3. Hukuk Dairesi 2017/12014 E. , 2017/15421 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davalılardan ... vekili tarafından istenilmekle, duruşma günü olarak belirlenen 07.11.2017 tarihinde davalı ... vekili Av. ... ile davacı vekili Av. ... geldi. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunan vekillerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00"e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, ... kanunlarına göre tüm mal varlığı belirli bir meblağın altında olan kişilerin sosyal yardım alabilme imkanı bulunduğunu, oturma iznine sahip Türk vatandaşları olan davalıların sosyal yardım alabilmek için yaptıkları başvuruya istinaden kendilerine 15.05.2001 ila 01.10.2012 tarihleri arasında toplam 208.570,29 Euro genel geçim yardım parası ödendiğini, davalıların ... İş ve Geçim Kanunu gereğince düzenlenen 27.04.2001 tarihli başvuru formu ile 20.03.2008 ve 24.09.2012 tarihli bilgi formlarında ... içinde veya dışında herhangi bir taşınmazlarının bulunmadığını bildirdiklerini, ancak yapılan inceleme sonucunda davalıların Türkiye"de taşınmazlarının bulunduğunun belirlendiğini, bu nedenle yapılan ödemelerin iadesinin talep edildiğini, ancak davalılar tarafından bir ödeme yapılmadığını ileri sürerek; haksız olarak ödenen toplam 208.570,29 Euro alacağın ödendiği tarihten tahsil tarihine kadar işleyecek Euro faiziyle birlikte olan davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalı ...; davanın zamanaşımına uğradığını, esas yönünden ise dava konusu olan ve ödendiği iddia edilen yardım tutarının başlangıcı olan 27.04.2001 tarihli başvuru formunun diğer davalı ... tarafından doldurulduğunu, kendisinin bu başvuru formundan haberinin olmadığını, ayrıca 20.03.2008 ve 24.09.2012 tarihli bilgi formlarınında da imzasının bulunmadığını, davacı tarafça ödemelerin diğer davalıya yapıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı ... ..., davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece; davalıların ... Geçim Kanunu"ndan faydalanmak amacıyla imzaladıkları başvuru formunda, gerçek gelir durumlarını ve mal varlıklarını beyan etmedikleri; beyanın usulünce yapılması halinde sosyal yardımdan yararlanma olanaklarının bulunmadığı, davalıların davacı aleyhine haksız olarak zenginleştiği gerekçesiyle; davanın kabulü ile 208.570,29 Euro alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek Euro cinsinden hesaplanacak yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davalılardan ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Taraflar arasındaki ihtilaf sebepsiz zenginleşmeye dayanmaktadır.
Dosyada yer alan beyannamelerden; davalıların, Türkiye"deki mal varlıklarını bildirmedikleri taraflar arasında uyuşmazlık dışıdır.
5718 sayılı Milletler Arası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun"un 39. maddesine göre; ihtilafın, sebepsiz zenginleşmenin gerçekleştiği yer olan ... kanunlarına göre çözümü gerekir. Aynı kanunun 2. maddesine göre; hâkim, Türk Kanunlar ihtilafı kurallarını ve bu kurallara göre yetkili olan yabancı hukuku re"sen uygular. Hâkim, yetkili yabancı hukukun muhtevasının tespitinde tarafların yardımını isteyebilir.
Dava konusu olayda uygulanacak olan "... İş ve Geçim Kanunu" ile tercümesi dosyada yer almamaktadır. Ayrıca, dava konusu olay ile ilgili olarak geçim yardımından kimlerin yararlanacağı, başvurunun nasıl yapılacağı, başvuru belgesinde sorulan suallere göre geçim kaynaklarına nelerin girdiği, nelerin servet sayılıp sayılmadığı, geçim yardımı almasına mani servet sınırlarının ne kadar olduğu, kime, hangi koşullarda, ne kadar geçim yardımı bağlanabileceği, geçim yardımı için hangi zamanlarda kişilerin bilgilerini yenilemeleri, bu bilgilerin verilmemesi halinde yardımın durdurulup durdurulmayacağı, geçim yardımının hangi koşullarda, kim tarafından hangi sürelerde geri istenebileceği gibi hususları belirten yasal mevzuatın ve tercümesinin de dosyaya sunulmamış olduğu görülmüştür.
Buna göre, mahkemece; öncelikle yukarıda açıklanan mevzuatın geçim yardımı ile ilgili tüm bölümlerinin tercümesi ile birlikte Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü aracılığıyla celbedilmesi veya bu hususta tarafların yardımının sağlanması gerekmektedir.
Bu belgelerin getirtilmesinden sonra, mahkemece; davacı tarafından tespit edilip bildirilen Türkiye"deki davalılara ait taşınmazların (edinildikleri ve devredildikleri tarihlerde dikkate alınarak) değerlerinin kamulaştırma işlerinde uzman bilirkişiler marifetiyle belirlenmesi, davalıların bu şekilde belirlenen gelirinin ilgili mevzuata göre ..." daki yaşamlarını sürdürebilecek, yardım almalarını engelleyecek miktarda olup olmadığı, geçim yardımının hangi sürelerde ne kadarının geri istenebileceği hususlarında uzman bilirkişilerden (sosyal yardımın ödendiği tarihler gözetilerek, ..."nın Euro"ya geçtiği tarihin ve bu tarihten önce yapılan ödemelerin Euro"ya dönüşümü hususlarını da içeren) rapor aldırılması ve hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bendde açıklanan nedenlerle davalnın sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bendde açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, 1.480 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.