Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/4696
Karar No: 2014/7112
Karar Tarihi: 07.04.2014

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2013/4696 Esas 2014/7112 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2013/4696 E.  ,  2014/7112 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Alanya İş Mahkemesi
    TARİHİ : 06/12/2012
    NUMARASI : 2005/358-2012/512

    Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde 01/05/1996-01/11/2004 tarihleri arasında ödenmesi gereken tasarrufa teşvik fonu alacağının ödenmemiş olduğunun ve miktarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
    Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.


    K A R A R

    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle, kanuni gerektirici nedenlere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine.
    2-Dava, davacının davalıya ait işyerinde 1.5.1996-1.11.2004 tarihleri arasında kesintisiz geçen ve Kuruma eksik bildirilen çalışmalarının tesbiti istemine ilişkindir.
    Mankemece davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davalı Şirket adına tescilli 64311 sicil nolu işyerinden davacının 4.6.1998, 1.3.1999, 26.7.2001, 14.5.2002, 12.8.2003 tarihlerinde işe başladığına dair işe giriş bildirgelerinin verildiği, 1999 ve 2002 yıllarında verilen işe giriş bildirgelerindeki imzaların davacıya ait olmadığının adli tıp raporu ile saptandığı, hizmet döküm cetvelinde bir kısım hizmetlerinin bildirildiği, bordro tanıklarının davalı işyerinde mevsimlik çalışma olduğunu, Nisan ayı başından Kasım ayı başına kadar çalışma olduğunu, davacının da gece bekçisi olarak çalıştığını beyan ettikleri anlaşılmaktadır.
    Uyuşmazlık nitelikçe 506 sayılı Yasa"nın 79. maddesinden kaynaklanan davalı işyerinde geçen ve kuruma bildirilmeyen hizmet süresinin tesbitine ilişkindir. Bu tip hizmet tesbiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir. Bu tür davalarda öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin gerçekten var olup olmadığı kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı , işin niteliği, sürekli veya sezonluk nitelikte olup olmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır. Çalışma olusu her türlü delille ispat edilebilir ise de çalışmanın konusu niteliği başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlara geçmiş bordro tanıkları yada komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan seçilmesine özen gösterilmelidir. Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir.
    Somut olayda; bordro tanıklarının işyerinde Nisan ayı başından Kasım ayı başına kadar çalışma olduğunu, işin mevsimlik olarak yürütüldüğünü beyan etmişlerdir.Davalı işyerinde her yıl Nisan ayı başından Kasım ayı başına kadar çalışma olduğunun kabul edilmesi halinde davacının hizmet cetvelindeki bildirilen çalışmaları nazara alındığında eksik bildirilen süre olup olmadığının tespit edilmeden karar verilmesi hatalı olmuştur.
    Yapılacak iş; davalı işyerinde her yıl Nisan ayı başından Kasım ayı başına kadar çalışma olduğu kabul edilerek davacının hizmet cetvelindeki bildirilen çalışmaları nazara alındığında eksik bildirilen süre olup olmadığının tespit edilip sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
    Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine 07/04/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi