Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/10212
Karar No: 2017/15359
Karar Tarihi: 07.11.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/10212 Esas 2017/15359 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2017/10212 E.  ,  2017/15359 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki vasiyetnamenin tenfizi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, duruşmalı olarak incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle; daha önceden belirlenen, 07.11.2017 tarihli duruşma günü için yapılan tebligat üzerine; temyiz eden davacılar vekili Av.... geldi. Karşı taraf adına gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunan vekilin işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00"e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacılar, tarafların murisi ..." ın 26/12/2009 tarihinde vefat ettiğini, vasiyetnamesinin, ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/40-311 sayılı kararı ile açıldığını, vasiyetnamenin açılmasından sonra diğer mirasçıların vasiyetnamenin iptali için herhangi bir dava açmadıklarını ve vasiyetin kesinleştiğini, davalı ... tarafından daha önce mahkemenin 2010/504 Esas sayılı dosyası ile vasiyetnamenin tenfizi davası açıldığını, açılan davada ..."ın yanlızca kendine vasiyet edilen yerlerin tenfizini talep ettiğini ileri sürerek bu dosyanın daha önce açılan 2010/504 Esas sayılı dosya ile birleştirilmesine karar verilmesini, davacılara vasiyet edilen taşınmazların davacılar adına tesciline, davalılara bırakılan taşınmazların davalılar adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
    Davalı ... cevabında, açılan davayı kabul etmediklerini, aynı kondua mahkemenin 2010/504 Esas sırasında görülen davanın derdest olduğunu, derdestlik itirazında bulunduklarını savunarak davanın reddini dilemiştir.
    Davalı ... tarafından mahkemeye gönderilen 01/04/2015 havale tarihli dilekçede; açılan davanın lehlerinde kabul edilmesini talep etmiştir.
    Davalılardan ... ve ... mahkemenin 09/06/2015 tarihli celsesine katılarak açılan davayı kabul ettiklerini beyan etmişlerdir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile , ... 4. Noterliğinin 08/12/2000 gün 13995 yevmiye nolu düzenleme şeklindeki vasiyetnamesinin ... 4. Noterliğinin 30/06/2006 gün 5961 yevmiye nolu düzenleme şeklindeki vasiyetnamedeki düzeltmeleri ve ekleri ile birlikte tanınmasına( tenfizine), davacılar adına vasiyet edilen taşınmazların tapu kayıtlarının iptal edilerek davacılar adına tesciline, davacıların ... ve ... adına olan taleplerinin davacı vekilinin ... ve ... ya ait vekaletnamesi olmadığından ve bu kişilerin davada davalı olması nedeniyle bu kişiler yönünden taleplerin dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre; davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2- Dava, belirli mal vasiyetinin yerine getirilmesi istemine ilişkin olup müddeabihin değeri üzerinden nispi harca tabidir. Davanın harca esas gerçek değerinin dava dilekçesinde belirtilen değil, keşfen belirlenecek değer olacağı da kuşkusuzdur. Taşınmazın aynı ile ilgili davalarda HUMK."nun 413. maddesi ve 492 sayılı Harçlar Kanununun 16,26,27,28,30 ve 32. maddelerinin öngördüğü işlemin yerine getirilmesi ve gerekli olan harcın alınması zorunludur.
    6100 sayılı ...nın 326. maddesinde, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği açıklanmıştır. Davada iki taraftan her birinin kısmen haklı çıkması halinde, mahkemece, yargılama giderlerinin tarafların haklılık oranına göre paylaştırılacağı, aleyhine hüküm verilenler birden fazla ise mahkeme yargılama giderlerini, bunlar arasında paylaştırabileceği gibi, müteselsilen sorumlu tutulmalarına da karar verebileceği belirtilmiştir.
    Ayrıca ...nun 323.maddesinde vekâlet ücretinin de yargılama giderlerine dâhil olduğu vurgulanmıştır.
    Karar tarihinde yürülükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 6. maddesi "Anlaşmazlık, davanın konusuz kalması, feragat, kabul, sulh veya herhangi bir nedenle; ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar giderilirse, Tarife hükümleriyle belirlenen ücretlerin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra giderilirse tamamına hükmolunur." hükmünü içermektedir.
    Davacı taraf davasını maktu peşin harç yatırarak belirsiz alacak davası şeklinde açmıştır. Mahkemenin 09.06.2015 tarihli ön inceleme duruşması ara kararı ile davacılar vekiline eksik harcı yatırması için süre verilmiş, verilen süre içerisinde davacılar vekili 30.06.2015 tarihinde eksik harcı yatırmıştır.
    Mahkemenin 06.06.2015 tarihli ön inceleme duruşmasında davalı ... ve ... , davacı tarafın açmış olduğu davayı kabul ettiklerini belirtmişler, davalı ... tüm yargılama aşamasında davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davacılar vekili için 1.500 TL maktu vekalet ücretine hükmedilmiş ise de vasiyetnamenin tenfizi davasının nispi harca tabi olduğu ve vekalet ücretinin de dava değeri üzerinden, davalıların bir kısmının ön inceleme aşamasında davayı kabul ettikleri, davalı Yildız"ın davayı reddettiği hususu dikkate alınarak davacılar için nispi vekalet ücreti belirlenmesi gerekirken davacılar için maktu vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    Davacılar tarafından, yatırılan tamamlama harcının yargılama giderlerine eklenmemesi, davacılar yararına eksik yargılama giderine hükmedilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bendde açıklanan nedenlerle davacı tarafın sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428.maddesi gereğince davacılar yararına BOZULMASINA, 1.480 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davalılardan alınıp davacı tarafa verilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi