3. Hukuk Dairesi 2017/16122 E. , 2017/16112 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki yoksulluk nafakası ile iştirak nafakasının attırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın yoksulluk nafakasının reddi ile iştirak nafakasının arttırılmasının kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraflarca temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı dava dilekçesinde; ... 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi"nin 2013/446 esas ve 2013/1323 karar sayılı dosyası ile boşandıklarını, bu karar ile velayeti kendisine bırakılan müşterek çocuk lehine aylık 200,00 TL nafakaya hükmedildiğini, kendisinin ev hanımı olduğunu çalışmadığını, geçim sıkıntısı çektiğini, çocuğun büyüdüğünü ihtiyaçlarının arttığını iddia ederek iştirak nafakanın aylık 500,00 TL"ye çıkartılmasını, kendisi için de aylık 600,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; tarafların anlaşmalı boşandığını ve karşılıklı (yoksulluk) nafakası talep etmeyeceklerini kabul ettiklerini, davacının ekonomik durumunun yüksek olduğunu, müşterek çocuğun iki yıllık iştirak nafakasını peşin ödediğini, nafaka miktarının çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlendiğini, sadece ... oranında artırılabileceğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacının kendisi için yoksulluk nafakası talebinin, anlaşmalı boşanma davasındaki nafaka talebinden feragati nedeniyle reddine, müşterek çocuğu yönünden takdir edilen aylık 200 TL iştirak nafakasının dava tarihinden geçerli olmak üzere aylık 240 TL"ye çıkartılmasına karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yoksulluk nafakasına ilişkin tüm temyiz itirazlarının reddine,
İştirak nafakasına yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Türk Medeni Kanunu"nun 327/1. maddesinde; çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması
için gerekli giderlerin anne ve baba tarafından karşılanacağı hükme bağlanmıştır. Aynı yasanın 328/1.maddesi hükmü gereğince ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Küçüğe fiilen bakan ana veya baba, diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir.(TMK. nun 329/1. maddesi)
Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun giderleri de göz önünde bulundurulur. (TMK. nun 330/1. maddesi)
TMK."nın 331.maddesine göre; durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler.
Tüm bu maddeler doğrultusunda mahkemece iştirak nafakası miktarı belirlenirken; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçları göz önünde bulundurulmalıdır.
Somut olayda, dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; davacı annenin sabit işi olmadığı, gündelik işlerde çalıştığı, davalı babanın ise şoför olarak çalıştığı, aylık gelirinin 1.766-TL olduğu, yeniden evli olduğu, müşterek çocuğun ise 2006 doğumlu olduğu anlaşılmaktadır.
Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, günün ekonomik koşulları, müşterek çocuğun yaşı ve ihtiyaçları nazara alındığında mahkemece takdir edilen nafaka miktarı azdır. O halde, davalı babanın tespit edilen geliri ile orantılı olacak şekilde TMK.nun 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesine göre uygun miktar nafakaya hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemesi sebebiyle bozmaya hükmedilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde,davanın
1- Davacı ... lehine yoksulluk nafakasının reddine;
2- Müşterek çocuk... lehine daha önceden hükmedilen iştirak nafakasının arttırılması davasının kısmen kabulü ile ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 24.12.2013 tarih ,2013/1446 Esas -2013/1323 Karar sayılı ilamı ile hükmedilen aylık 200.00TL iştirak nafakasını aylık 350.00TL ye çıkartılmasına :
3-Yoksulluk nafakası davası bakımından hüküm tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince 1.980,00TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekil ile temsil ettiren davalıya verilmesine …
Karar verilmiştir.
Karar süresi içerisinde davacı ve davalı vekili tarafından yasal süresi içerisinde temyiz edilmiş olup dosya kapsamında yapılan inceleme neticesinde aşağıdaki hüküm kurulmuştur;
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm, davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 9/2.maddesi uyarınca nafaka davalarında, reddedilen kısım yönünden avukatlık ücretine hükmedilemez, fakat bu hüküm nafaka talebinin tamamen reddi halinde uygulanmamaktadır.
Ne var ki yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması HUMK .436/2 maddesi gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte belirtilen nedenlerle davacının tüm davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte belirtilen nedenle temyiz olunan kararın vekalet ücretine ilişkin olarak vekalet ücret ödenmesi doğru değilsede bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün 5. maddesinin hükümden çıkartılmak suretiyle düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 17.11.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.