12. Hukuk Dairesi 2018/6766 E. , 2019/5612 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından başlatılan ilamlı icra takibinde; borçlu sigorta şirketinin icra mahkemesine başvurusunda; takibe dayanak mahkeme kararında hükmedilen tazminat ile ilgili olarak, sorumluluğun poliçe limiti ile sınırlandırıldığını, buna göre de ilamın temyizi sırasında tehir-i icra kararı alınmak üzere, sorumlu olunan limit miktarı olan 18.000 TL asıl alacağın fer"ileri ile birlikte toplam 63.984,00 TL teminat olarak 06/07/2011 tarihinde icra dosyasına yatırıldığı halde, bozma sonrasında tesis edilen ilama dayalı olarak düzenlenen 23/03/2015 tarihli icra emrinde ilama aykırı alacak talebinde bulunulduğunu ileri sürerek icra emrinin iptalini talep ettiği, mahkemece, takibin ilama uygun olduğu gerekçesi ile istemin reddine karar verildiği görülmektedir.
İlamların infaz edilecek kısmı, hüküm bölümü olup, hükmün içeriğinin aynen infazı zorunludur. Gerek icra dairesi ve gerekse sınırlı yetkili icra mahkemesi ilamın infaz edilecek kısmını yorum yolu ile belirleme yetkisine sahip değildir.
Somut olayda, takibe dayanak yapılan ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin, Yargıtay17. Hukuk Dairesinin bozma kararı sonrasında verdiği, 16/06/2014 tarih ve 2013/337 E.- 2014/204 K. sayılı ilamının “1” nolu bendinde “davacı ... için 205.418,77 TL, davacı ... için 39.531,89 TL, davacı ... için 21.902,20 TL olmak üzere toplam 266.852,86 TL destekten yoksun kalma tazminatı ile 94,00 TL cenaze giderinin (davalılardan ... A.Ş yönünden poliçe limiti ile sınırlı ve dava tarihi olan 06/09/2004 tarihinden itibaren işletilecek şekilde)...yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine” hükmedilmiş, yine yargılama gideri ve vekalet ücretine ilişkin “3” ve “10” nolu bentlerde de, sigorta şirketinin, poliçe limitinin, hükmedilen tazminata oranında sorumlu olduğuna karar verilmiştir.
Yargıtayın süreklilik kazanan içtihatları nazara alındığında; takip konusu ilamın hüküm bölümünde, alacağın davalılardan müteselsilen tahsiline ve davalı ... şirketinin poliçe teminatı ile sınırlı olarak sorumlu tutulmasına karar verildiği ve sigorta şirketinin sorumlu olduğu miktarın açıkça gösterilmediği durumlarda, hüküm, ancak davalıların hükmedilen alacak kalemlerinden müteselsilen sorumlu olduğu kabul edilerek infaz olunabilir.
Kural bu olmakla birlikte; somut olayda, her ne kadar takibe dayanak ilamda, sigorta şirketinin sorumlu olduğu miktar açıkça gösterilmemiş ise de, alacaklılar vekilinin 18/03/2015 tarihli takip talebine uygun düzenlenen 23/03/2015 tarihli icra emrinde, şikayetçi borçlu ... A.Ş. yönünden, takibin sigorta limiti olan 18.000,00 TL ile sınırlandırıldığı, ancak her bir alacaklı için ayrı ayrı poliçe limiti olan 18.000,00 TL asıl alacak ve fer"ilerinin talep edildiği anlaşılmaktadır.
Zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçelerindeki “kişi başına” şeklindeki sınırlama, kazada bir kişinin ölümü halinde, bu kişinin tüm mirasçılarının sigortadan toplam olarak isteyebileceği destekten yoksun kalma tazminatının azami şekilde sınırlı olacağı miktar anlamına gelmekte olup, sigorta şirketinin sorumluluğu yönünden poliçe limitine göre mirasçıların ayrı ayrı tazminat isteme hakları bulunmamaktadır.
O halde, mahkemece, HMK"nın 26.maddesinde düzenlenen taleple bağlılık kuralı ve tarafların da kabulünde olan 18.000,00 TL poliçe limiti esas alınarak, borçlunun 23/03/2015 tarihli icra emrinden evvelki itfaya yönelik şikayeti incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nin 366. ve HUMK’nin 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/04/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.