Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/4262
Karar No: 2019/1217
Karar Tarihi: 06.03.2019

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2018/4262 Esas 2019/1217 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2018/4262 E.  ,  2019/1217 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ : Ankara ...... Mahkemesi 25. Hukuk Dairesi


    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ...... Tic. Ltd. Şti. adına ... ve ...... aleyhine 11/04/2017 gününde verilen dilekçe ile ...... yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat ve TBK 58/2 maddesi gereğince eylemin kınanması ve yayın istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 17/11/2017 günlü karara karşı davacı tarafın ...... başvurusu üzerine yapılan incelemede; ...... başvurusunun esastan reddine dair verilen 05/07/2018 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Dava, ...... yoluyla kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan manevi tazminat, TBK"nın 58/2 maddesi gereğince eylemin kınanması ve yayın istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hükme karşı davacı vekilinin ...... yolu başvurusu üzerine ...... mahkemesince; davacının ...... başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı vekili, 2016 yılının Haziran ayında ...... Başsavcılığına davacı hakkında asılsız bir ihbar mektubu gönderildiğini, ...... Başsavcılığı tarafından yapılan soruşturma sonucunda kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini, bazı iddialar hakkında ise görevsizlik kararı verilerek dosyanın YÖK"e gönderildiğini, davalılardan ...... tarafından, diğer davalı Evrensel gazetesinde 15/03/2017 tarihinde "......, 6 Günde 11 Soruşturmadan Aklanmış" başlıklı bir haber yayınlandığını, haber içeriğinde davacı hakkında verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın şaibeli olduğu izleniminin verildiğini, iddiaların üstünün kapatıldığının belirtildiğini, yargı kararını hiçe sayarak her iddianın sanki yeni ve aksi kanıtlanmış bir iddia gibi yayınlandığını, ardından 16/03/2017 tarihinde "......" de Konuşmuş" başlıklı haberde davacı hakkında yeni bir ayrıntının ortaya çıktığı belirtilerek asılsız iddialara yer verildiğini, dava konusu haberlerin ...... özgürlüğü ile bağdaşmadığını belirterek oluşan manevi zararın tazminini, TBK"nın 58/2 maddesi uyarınca tazminata ek olarak saldırıyı kınayan bir karar verilmesini ve kararın yayınlanmasını talep etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece, dava konusu yazıların içeriğinde davacının manevi şahsını zedeleyici, hukuka aykırı ve gerçek dışı herhangi bir açıklamanın bulunmadığı, soruşturma nedeniyle yapılan işlemlerin anlatıldığı, yazının temel dayanağının soruşturmanın çok kısa bir sürede sonuçlanması olduğu, haber içeriğinin kişilerin manevi şahsiyetini zedeleme aşamasına geçmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükme karşı, davacı vekili tarafından ...... talebinde bulunulmuştur.
    ...... Mahkemesince, dava konusu haberlerin görünür gerçekliğe uygun olduğu, daha önce gerçekleşen bir takım olaylar nedeniyle yorum tarzında yazıldığı, özle biçim arasındaki dengenin korunduğu, davacının Ankara Üniversitesinin rektörü olması nedeniyle yaptığı kamu görevine ilişkin eleştirilere açık olması gerektiği, dava konusu haberlerin ifade ve ...... özgürlüğü kapsamında olduğu gerekçesiyle davacı tarafın ...... başvurusunun esastan reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosya kapsamından, davacı hakkında 23/06/2016 tarihinde ...... Başsavcılığına bir ihbar mektubu gönderildiği, bu ihbar üzerine davacı hakkında soruşturmaya başlanıldığı, ...... Başsavcılığının 2016/97246 soruşturma sayılı dosyası ile mal bildiriminde bulunmayarak 3628 sayılı Kanuna muhalefet suçunun işlenildiği iddiası yönünden davacının anılan suçu işlemediğinin anlaşıldığı, güveni kötüye kullanma suçu yönünden suçun yasal unsurlarının oluşmadığı, yargı görevi yapanı etkilemeye teşebbüs suçu yönünden ise soyut iddia dışında kamu davası açılmasını gerektirir nitelikte delil elde edilemediği gerekçesi ile 29/06/2016 tarihinde kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildiği, davacı hakkındaki diğer iddiaların ise rektörlük görevi ile ilgili olduğu, bu iddialar yönünden 2547 sayılı Kanunun 53. maddesi gereğince gerekli soruşturmanın yapılması için evrakın tefrik edildiği ve 2016/99175 soruşturma sırasına kaydedildiği, akabinde, 28/06/2016 tarihinde de görevsizlik kararı verilerek dosyanın Yükseköğrenim Kurulu Başkanlığına gönderildiği anlaşılmaktadır.
