Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/3654
Karar No: 2014/7475
Karar Tarihi: 10.04.2014

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2013/3654 Esas 2014/7475 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2013/3654 E.  ,  2014/7475 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ankara 14. İş Mahkemesi
    TARİHİ : 06/12/2012
    NUMARASI : 2010/1212-2012/1666

    Davacı, davalı Kurum işleminin iptaliyle kuruma borçlu olmadığına karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    K A R A R

    Dava, davacının sigortalılığının iptaline ilişkin kurum işleminin iptali ile Kuruma 1.341,48.-TL borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
    Yerel mahkemece, davanın kabulüne davacının 1135241.06/02 sicil nolu iş yerinde 28/08/2008-10/08/2010 tarihleri arasında geçen çalışmalara ilişkin hizmetlerin eylemli ve gerçek çalışmalar olduğunun tespiti ile aksine kurum işlemimin iptali ile kurumca yaratılan muarazanın önlenmesine karar verilmiştir.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden; 01/11/2010 tarihli kontrol raporunda davacının işyerinde geçen çalışmalarının fiili ve gerçek olmadığının kabul edilmesi gerektiğinin ve işyeri dosyasından adına verilen işe giriş bildirgeleri ve yapılan bildirimlerin re"sen iptal edilmesi gerektiğinin bildirildiği, kontrol raporu doğrultusunda davacının 28/08/2008-31/08/2010 tarihleri arasında 1135241 sicil numaralı ve M. İnşaat Ltd Şti ünvanlı işyerinden yapılan bildirimlerinin iptal edildiği, imzalı ücret bordrolarının bulunduğu ve tanık beyanlarının alındığı anlaşılmaktadır.
    5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 59/2. maddesinde “Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurlarının görevleri sırasında tespit ettikleri Kurum alacağını doğuran olay ve bu olaya ilişkin işlemler, yemin hariç her türlü delile dayandırılabilir. Bunlar tarafından düzenlenen tutanaklar aksi sabit oluncaya kadar geçerlidir.” hükmü yer almaktadır.
    01/11/2010 tarihli Kontrol Raporunda; M. Z."in şirket müdürünün kardeşinin eşi olması, S.. Z.."in şirket müdürünün eşi olması ve vermiş oldugu ifadelerinde ise inşaatın şekli ve aldıklarını söyledikleri ücretler konusunda tutarsızlık bulunması işyerinin kanun kapsamına alınış tarihinin 28.08.2008 olmasına rağmen M. Z."n ifadesinde bu işyerinde 2004 yılında çalışmaya başladığını belirtmesi, inşaatın ikmalinden sonra anılan kişilerin sigortalı bildirimlerinin aynı işverene ait büro dosyasından gösterilmediğinin tespit edilmesi nedeniyle Kuruma yapılması gereken isçilik bildiriminin tamamlanması için sigortalı bildirimlerinin yapılmış olduğu, M. Z. ve S.. Z.. adlı kişilerin söz konusu inşaat işyerinde fiili çalışmalarının bulunmadığı kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
    Davacının işyerinde yemek, temizlik, çay gibi işlere baktığını iddia ettiği ayrıca yine sigortalılığı iptal edilen M. Z."in de aynı işleri yaptığını iddia ettiği bu durumda ayda 1 ile 7 kişi arasında işçi çalıştıran işyerinde iki kişinin yemek, temizlik, çay gibi işlere bakmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu bu durumda tanık beyanlarının maddi gerçekliği yansıtmadığı, ücret bordrolarında davacının imzasının bulunmasının fiili çalışmanın varlığı açısından tek başına belirleyici olamayacağı, bu bordroların işveren tarafından her zaman düzenlenebileceği hususları ile 01/11/2010 tarihli Kontrol Raporu birlikte değerlendirildiğinde davacının davalı işyerinde fiili çalışmasının bulunmadığı sabittir. 5510 sayılı yasının 59/2. maddesi gereğince Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurları tarafından düzenlenen tutanaklar aksi sabit oluncaya kadar geçerli olup Kontrol Memuru Raporunun da aksi ispat edilememiştir.
    Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulduğunda; davanın reddi gerekirken mahkemece yazılı şekilde karar verilmesi; usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 10/04/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi