3. Hukuk Dairesi 2016/5630 E. , 2017/15194 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalı borçluların istemi ile kendi adına kredi çektiğini ve alınan paranın davalılar tarafından kullanıldığını, davalıların bu güne kadar ödeme yapmadıklarını ve kredi borcunu kendisi ödediği halde paranın kendisine geri verilmediğini, başlattığı takibe de haksız olarak itiraz edildiğini beyan ederek davalıların ... İcra Müdürlüğünün 2012/14 Esas sayılı dosyasına yaptıkları itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar; davacının iddiasını ispatla mükellef olduğunu, dava dilekçesinde belirtilen deliller dışında başka delil göstermesine muvafakat etmediklerini, gerek görülür ise ortağı oldukları ... Ltd. Şti.’nin tüm banka kayıt ve hesaplarının incelenmesini ve ilgili sicillerden tüm devir ve tescil tarihlerinin sorulmasını talep ettiklerini, yargılamayı gerektirir bu konuda kötü niyetli olduklarından bahsedilemeyeceğini belirterek davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece; davanın kabulü ile davalıların ... İcra Müdürlüğünün 2012/14 Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına ve asıl alacak tutarı (50.000,00 TL)"nin %20"si olan 10.000,00 TL icra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalıların sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2-) Davalıların icra inkar tazminatına yönelik temyiz itirazlarına gelince;
-2-
İcra ve İflas Kanunu"nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmünce, inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Bunlardan başka, alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur.
Alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden, mahkemece koşulları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK"nun 438/7 maddesi hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenlerle davalıların sair temyiz itirazlarının reddine, 2.bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün 2. fıkrasında yer alan "Asıl alacak tutarı (50.000,00 TL)"nin %20"si olan 10.000,00.TL icra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine" ifadelerinin hükümden tamamen çıkarılması, bunun yerine "Şartlar oluşmadığından davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine" ifadesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.11.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.