20. Hukuk Dairesi 2013/9596 E. , 2014/2331 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar Hazine ile Orman Yönetimi vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
1972 yılında yapılan kadastro sırasında, .... 2548 parsel sayılı 15300,00 m² yüzölçümündeki taşınmaz, Şubat 1969 tarih 119 sıra numaralı tapu kaydı ve 932 tahrir numaralı vergi kaydı uygulanarak zeytinlik niteliği ile ....ve Orman Yönetiminin bu tesbite yaptığı itiraz kadastro komisyonunca reddedilmesi üzerine tesbit 02/07/1975 tarihinde kesinleşmiştir. Daha sonra, taşınmaz intikal ve satış yoluyla paylı olarak davacılara geçmiştir. 2548 parsel sayılı taşınmazın beyanlar hanesine 30/12/2010 tarihinde “Krokide (A) ile işaretlenen 9948,47 m² yüzölçümündeki bölüm 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesine göre 2/B madde alanı içinde kalmaktadır” şerhi yazılmıştır.
Davacılar ... ve İsmail Arsal 30/04/2010 tarihli dilekçe ile, müvekkilleri adına olan 2548 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının kanunî dayanağının 3573 sayılı Kanun olduğu ve bu nitelikteki bir yerin orman tahdidi ile orman ve orman dışına çıkartılan alan olarak belirlenmesinin mümkün olamayacağı iddialarıyla, orman tahdidi ve 2/B madde uygulamasının iptal edilmesi ve 2548 sayılı taşınmazın tapu kaydının orman tahdidi öncesi hali ile kalması (2/B madde şerhinin silinmesi) istemiyle kadastro mahkemesinde dava açmıştır.
Mahkemece, çekişmeli taşınmaz hakkında 5831 sayılı Kanunun Ek - 4. maddesi uyarınca kadastro tesbit tutanağı düzenlenmediğinden davaya bakma görevinin asliye hukuk mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle, davanın görev yönünden reddine karar verilmiş; davacı kişiler ve davalılardan Hazinenin temyizi üzerine hükmün, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 12.04.2012 tarih ve 2011/14186 - 2012/5680 sayılı kararı ile onanarak kesinleşmesi üzerine dosya asliye hukuk mahkemesine gönderilmiştir.
Mahkemece, dava konusu taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesindeki "2/B madde" şerhinin silindiği ve bu nedenle davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalılar Hazine ile Orman Yönetimi vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu kaydının beyanlar hanesinde yer alan "6831 sayılı Kanunun 2/B madde" şerhinin silinmesi istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede tesbit tarihinden önce 1946 yılında 3116 sayılı Kanuna göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, daha sonra 23.08.1979 tarihinde ilân edilerek kesinleşen aplikasyon ve 1744 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 2. madde uygulaması vardır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve dava konusu taşınmazın beyanlar hanesinde yer alan "6831 sayılı Kanunun 2/B madde" şerhinin 6292 sayılı Kanun
- 2 -
2013/9596 - 2014/2331
gereğince terkin edilmesi nedeniyle konusuz kalan dava hakkında yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, davanın konusuz kalmasına yol açan terkin işlemi 6292 sayılı Kanun gereğince yapıldığına göre, yargılama giderlerinin tarafların üzerlerine bırakılması ve taraflar lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi gerekirken, davalılar Hazine ve Orman Yönetiminin yargılama giderlerinden sorumlu tutulması ve aleyhlerine vekâlet ücreti takdir edilmesi doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hükmün yargılama gideri ve vekâlet ücretine yönelik 3. ve 4. paragrafları çıkartılarak yerine, “dava 6292 sayılı Kanun gereğince yapılan terkin işlemi sonucu konusuz kaldığından, davacı tarafından yapılan yargılama giderinin, kendi üzerinde bırakılmasına ve lehine vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına” ibaresi yazılmak suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla H.U.M.K.’nun 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 24/02/2014 günü oy birliği ile karar verildi.