Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/9064
Karar No: 2017/16017
Karar Tarihi: 16.11.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/9064 Esas 2017/16017 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/9064 E.  ,  2017/16017 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı; davalı ..., kendisi ve dava dışı ... arasında taşınmaz satış ve devri sözleşmesi yapıldığını, bu anlaşma gereğince davalının ödemeler bittikten sonra ... İli, ... İlçesi, ... Mahallesi 4866 ada, 6 parseldeki hissesinin tamamını kendisine tapuda devretmeyi kabul ve taahhüt ettiğini, ödemelerin vekili tarafından elden olmak üzere davalının vekiline yapıldığını, yapılan ödemelerin anlaşmanın altına ve arka sayfasına davalının vekili tarafından tarih ve meblağ olarak şerh düşüldüğünü; ayrıca halen ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/1254 Esas sayılı ortaklığın giderilmesi davasının sürdüğünü beyan ederek haksız olarak tahsil edilen taşınmaz bedelinin, taşınmazın bugünkü değeri üzerinden davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı; sözleşme tarihi ve dava tarihi nazara alındığında davanın zaman aşımı yönünden reddinin gerektiğini, davaya delil olarak sunulan sözleşmeyi kabul etmediğini zira o tarihte vekiline genel davalar için vekaletname verdiğini, vekilini kendisi adına herhangi bir tapu devri sözleşmesi yapması konusunda yetkilendirmediği gibi bu sözleşmeden kaynaklı bir bedel de almadığını, ayrıca imzasının sözleşmede mevcut olmadığını belirterek davanın öncelikle zamanaşımı yönünden reddine, davanın esasına girilecekse sözleşmede taraf olmaması ve o zamanki avukatına sözleşme konusunda yetki vermemiş olması nedeniyle davanın esastan reddine karar verilmesini dilemiştir.
    Mahkemece; davanın açılış tarihinin 18/04/2014, dava konusu tarihsiz anlaşma başlıklı sözleşmedeki en son para teslim tarihinin ise 2002 olması ve 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolması ve davalının cevap dilekçesi ile yasal süresi içinde zamanaşımı definde bulunduğu dikkate alınarak zamanaşımı sebebiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava; harici satış sözleşmesi gereğince ödenen satış bedelinin, tapu devrinin gerçekleşmemesi nedeniyle sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre (TBK m. 77-82; BK m.61-66 ) davalı satıcıdan istirdatı istemine ilişkin alacak davasıdır.
    Tapulu taşınmazın satışına ilişkin sözleşme resmi biçimde yapılmadığından hukuken geçersizdir. (MKmd.706, BK md 213, Tapu kanunu md 26 ve Noterlik Kanunu md 60) O nedenle geçerli sözleşmelerde olduğu gibi taraflarına hak ve borç doğurmaz. Bu durumda taraflar verdiklerini haksız iktisap kuralları gereğince geri isteyebilirler. Haricen taşınmaz satışına ilişkin sözleşmelerde, 07.06.1939 tarih ve 1936/31 esas 1939/47 karar sayılı içtihadı birleştirme kararında açıklandığı üzere, Borçlar Kanunun 61 ve 66. maddelerindeki zaman aşımı uygulanmaz. Aynı kanunun 125.maddesindeki 10 yıllık zamanaşımı uygulanır.
    Taraflar arasında harici de olsa bir sözleşme olduğundan B.K 125 maddesine göre 10 yıllık zamanaşımına tabidir. Sözleşme uyarınca ilk ödeme tarihinin 07.09.2001 olduğu dikkate alındığında sözleşmede bir tarih belirtilmese de sözleşme ile dava tarihi olan 18.04.2014 tarihi arasında 10 yıllık sürenin geçtiği anlaşılmaktadır; ancak zilyetlik devam ettiği sürece zamanaşımı süresinin işlemeyeceği açıktır. Zamanaşımı süresinin başlangıcı tapuda devir işleminin yapılmayacağının anlaşıldığı tarih olup, şayet satışa konu taşınmazın zilyetliği alıcıya devredilmiş ise de zamanaşımı işlemez. Taraflar arasındaki harici sözleşmede zilyetliğin devri ile ilgili bir açıklama bulunmamaktadır. Öyle olunca mahkemece açıklanan hususlarda tarafların delilleri toplanarak zilyetliğin devredilip edilmediği, edilmiş ise zamanaşımının işlemeyeceği, edilmemiş ise davanın zamanaşımına uğradığı kabul edilerek sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi