ... Sulh Ceza Mahkemesi"nin 2007/218 esas 2007/393 karar sayılı ilamı ile kasten yaralama ve hakaret suçlarından verilen adli para cezasına ilişkin kesin nitelikteki hükümlülüğün, 1412 sayılı CMUK"nın 305/son maddesi uyarınca tekerrüre esas oluşturmayacağının gözetilmemesi,
b) TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin düzenleme, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesine karşın, sanık hakkında uygulanma olanağı bulunmayan bu madde uyarınca hak yoksunluğuna hükmolunması,
Kanuna aykırı ve sanık ..."nun temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış haklar saklı tutularak sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas mahkemesine gönderilmesine, 13/06/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.