Esas No: 2021/12106
Karar No: 2022/5618
Karar Tarihi: 23.03.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/12106 Esas 2022/5618 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/12106 E. , 2022/5618 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki trafik kazasından kaynaklanan yaralanma nedeniyle maddi tazminat davasının Uyuşmazlık Hakem Heyetince yapılan yargılaması sonucunda; davacının davasının kabulüne dair verilen kararın davalı vekilinin başvurusu üzerine yapılan itiraz incelemesinde; İtiraz Hakem Heyetince, davalı vekilinin itirazının kabulü ile başvurunun reddine dair verilen 12/11/2020 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
K A R A R
Davacı vekili 19/06/2020 tarihli Sigorta Tahkim Komisyonuna başvurusunda; 24/07/2017 tarihinde davalının sigortacısı olduğu aracın davacı yayaya çarpması sonucu davacının malul kalacak şekilde yaralandığını belirterek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 15.001,00 TL sürekli işgöremezlik tazminatının temerrüt tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, dava değerini 73.905.50 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı vekili; başvurunun reddini talep etmiştir.
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, davanın kabulü ile 73.905,50 TL sürekli iş göremezlik tazminatının 31/03/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak başvurana ödenmesine karar verilmiş; Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına karşı davalı vekilince itiraz edilmesi üzerine dosyaya sunulan sağlık kurulu raporunun hukuka uygun olmadığı ve hükme esas alınamayacağına dair daha önce verilmiş 23/08/2019 - 2019.E.74749 sayılı hakem kararı olduğu da gözetilerek, aynı taraflar ve olay ile ilgili olarak çelişkili ve hukuk güvenliğine aykırı bir sonucun doğmaması için dosyaya sunulan sağlık kurulu raporunun hükme esas alınamayacağı, bu nedenle davalı vekilinin itirazının kabulü ile ... Genel Şartlarında belirlenen sağlık kurulu raporu ile başvuru yapılmadığı gerekçesiyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiş; İtiraz Hakem Heyeti kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru biçimde belirlenmesi gereklidir. Sözkonusu belirlemenin ise, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Somut olayda; kaza neticesinde davacının maruz kaldığı yaralanmaya ilişkin olarak Balıkesir Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen
08/07/2019 tarihli ve 08/11/2019 tarihli raporlarda, davacının kaza nedeniyle oluşan maluliyeti %8 olarak belirlenmiştir. Anılan 08/11/2019 tarihli raporun tanziminde 30/03/2013 tarihli Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri ile ekindeki cetvellere göre belirleme yapıldığı görülmekte olup, raporun kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan yönetmeliğe uygun olduğu açıktır.
Dava şartları, davanın esası hakkındaki yargılamanın devamı için gerekli olan şartlar olup, davanın açılabilmesi için değil mahkemenin davanın esasına girebilmesi için aranan kamu düzeni ile ilgili zorunlu koşullardır. Bu nitelikleri gereği de eksiklik bulunması halinde tamamlanabilir olup olmadıklarına göre ve 6100 sayılı HMK'nın 114 ile 115. maddelerindeki düzenlemeler kapsamında ele alınmaları gerekir. Davanın esasına girilmesine engel olacak nitelikteki dava şartı eksiğinin giderilmesinin her zaman mümkün olduğu durumlarda, HMK'nın 115/2. maddesi gereği eksikliğin giderilmesi için kesin süre verilip sonucuna göre karar verilmelidir.
Açıklanan hukuki ve maddi vakıalar karşısında itiraz hakem heyetince; davacı tarafça başvuruda bulunulan 08/11/2019 tarihli maluliyet raporunun kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümlerine göre düzenlendiği ve ayrıca taraflar arasındaki uyuşmazlığa yönelik daha önceden verilen usulden red kararının taraflar arasında kesin hüküm teşkil etmeyeceği gözetilmek suretiyle, davalı vekilinin UHH kararına ilişkin diğer itirazları da değerlendirilip karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle, davalı vekilinin anılan yönlere ilişkin itirazlarının kabulü ile dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile itiraz hakem heyeti kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 23/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.