Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/2157
Karar No: 2014/3727

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/2157 Esas 2014/3727 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2014/2157 E.  ,  2014/3727 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı gerçek kişiler tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı ... Yönetimi, Demirtaş Köyü 271 ada 5 parsel sayılı taşınmazın yörede 1987 yılında yapılan ve 27.12.1988 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kaldığını ileri sürerek, davalı adına olan tapu kaydının iptali ve orman niteliği ile Hazine adına tescilini, elatmanın önlenmesini istemiştir.
    Mahkemece davanın kısmen kabulüne, (a) ile işaretli 222.84 m2"lik kısmın tapusunun iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tesciline, bu kısma davalıların elatmasının önlenmesine karar verilmiş; davacı ... Yönetimi tarafından (b) harfi ile işaretli 1527.16 m2"lik kısımla ilgili olarak temyiz edilmesi üzerine hüküm, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 09/11/2006 tarih ve 2006/14745-14536 E.K. sayılı kararı ile bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; " Mahkemece yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir. Şöyle ki; raporu hükme esas alınan bilirkişiler tarafından çekişmeli parselin kesinleşen orman tahdidine göre konumu ve orman tahdit haritası ile irtibatını gösterir kroki düzenlenmemiştir. Bu nedenle, bilirkişi raporunun doğruluğu denetlenememektedir. Doğruluğu hakkında duraksama oluşan rapora dayanılarak hüküm kurulamaz. Mahkemece kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulamasına ilişkin harita ve tutanaklar ile arazi kadastro paftaları, 6831 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılacak orman kadastrosu ve aynı kanunun 2/B madde uygulaması hakkındaki yönetmelik ve bu yönetmeliğin 54. maddesine göre çıkarılan teknik izahnamede tarif edilen yöntemle değişik açı ve uzaklıktaki en az 15-20 adet orman sınır noktasını gösterir şekilde çekişmeli parsele ve bu parselin geniş çevresine uygulanmalı; zeminde bulunmayan orman sınır noktaları bulunanlardan hareketle tutanak ve haritalarda yazılı mevki, yer, kişi ismi ile açı ve mesafelere göre birer birer bulunup yerleri arazi kadastro paftası üzerinde işaretlenmeli; uygulamalarda orman kadastrosunun tutanak ve haritalarının düzenlenmesinde kullanılan hava fotoğrafları ile memleket haritalarından da yararlanılmalı; böylece çekişmeli parselin konumu orman kadastro harita ve tutanaklarına göre belirlenmeli; aynı ya da yakın hatlarda bulunan dava konusu parseller aynı harita üzerine işlenerek müşterek imzalı rapor ve kroki alınmalı, bundan sonra toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilmeli; ayrıca, taşınmazın (a) ile işaretli 222.84 m2"lik kısmının temyize konu olmaksızın kesinleştiği, bu nedenle orman lehine kazanılmış hakkın söz konusu olduğu, temyizin yalnızca taşınmazın (b) harfi ile işaretli 1527.16 m2"lik kısma yönelik olduğu gözetilmeli ve sonucuna göre bir hüküm kurulmalıdır.” değinilmiştir.
    Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucu Yargılama aşamasında dava konusu alanda 2. İmar uygulamasının yapıldığı, yapılan bu imar uygulamasının kesinleşerek tapuya tescil edildiği, kesinleşen imar uygulaması ile dava konusu taşınmazın orman sahası içine alındığı, yani imar uygulaması ile orman sınırının eski haline dönüştürüldüğü böylece davanın konusunun kalmadığı anlaşıldığından davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalı gerçek kişiler tarafından vekâlet ücreti ve masraflara yönelik olarak temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalan tapu kaydının iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1984 yılında orman kadastrosu ve 2896 sayılı Kanun ile değişik 2/B madde uygulaması yapılmış, ancak ilân edilmemiştir. Daha sonra 21 nolu Orman Kadastro Kanununca orman kadastrosu ile 3302 sayılı Kanun ile değişik 2/B madde uygulamaları yapılmış, 27/12/1988 tarihinde ilân edilerek kesinleşmiştir.
    Dava konusu 271 ada 5 sayılı parsel, 3194 sayılı İmar Kanununun 18. maddesi gereğince yapılan imar uygulaması ile kök parseli olan ve Alanya Kadastro Mahkemesinin 1983/5 E- 1993/200 K. sayılı kararı ile orman olarak tesciline karar verilen 1299 parsel sayılı taşınmazdan ifraz edilerek oluştuğu ve yargılama sırasında ikinci bir imar uygulaması yapılarak dava konusu taşınmazın orman sahası içine alındığı, yani imar uygulaması ile orman sınırının eski haline dönüştürüldüğü, böylece davanın konusunun kalmadığı ve mahkemece davanın konusuz kalması durumunda yargılama giderlerine ilişkin külfetin kimin katlanacağı belirlenirken, davacının davasında haklı olup olmadığı gözetilerek davacı lehine yargılama gideri ve vekâlet ücreti takdir edilmiş olduğuna ve davalının kendisine yükletilen bu masraf ve vekâlet giderlerini sebepsiz zenginleşme hükümleri doğrultusunda dava konusu taşınmazda imar uygulaması yaparak tapunun oluşmasına neden olan Demirtaş Belediyesinden talep edebileceği gözönünde bulundurularak hüküm kurulduğuna göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar verilmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı gerçek kişilerin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A madde gereğince temyiz eden davalılardan onama harcı alınmasına yer olmadığına ve yatırdıkları temyiz harcının istek halinde iadesine 27/03/2014 günü oy birliği ile karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi