3. Hukuk Dairesi 2016/4486 E. , 2017/16001 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, satın aldığı meskenine su aboneliği için davalı kuruma başvuru yaptığını, davalının kanal katılım payı ve şebeke hisse bedeli talep ve tahsil ettiğini, bu talebin haksız olduğunu belirterek fazlaya ilişkin talep ve dava hakların saklı kalmak kaydı ile ödediği 2.850,48-TL"nin ödeme tarihi olan 09.06.2012 tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faizi ile birlikte iadesini talep ve dava etmiştir.
Davalı; abonelik yapılması için kanal şebeke hissesinin ödenmesi gerektiğini, 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu 87 ve 88.madde hükümleri ve ASKİ Tarifeler Yönetmeliği 39.madde hükmüne göre bedel ödenmeden abonelik yapılmasının mümkün olmadığını belirterek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece; abonelik tarihi olan 09.05.2012 tarihinde Aski Tarifeler Yönetmeliğinin 39.maddesinin yürürlükte olmadığı, iptal kararından sonra yapılan düzenleme ve hesaplamada bu parseldeki bağımsız bölümlerden katılım payı bedeli alınmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile 2.850,48-TL"nin dava tarihi olan 11.12.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlık, davacının satın aldığı konuta su abonesi olmak için kanal katılım payı ödemekle yükümlü olup olmadığı konusundadır.
2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu"nun kanalizasyon harcamalarına katılma payı başlığı altındaki 87.maddesi “Belediyelerce ve belediyelere bağlı müesseselerce, aşağıdaki şekilde kanalizasyon tesisi yapılması halinde, bunlardan faydalanan gayrimenkullerin sahiplerinden kanalizasyon harcamalarına katılma payı alınır;
a) Kanalizasyon tesisi yapılması,
b) Mevcut tesislerin sıhhi ve fenni şartlara göre ıslah edilmesi iki ve daha fazla yol kenarında bulunan gayrimenkuller hangi yoldaki kanalizasyona bağlanmış ise, payın hesabında yola ait kanalizasyon giderleri nazara alınır,” düzenlemesini getirmiştir. Aynı yasanın 88.maddesi su tesisleri için 87.maddeye paralel bir düzenleme öngörmüştür.
Bu yasa maddesine dayalı olarak çıkarılan ASKİ tarifeler yönetmeliğinin 39.maddesinde de gerek yeni bir kanalizasyon tesisi yapılması ve gerekse mevcut tesisin ıslahı durumunda taşınmaz sahiplerinden katılma payı alınacağı öngörülmüş; bunun belli bir oranının inşaat ruhsatı alınma aşamasında avans olarak tahsil edileceği, bakiyesinin de su aboneliği aşamasında bina değeri esas alınmak ve %2 oranını geçmemek üzere tahsil edileceği belirlenmiştir.
Yukarıda belirtilen yasa ve tarifeler yönetmeliği hükümleri birlikte değerlendirildiğinde davalı tarafça yeni kanalizasyon ve içme suyu tesisleri yapıldığı veya mevcutların iyileştirilmesi yapıldığı taktirde davalının tesislerin hizmet edeceği saha dahilindeki gayrimenkul sahiplerinden yönetmelikte belirlenen ilkelere göre su ve kanalizasyon tesisleri katılım payını talep hakkı vardır. Ancak bu katılım payı davalı tarafça hizmet götürülmesi koşuluna bağlı olarak alınır. Bu durumda hizmet götürüldüğünün davalı tarafça kanıtlanması halinde davacı katılım payının yüklenici veya kendisi tarafından ödendiğini kanıtlamakla yükümlüdür.
Yargıtay’ın yerleşik uygulamasına göre davalı tarafça hizmet götürüldüğü kanıtlanmış ise; iskan öncesi ve sonrası ayrımı yapılmaksızın hizmetten yararlanan davacı kanal katılım bedelinden sorumlu olur; aboneliğin iskan tarihinden sonra olmasının; iskan tarihinden sonra yeni hizmet sunulmasının bir önemi bulunmamaktadır.
Öte yandan, 04.07.2012 tarih ve 164 nolu ASKİ Yönetim Kurulu kararında, 29086 ada 1 parselde bulunan taşınmazlar yönünden katılım bedelinin alınmayacağına yönelik bir düzenleme bulunmayıp, ASKİ Genel Müdürlüğü Su ve Kanalizasyon Tesisleri Harcamalarına Katılma Payları ve Tahsilat Uygulama Yönergesi taslağının uygun bulunmasına ilişkindir. Anılan taslakta ise kanal katılım bedelinin tahakkuk ve tahsiline ilişkin yeni düzenlemeler getirilmiştir.
Bu nedenlerle mahkemece, davacının kanal katılım payı ve şebeke hisse bedelinden sorumlu olduğu gözetilerek, 04.07.2012 tarihli yönetim kurulu kararı gereğince öngürülen formülde belirtilen birim değerler üzerinden alınacak bilirkişi raporundan sonra; oluşacak sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken; yanılgılı değerlendirme ile karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 16.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.