3. Hukuk Dairesi 2016/11130 E. , 2017/15739 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki muarazanın giderilmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; ... ili ... İlçesi, ... Mahallesi,25785 ada 4 parsel sayılı taşınmaz üzerine bina yaptığını ve yapının kendisi tarafından uzun süredir mesken olarak kullanıldığını, iskan ruhsatı alınamadığı için davalı kurum tarafından su aboneliği sözleşmesi yapılmadığını, iş bitirme belgelerinin mevcut olduğunu, İmar Kanunun geçici 10.maddesinden faydalanmak istediğini ileri sürerek, geçici su aboneliği sözleşmesi yapılmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalı; davacı açısından geçici abonelik için yasanın gerektirdiği şartların bulunmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece; dava konusu evin 12.10.2004 tarihinden sonra 2008 yılında yapıldığı, inşaat ruhsatının, projesinin ve yapı kullanma izin belgesinin bulunmadığı, İmar Kanunun geçici 11.maddesi uyarınca geçici abonelik sözleşmesi yapılarak su bağlanması şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, geçici su abonelik sözleşmesinin yapılması ve davacının hizmetten yararlanması istemine ilişkindir.
Bilindiği üzere, 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 30 ve 31. madde hükümlerine göre, yapı kullanma izin belgesi bulunmayan yerlerde abonelik tesisi mümkün olmayıp, dava konusu tek katlı yığma yapının inşaat ruhsatının ve kullanma (iskan) izninin alınmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Uyuşmazlığın çözümünde öncelikle konuya ilişkin mevzuatın açıklığa kavuşturulması gerekmektedir.
26.07.2008 tarihli Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 5784 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 25. maddesi ile 3194 Sayılı İmar Kanunu’na eklenen Geçici 11. madde;"Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihe kadar yapı (inşaat) ruhsatı alınmış ve buna göre yapılmış olup, kullanma izni verilmeyen ve alınmayan yapılara; yol, elektrik, su, telefon, kanalizasyon, doğalgaz gibi alt yapı hizmetlerinden birinin veya birkaçının götürüldüğünün belgelenmesi halinde, ilgili yönetmelikler doğrultusunda fenni gereklerin yerine getirilmiş olması ve bu maddenin yayımı tarihinden itibaren başvurulması üzerine, kullanma izni alınıncaya kadar ilgili mevzuatta tanımlanan ait olduğu abone grubu dikkate alınarak geçici olarak su ve/veya elektrik bağlanabilir. Bu kapsamda, ilgili belediyeden dağıtım şirketlerine elektriğin kesilmesi talebinin söz konusu olması halinde aboneliği iptal edileceğinden, su ve/veya elektrik bağlanması herhangi bir kazanılmış hak teşkil etmez. Ancak, yapı (inşaat) ruhsatı alınmış ve buna göre yapılmış olma şartı 12/10/2004 tarihinden önce yapılmış olan yapılarla ilgili olarak uygulanmaz." hükmünü içermektedir. Buna göre, Geçici su aboneliğinin tesisi için, yapının 12.10.2004 ten önce yapıldığının ispatı ve oturmaya elverişli olması yeterli olup, bunlar dışında başka bir şart aranmayacaktır.
Somut uyuşmazlıkta; mahkemece mahallinde keşif yapılmış, bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır. 29.04.2015 havale tarihli bilirkişi raporunda, davaya konu binanın tapusunun, tastikli projesi ve inşaat ruhsatının olmadığı, mevzuat hükümleri çerçevesinde fenni gereklerinin yerine getirilmemiş olması nedeniyle su bağlanmasının uygun olmadığı, 02.10.2006 tarihli hava fotoğrafında dava konusu parsel üzerinde taşınmazın görünmediği, 13.06.2009 tarihli hava fotoğrafında ise, taşınmazın mevcut olduğu, buna göre binanın 2008 yılında tamamlandığı bildirilmiştir.
Her ne kadar bilirkişi raporu esas alınarak, evin 2004 yılından sonra yapıldığı ve evin yapılma tarihi dikkate alındığında yasada belirtilen şartların bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş ise de; dosya içerisindeki tapu kayıtlarından, dava konusu yapının üzerinde bulunduğu ... ... ilçesi, ... Mahallesi, 25785 ada 4 parsel sayılı taşınmazın arsa vasfı ile Maliye Hazinesi adına kayıtlı olduğu, taşınmazın krokisinde B harfi ile gösterilen 349m²lik kısmının 1998 yılından beri davacı ..."ın kullanımında olup, üzerindeki binanın kendisine ait olduğuna dair şerh bulunduğu anlaşılmıştır.
O halde; mahkemece, abonelik tesisi istenen ve oturmaya elverişli olduğu anlaşılan yapının 12/10/2004 tarihinden önce yapılıp yapılmadığının belirlenmesi için dava konusu taşınmaza ilişkin kadastro tutanağı getirtilerek, 12/10/2004 tarihinden önce yapılmış olduğunun tespit edilmesi halinde, yukarıda açıklandığı üzere başkaca bir şart aranmadan abonelik tesisi talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ; Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.