3. Hukuk Dairesi 2016/4861 E. , 2017/15259 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki vasiyetnamenin iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacılar, muris ..."e ait, ... 14. Noterliği"nce düzenlenen 26072 yevmiye numaralı ve 18/07/2011 tarihli vasiyetnamenin ... 5. Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2013/68 Esas sayılı dosyası ile açıldığını, murisin dava konusu vasiyetname ile bir kısmı taşınmazları davalıya vasiyet ettiğini, murisin ölümünden yaklaşık 25 sene önce beyin kanaması geçirdiğini ve ölümüne kadar geçen sürede sol tarafının felçli olarak yaşamına devam ettiğini, vasiyetnamenin düzenlendiği tarihte ayırt etme gücünden yoksun olduğunu, ayrıca davalının murisin bu hastalığından istifade ederek, murisi vasiyet yapması için zorladığını belirterek; vasiyetnamenin, ehliyetsizlik ve irade fesadı nedenleri ile iptalini talep etmiştir.
Davalı, dava konusu vasiyetnamenin tüm şekil şartlarını taşıdığını ve vasiyetnamenin iptalini gerektirir hiçbir sebep bulunmadığını ileri sürerek, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davaya konu vasiyetnameyi düzenleyen muris Remzi Yücebilgiç"in vasiyetnamenin düzenlendiği tarih olan 18/07/2011 tarihinde akli melekelerinin yerinde ve hukuki tasarrufa ehil olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı ... Nakıp vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak bir hükmün neleri içermesi gerektiği HMK’nın 297. maddesinde; düzenlenmiş olup, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesinin gerekli olduğu ifade edilmiştir. Bu hüküm, yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereğidir.
Anılan madde uyarınca mahkemece, taleplerin hepsi hakkında karar verilmesi gerekir. Mahkemenin taleplerden biri hakkında olumlu veya olumsuz hiçbir karar vermemiş olması halinde hakkında karar verilmemiş olan talep, zımnen reddedilmiş sayılamaz. Çünkü, bu talep hakkında ortada olumlu veya olumsuz bir mahkeme kararı yoktur.
Somut olayda davacı taraf vasiyetnamenin iptaline ilişkin istemini, ehliyetsizlik iddiası yanında, murisin davalı tarafça baskı altına alındığı, eş söyleyiş ile murisin iradesinin sakatlanmış olduğu iddiasına da dayandırmaktadır. Buna karşın mahkemece davacının bu iddiasına ilişkin olarak inceleme ve araştırma yapılmamış, gerekçeli kararda bu hususa değinilmemiştir.
O halde mahkemece, irade fesadı yönünden dosyadaki deliller değerlendirilip, hangisine üstünlük tanındığı belirtilerek gerekçelendirilmek suretiyle bir karar verilmesi gerekirken; eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacı tarafın sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.