    Yine davacı hakkında 27/06/2016 tarihinde gönderilen ihbar mektubu üzerine ...... Başsavcılığının 2016/99076 soruşturma sayılı dosyası ile soruşturmaya başlanıldığı, yapılan soruşturma sonunda ihbar dilekçesinde yer alan iddiaların davacının rektörlük görevi ile ilgili olduğu, 2547 sayılı Kanunun 53. maddesi gereğince cumhuriyet savcılığının soruşturma yapma yetkisi bulunmadığı, soruşturmanın Yükseköğrenim Kurulu Başkanlığı tarafından yapılması gerektiği gerekçesiyle 29/06/2016 tarihinde görevsizlik kararı verildiği verildiği anlaşılmaktadır.
    ...... özgürlüğü, Anayasanın 28. maddesi ile 5187 sayılı ...... Yasasının 1. ve 3. maddelerinde düzenlenmiştir. Bu düzenlemelerde ......ın özgürce yayın yapmasının güvence altına alındığı görülmektedir. ......a sağlanan güvencenin amacı; toplumun sağlıklı, mutlu ve güvenlik içinde yaşayabilmesini gerçekleştirmektir. Bu durum da halkın dünyada ve özellikle içinde yaşadığı toplumda meydana gelen ve toplumu ilgilendiren konularda bilgi sahibi olması ile olanaklıdır. ......, olayları izleme, araştırma, değerlendirme, yayma ve böylece kişileri bilgilendirme, öğretme, aydınlatma ve yönlendirmede yetkili ve aynı zamanda sorumludur. ......ın bu nedenle ayrı bir konumu bulunmaktadır. Bunun içindir ki, bu tür davaların çözüme kavuşturulmasında ayrı ölçütlerin koşul olarak aranması, genel durumlardaki hukuka aykırılık teşkil eden eylemlerin değerlendirilmesinden farklı bir yöntemin izlenmesi gerekmektedir. ...... dışı bir olaydaki davranış biçiminin hukuka aykırılık oluşturduğunun kabul edildiği durumlarda, ...... yoluyla yapılan bir yayındaki olay hukuka aykırılık oluşturmayabilir.
    Ne var ki, ...... özgürlüğü sınırsız olmayıp, yayınlarında Anayasanın Temel Hak ve Özgürlükler bölümü ile Türk Medeni Kanununun 24 ve 25. maddesinde yer alan ve yine özel yasalarla güvence altına alınmış bulunan kişilik haklarına saldırıda bulunulmaması da yasal ve hukuki bir zorunluluktur.
    ...... özgürlüğü ile kişilik değerlerinin karşı karşıya geldiği durumlarda; hukuk düzeninin çatışan iki değeri aynı zamanda koruma altına alması düşünülemez. Bu iki değerden birinin diğerine üstün tutulması gerektiği, bunun sonucunda da, daha az üstün olan yararın daha çok üstün tutulması gereken yarar karşısında o olayda ve o an için korumasız kalmasının uygunluğu kabul edilecektir. Bunun için temel ölçüt kamu yararıdır. Gerek yazılı ve gerekse görsel ...... bu işlevini yerine getirirken, özellikle yayının gerçek olmasını, kamu yararı bulunmasını, toplumsal ilginin varlığını, konunun güncelliğini gözetmeli, haberi verirken özle biçim arasındaki dengeyi de korumalıdır. Yine ......, objektif sınırlar içinde kalmak suretiyle yayın yapmalıdır. O anda ve görünürde var olup da sonradan gerçek olmadığı anlaşılan olayların yayınından da ...... sorumlu tutulmamalıdır.
    Tüm bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davacı hakkında 23/06/2016 tarihinde verilen ihbar dilekçesi üzerine soruşturma başlatıldığı ve 6 gün sonra bir kısım iddialar yönünden kovuşturmaya yer olmadığı kararı, bir kısım iddialar yönünden ise görevsizlik kararı verildiği, dava konusu haberlerin 15/03/2017 ve 16/03/2017 günlerinde kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın ve görevsizlik kararlarının üzerinden yaklaşık dokuz ay geçtikten sonra yapıldığı, dolayısıyla dava konusu haberlerin güncel olmadığı, ayrıca haber içeriklerinde soruşturma konusu olaylara da yer verildiği, soruşturmanın davacı tarafından kapattırıldığı algısının oluşturulduğu, bu hali ile dava konusu yazının davacının kişilik haklarına saldırı mahiyetinde olduğu anlaşılmaktadır. Şu durumda; davacı yararına uygun bir manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken yanılgılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş; kararın açıklanan nedenlerle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; temyiz olunan ...... Mahkemesi kararının HMK 373/1. maddesi gereğince KALDIRILMASINA ve İlk Derece Mahkemesi kararının HMK 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de ...... Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 06/03/2019 gününde oy çokluğuyla karar verildi.

    (M) (M)


    KARŞI OY YAZISI

    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve HMK 355. maddesindeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere ...... incelemesinin, ...... dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı kuralına uygun biçimde inceleme yapılıp karar verilmiş ve verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiş olmasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanması görüşünde olduğumuzdan sayın çoğunluğun bozma kararına katılmıyoruz. 06/03/2019








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi